Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

11 Mayıs '09

 
Kategori
Bebek - Çocuk
 

Ergenlik ve İkincil Cinsel Özellikler

Ergenlik ve İkincil Cinsel Özellikler
 


Ergenlik, bilindiği üzere çocuğun olgunluğa geçiş aşamasıdır. Ergenlik ilk gençliğe doğru atılan ilk adımdır.


Ergenlikle birlikte önemli ruhsal ve fiziksel değişiklikler ortaya çıkar. Üreme organları gelişir ve asıl işlevlerini kazanırlar. İkincil cinsel özellikler de gelişir, çocuklar birbirlerinden çok farklı erkeklere ve dişilere dönüşürler. Ergenlikle beraber cinsel ilgi gözle görülür bir biçimde artar ve aşık olma yeteneği de asıl bu dönemde kazanılır.


Bütün bu önemli değişiklikler cinsel hormonlar vasıtasıyla olur. Hepimizde kalıtımsal olarak bulunan "biyolojik saat", 10-11 yaşları sırasında yumurtalık ya da erbezlerini gösterir ve böylece tüm bedende hormonların etkinliği başlar. Östrojenler ve testosteronlar belirli bir ölçüye kadar gövdenin tüm hücrelerini etkilerler, lâkin bunların en büyük etkileri cinsel organlarda ve ikincil cinsel özelliklerle ilgili organlar üzerinde görülür.


Ergenlik döneminden evvel kızlar ve erkekler birbirlerine çok benzerler. Ancak ergenlikten sonra cinsel hormonlar insanları cinsel olarak iki biçimli yapar.


İnsan cinsel açıdan iki biçimli canlı türlerindendir, yâni dişi ve erkek cinsler arasında fiziksel ayrımlar vardır. Hayvanların tümü bizim olduğumuz gibi iki biçimli değildir. Örneğin bir köpeğin dişi ya da erkek olduğunu söyleyebilmek için cinsel organlarını kontrol etmek gerekir. Fakat aslanların ya da bazı kuşların erkek ya da dişi oldukları bir bakışta anlaşılabilir. Çünkü bu türlerin ikincil cinsel nitelikleri belirginleşmiştir. Sözgelimi, tavuskuşunun erkeğinin çok güzel uzun tüyleri vardır, lâkin dişi tavusun tüyleri böyle değildir. Erkek ve dişi ayrımının meydana çıkışı çeşitli organların cinsel hormonlara karşılık vermesindendir.


İnsanın erkek türünde kaslar, iskelet, deri, saçlar, ses kutusu, bunların tümü androjene karşılık verirler. Testosteron insan erkeğinin daha uzun boylu, kollarının daha uzun, ellerinin ve ayaklarının daha geniş olmasına neden olur. Ayrıca ortalama bir kadından daha güçlü ve daha hızlı olmasına yarayan bir kas grubu gelişir. Erkeğin omuzları ve göğsü daha geniş, ancak kalçası daha dardır...


Ergenlikte erkeğin derisi daha yağlı olur ve terbezleri daha çok salgılar. Kıl büyümesi ise testosteron tarafından etkilenir. Kıllar daha kabalaşır ve erkekle dişide farklı biçimlerde ve yoğunluklarda gelişir. Erkekte kıllar göğüste ve yüzde fazlalaşır, ayrıca koltukaltlarında da çıkmaya başlar. Ses daha derinden gelmeye başlar ve ses kutusu genişler.


Dişilerde ise cinsel hormonlar kızların daha kısa boylu olmalarına yol açar. Kemiklerde bulunan büyüme merkezleri östrojen tarafından kapatılır. Böylece uzunluk bakımından, bir erkekle aynı genlere sahip bir kızın boyu, erkeğe nazaran daha kısa olur. Dişilerde daha ince kemik yapıları oluşur. Eller ve ayaklar daha küçük ve narindir. Dişilerde omuzlar darken, çocuk doğumunun kolay olması amacıyla leğen genişlemiştir...


Dişi teni daha incedir, ama çocukluğa göre daha bir yağlıdır. Bu dönemde dişilerde de ter salgılaması artar. Cinsel organların bulunduğu bölgelerde ve koltukaltlarında kıllar yoğunlaşır, fakat dişilerin gövdelerinin geri kalan bölümü erkekler gibi yoğun bir kıl büyümesi göstermez. Kızların gövdesi östrojen tarafından biçimlenirken, göğüsler büyür ve kalçalardaki yağ dokusu yerleşir.

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..