- Kategori
- Deneme
Farkında mısınız? Kimse çocuk kalmıyor!
Sokağın sonuna geldiğimde, köşeyi dönmeden önce, kapıdan baktığını bildiğim halde, kısa bir süre durmama rağmen, arkama bakmadım…(!)
Rüzgârın sıcak soluğu sadece tülü titretmeye yetiyor bu gece, uzakta bir köpek havlıyor, zaman öksürüyor, ciğerlerinden kopmuş, nemli anılar saçılıyor…
Çok yaşa!
Bacaklarım tutmuyor, ellerim titriyor, bir köşe daha dönüyorum, az önceki güçlü benden eser yok, çöküyorum, hıçkıra hıçkıra ağlıyor muyum? Gülüyor muyum? Sahi ben ne yaptığımı biliyor muyum?
Kuyruğu bacaklarının arasında, çöplerin arasında nafakasını aramaktan yorulmuş, umudunu yitirmiş, tüyleri dökülmüş bir köpek yalıyor ellerimi…
Yüzler eskiyor.
Gamzeler doluyor…
Farkında mısınız? Kimse çocuk kalmıyor!
Perdeler kapanıyor, evlerin ışıkları yanıyor sonra.
Kendine kendine konuşan bir kadın menekşelerini suluyor…
Biliyorum kavgası da sevdası da bitmiyor.
Nedense aklıma kadına ‘deli’ demek gelmiyor…
Kadın matrak, su derin, ayakları yere değmiyorken, gücünün bittiği yerde, vazgeçmek üzereyken, ciğerlerini patlatırcasına “imdat” diye bağırsa!
Belki herkes duyacak, aralarında görenler hatta gülenler olacak, belki de alayı şaka sanacak!
Şakadan da ölünür mü yahu?
Hani daha beyaz gelinlik, hani daha sevda, hani şarkılara söyletip, hani daha karpuz kesecektiniz!