Domuz gribi aşısı güvenli mi-1

Domuz gribi ile ilgili pek çok spekülasyon hem tıbbi çevrelerde hem de sokaktaki insanların arasında daha ilk günden beri yapılageliyor. “Domuz gribini şirketler kar için laboratuvarda üretti“, “ciddi bir hastalık değil, panik yaratıp bundan faydalanmaya çalışıyorlar“, “domuz gribi ve diğer grip türlerinin tedavisinde katkı sağlayan bir ilacın patent süresi bir yıl sonra dolacakmış“, “grip aşısının öldürücü etkileri var, gizliyorlar“, “aşıyı önce bizim gibi üçüncü dünya ülkelerinde deniyorlar“….

Hele ki, internet çağında, basit bir mail insanların duyarlılıklarına seslenerek bir anda milyonlarca kişinin bilgisini belirleyebiliyor. Böyle yeni bir sağlık sorunu karşısında insanların kararsız ve endişeli olması anlaşılır bir şey. Ancak, durumun ciddiyetini göstermek için şunu söyleyeyim ki, tüm dünyada ve ülkemizde yalnız sokaktaki insanda değil sağlık çalışanları arasında da domuz gribi ve aşısı konusunda ciddi bir kafa karışıklığı mevcut ve bu doğal olarak halktaki kafa karışıklığını daha da besleyen bir sonuç doğuruyor.

Bir yazı dizisine başlamak istiyorum. Domuz gribi aşısıyla ilgili ulaşabildiğim tüm sonuçları sizlerle paylaşmak ve tartışmalardan haberdar etmek için. Yalnız bunun için değil ama! Çok iyi biliyorum ki, insanlar bir güven sorunu yaşadıklarında öncelikle sorumluluk ve yetki sahibi makamların yeni bir yöntemi uygulamasını isterler ve bunu gözlerler. Ben, bir hekim olarak, şu anki bilgilerime dayanarak, domuz gribi aşısını kendime ya da aileme yaptırmayı düşünmüyorum. Ancak, bunun nedeni, tümüyle bilimsel bir yargı değil; daha çok bilimsel bir belirsizliğin benim için sürüyor olması.

Bu yazı dizisinde asıl olarak bendeki bu belirsizliğin izini sürmeye ve bu izi size sunmaya çalışacağım. Domuz gribi aşısı yaptırmak isteyip istemememin bilgisinin kendim ve sizler için çok önemli olduğunun farkında olarak.