Didimliler "Kutsal Yol" yürüyüşünde...

Didim’in taşında toprağında tarih kokuyor… Didimliler de, tarihsel dokularla, doğal ortamlarla, kültürel yapılarla çok yakından ilgileniyorlar…

Didim’de, Dünya mirası evrensel değerlerle, ulusal kültürlerimiz iç içe yaşıyor… Kültürel renkler özgürce kendini gösterebiliyor… Didim belediyemiz de bu renklerin özgürce yaşamasına kaynaşmasına, hoşgörülü yaklaşımlarla çok önemli katkılar sağlıyor…

Turizm haftası dolayısıyla Didimli, Kuşadalı, Sökeli, Güzelçamlı, Akbüklü Doğa yürüyüşçüleri, Didim Belediye başkanımız Mümin Kamacı’nın da katıldığı ve destek verdiği  “kutsal yol” olarak adlandırılan yolda, tarihsel mitolojik gizemlerle yüklü doğa yürüyüşümüz Akköy’den başladı…

 Her yıl Nisan ve Mayıs aylarında başlangıç noktası Miletos olan ve Apollon adına yapılan Didymeia Şenliklerine 2500 yıl önce yürüdüğümüz bu yoldan ulaşılıyormuş… Thales’in Herodot’un ve güzeller güzeli Aspasia’nın yürüdüğü bu yolda ayak izlerine takılıp giderken, sanki onların konuşmalarını da duyar gibi olduk… Miletoslu kızlar en süslü giysileriyle, Apollon tapınağına bu yoldan giderlerken,  Aşk Tanrısı Eros’un sevgi okunu kendilerine saplaması için dua ediyorlarmış…

Milet Müzesi Müdürlüğü de yapan Ahmet Semih Tulay “Miletoslu Aspasia” adlı kitabının giriş bölümü yerine yazdığı “Birkaç söz” bölümünde tarihi mekânların, antik yapıların gizemi ile ilgili şunları söylüyor…

“Birincisi, bir antik kenti gezerken bulunduğunuz antik bir yapıda, oturduğunuz basamakta sizden iki bin beş yüz yıl önce de insanların oturduklarını ya da geçtiğiniz kapı eşiğinden geçmişte de insanların geçtiklerini düşünün.

İkincisi, gözlerinizi kapatıp, geçmişe gidip oradaki sesleri duymaya çalışın. İşte o zaman gezinizden tat alırsınız. Özellikle geçmişi yaşamak, geçmişten sesler duymaya çalışmak eski eserlere bakış açınızı değiştirecektir... O zaman çok basit bir mimari parça bile size çok şeyler anlatacaktır. Belki günün birinde Miletos’u gezerken az önce önünüzden Aspasia’nın ya da Thales’in geçtiğini hissedersiniz.”

Şimdi gelelim yürüyüşümüze… Hava oldukça güzeldi… Yürüdüğümüz kutsal yol güzergâhında doğa oldukça canlıydı… Bahar mevsiminin tüm güzellikleri gözlenebiliyordu… Her ne kadar güzergâh diyorsam da; bu yol depremlerle, yağışlarla, toprak kaymalarıyla, doğal bitki örtüsü kalıntılarıyla dolmuş ve toprağın altında kalmış… Yolun sınırları yine de belli oluyordu… Yer yer kaçak kazıların yapıldığını da gözlemledik… Didim Apollon tapınağına kadar yaklaşık 15 kilometrelik yürüyüşümüzün sonunda kazılar neticesinde kutsal yolun tam olarak ortaya çıkarıldı bölüm bize verilmiş bir ödül gibiydi… Bu arada fotoğraf makineleri de oldukça fazla mesai yaptı…

Yürüyüşümüzün sonunda,  Didim Belediyesi’nin , DİTAB’ın(Didim Turizm Altyapı Birliği), Didim Turizm Derneği'nin hazırladıkları ikramlarla karnımızı doyurarak, tatlı bir yorgunlukla evlerimizin yolunu tuttuk…

Yürüyüşe emeği geçen tüm kuruluşlara ve kişilere teşekkür ediyorum…

Didimli Doğa Yürüyüşçüleri,  sezonun kapanış yürüyüşünü 28 Nisan’da Çine – Gerga parkurunda yapacaklar…

Görüşmek üzere…

Not : Yürüyüşle ilgili fotoğraflar yazının  ekinde " Milliyet fotoğraf Galerisinde"

Erdoğan Şahin- Didim