Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '08

 
Kategori
Futbol
 

Emre’nin de sonu diğerlerine benzer mi ?

Emre’nin de sonu diğerlerine benzer mi ?
 

Umarım hayırlı olur


Son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim ; Bu transfer beni hiç mutlu etmedi. Çok zamandan beridir de ezeli rakiplerden futbolcu alınmasına karşıyım zaten. Geçen sene Tümer geldiğinde de benzer duygular içindeydim. En önemli gerekçe olarak geri dönüp baktığımızda bu tip transferlerden Fenerbahçe’nin pek fayda görmediğidir. Birçoğu da futbolu bıraktıktan sonra geldikleri değil gittikleri takımla anılıyorlar. Bu anlamda ilk aklıma gelenler; Galatasaraylı Tanju, Beşiktaşlı Feyyaz, Trabzonlu Ogün, Abdullah gibi birçok isim sayılabilir. Bu futbolcuların hepsi Fenerbahçe’de oynamalarına rağmen isimleri yine eski takımları ile anılmakta. Tıpkı futbolu Galatasaray’da bırakan Fenerbahçeli Selçuk Yula gibi... (kulakları çınlasın o dönem Selçuk’un Galatasaray forması giymesine ne kadar da üzülmüştüm.)

Emre konusuna geri döndüğümüzde ise onu sadece Galatasaray forması giydiği yönüyle değerlendirmiyorum elbet. Birçok takımdaşım gibi Emre’ye karşı antipati de duymaktayım. Daha önce oynadığı takımlardan kalma kötü alışkanlıklarını bu takımda sürdürdüğü sürece barınamayacağını da biliyorum. Umarım Fenerbahçe’de sadece futbol’unun güzelliklerini sergiler.

Emre’nin bir Türk futbolcusu olarak ülkesine geri dönüş yaparak, en iyi parayı veren ve Türkiye’nin en büyük kulüplerinden biri olan Fenerbahçe’yi seçmesi kendi adına gayet doğal gözüküyor. Ama önemli olan taraftarın ne kadar sindirebileceği ? Emre ile ilgili aklıma gelen tek şey milli takım kaptanıyken ay yıldızın içinden tribünlere dönen kol’u değil sadece, bir dönem Hagi’nin veliahtı ilan edilen ama onun yeteneği yanında “kötü” huylarını da edinmiş bir Emre profili hafızamdaki tazeliğini halen korumakta olduğunu da belirtmeliyim.

Futbol asla futbol değil denilen günümüz endüstriyel futbolunda artık paranın konuştuğu çok net. Futbol böyle işte, bugün futbolun içinde parayla işi olmayan tek kurum taraftarlık müessesesi diye düşünüyorum. (Gerçi bu konuda da bazı şüphelerim yok değil. Örnek mi; bazı kulüplerin taraftar grupları ile yönetim ilişkileri sayılabilir. Ama bu ayrı ve tehlikli bir konu bu nedenle parantezi hemen kapatıyorum)

Bu yüzden futbolda kendisini taraftar olarak nitelendirmeyen herkesin her takımda forma giyebileceğini de kabul etmek gerekiyor. Hatta kendi taraftarına şirin gözükmek için “kefen giyerim ama o formayı giymem” diyenlerin de yeri geldiğinde kefeni giymeden başka formaları üzerlerine çekmeleri de yine bu yüzdendir.

Ben taraftarım. Bu nedenle bu tip transferlerde ne kadar objektif olabilirim sorusunu kendime soramıyorum birtürlü. Sorsamda cevaplayamıyorum zaten. Yoksa, Emre’nin Fenerbahçe’ye gelişini orta sahaya aldığımız çok güçlü bir transfer, Marco ile sağlam bir orta saha veya Alex’in yükünü hafifletecek dirençli bir oyuncu ve tecrübeli bir milli takım kaptanı olarak da değerlendirmem mümkün tabiiki...

34 yaşındayım ve birçok transferler gördüm. Biz ne dersek diyelim, ne Galatasaray’dan Fenerbahçe’ye, ne de Fenerbahçe’den Galatasaray’a gidecek son futbolcu olacak Emre…

Dedim ya ben tarafım, taraftarım, üzerinde fenerbahçe arması olan çubuklumuzu taşıdığı sürece desteğimizi de esirgemeyeceğiz.

Hoşgeldin Emre.

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

02.06.2008

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..