Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '09

 
Kategori
Güncel
 

Ektiğini biçmek!

Bugün emekli de olsam, bir eğitimci olarak, Antalya'da liseli gençler üzerinde yapılan anket sonuçlarından utandım.

Bir edebiyat öğretmeni olarak meslek hayatım boyunca, "hem tarih bilgisi olmadan, tarih bilinci oluzmaş" anlayışıyla, hem de "dilimiz ve kültürümüzün şahsiyetimizin esaslarını oluşturduğu" inancıyla hareket etsem de, şu "acıklı" sonuçlar da benim de bir parça payım olduğu üzüntüsünü yaşıyorum.

Eğer bizler çocuklarımızın "gündemini" oluşturmada onlara önderlik edemiyorsak, onlar çeşitli etkilerle böyle yersiz gündemler oluşturacaklar elbette. Gerçek şu ki, bugünün gençliği, farklı bir boyutta yaşıyor. Frenkanslarımız örtüşmüyor.

Bunun sorumlusu kim?

Ankete göre, öğrencilerin çoğu Kenan Evren'i tanımamış..İşte, "ektiğini biçmek" diye ben buna derim.

12 Eylül düzeni, gençliği öylesine "nötralize" etti ki, gerçek gündemden uzak, sanal hayat yaşayan insanlar olmaları kaçınılmazdı.

Reşat Nuri'nin, geleceğe yönelik, bilim-kurgu türündeki "Tanınmayan Adam" başlıklı hikayesini bir okuyun. O hikayede günümüze işaret var:

Hatırladığım kadarıyla hikayenin konusu şöyledi: Bir evde eğlenmek için toplanmış gençler, biz gazete bulmacasını çözmeye çalışırlar. Gazetede dünyaca meşhur çeşitli insanların resimleri vardır ve bunların kim olduğunun bulunması istenmektedir.

Gençler, Avrupanın ünlü katillerinden başlayarak bir çoğunu tanırlar; ancak kara kaşlı kara gözlü, gür sakallı bir adamı bir türlü tanıyamazlar.

Sonunda evde bulunan ihtiyar dede'ye sorulur bu sakallı kişi..Dedenin cevabı ibret vericidir: Gençlerin bir türlü bulamadağı adam vatan şairi, hürriyet aşığı Namık Kemal'den başkası değildir.

Ben öğretmenliğim yıllarında bu hikayeyi yorumlarken, öğrencilerime "yazar biraz abartmış, Namık Kemal'i kim tanımaz" derdim.

Ama, geldiğimiz noktada gerçek şu ki, Namık Kemal bir yana gençlik İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif'i bile tanımıyor.

İşte, temel sorunumuz ve gerçek gündemimiz budur; bu olmalıdır.

Gençliğimiz avuçlarımızdan kayıp gidiyor; ama biz farkında değiliz.

Ülkeyi yönetenler, öğretmenler, yazarlar, televizyoncular, basın mensupları..aklı başında, sorumluluk sahibi herkes!.. Bu hepimizin problemi ve hepimizin sorumluluğu..

Gündemin kargaşasından kurtulup da, cisimleriyle cevremizde iken, ruhlarıyla başka yerlerde olan bu gençlerimizi ne zaman farkedeceğiz?

Çok geç kalmadan, geri dönüşü olmayan yola girmeden, tedbirler almamız gerekmez mi?

Bugünkü üzüntümüzü bile arayacağımız günler gelmeden, çocuklarımızın farkına varmalıyız..

Biz onları "farkedemezsek" onlar bizi hiç farketmeyecekler çünkü..

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..