Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ağustos '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Din korku üstüne kurulmamalı!

Din korku üstüne kurulmamalı!
 

Yedi yada sekiz yaşlarındaydım sanırım, ziyarete gelen küçük amcamın peşine takılıp da babaannemlerin yaşadığı köye gitmiştim yaz tatilinde!

Pek severdim orada olmayı, rahmetli dedem en iyi arkadaşımdı, mesela, küçük amcam da öyle, halam bir ayrı piyango!

Çok eğlenirdim orada, eşeğe binerdim, onlar halime güler, onlar güldükçe ben bülbüller gibi şakırdım!

Dedemin ekmek fırınında gelen gidenle sohbet eder, onlar halime güler, dedem gururlanırdı, dedem gururlandıkça daha bir kendime güvenir, bıcır bıcır şirinlikler yapar, ahkam keserdim!

Halam yeni evlenmişti, eşi Almanya’ya gitmişti o sene, geceleri daha çok halamla kalıyordum, kayınvalidesinin evinde halam ve enişteme hazırlanmış odada.

Tuvalet dışarıdaydı, tuvaletim geldiğinde halamı uyandırırdım, hiç de naz etmezdi, laf aramızda beni de pek bir severdi, hala da öyledir ya, tuvaletten döndük o gece uyku arasında, uykuya dalma aşamasında nereden konu açıldıysa halam dedi ki: cehennemde yanacakmış görünen kollarımız!

Nasıl yani halacığım, ateşlerde mi yanacakmış kollarımız?

Hı hı dedi…

Benim kollarımda mı yanacakmış?

Yok sen daha küçüksün, ama büyüdüğünde gezersen böyle, yanarsın…

Ya annem hala, annem de mi yanacak ateşler içinde?

Öyleymiş dedi halam!

Uyudu sonra…

Küçük Gülgün’e uyku ne mümkün! Kendim değil derdim, annem yanacak ateşler içinde!

Teyzem yanacak!

Ah… Ama en çok annem!

Öyle mutsuz, öyle korku yüklü olduğum ilk gecedir o!

Ertesi gün de öyle, yalnızca aklımda alevler arasında çırpınan annem!

Bir sonraki gün annemler geldiler, bir iki gece kalıp, beni de götürecekler.

Anneme nasıl sarıldığımı anlatmama gerek yok sanırım!

Hoş sohbetler, hoş bulduklar faslı bitince, durgunluğumu fark etmiş annem, usulca yaklaşıp yanıma, bir sıkıntın mı var kızım diye sorunca haykırdım: yanacakmışsın anne cehennem ateşinde!

Nedir, ne değildir diye sorduktan sonra, o güzelim yüzünde tatlı bir gülümseme ve saçımı okşayan elleriyle “Yok güzel kızım bunlar safsata” dedi.

Ne yani yanmayacak mısın anne sen şimdi?

Yok yanmayacağım merak etme…

O rahatlamayı, o mutluluğu bilmem ki size nasıl tarif edeyim!

Eğik başım dikleşti, göğsümü sıkan eller kafamı koyunca annemin göğsüne, yok oldu gitti!

Geçenlerde ziyarete gittiğimizde halama dedim ki, ah be halacığım ne çok korkutmuştun sen beni!

Ne bileyim dedi, kayınvalidem öyle söylemişti!

….

Kuran kursu binasının yıkılması, on sekiz küçücük kızın uğurlanması, ardından davacı bile olunmaması ve de yaralı olarak kurtulan öğrencilere adanmış bir yazıdır bu!...

….

Gülgün Karaoğlu

Ağustos,03/08

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..