FarmVille’de çiftlik ağası oldum ama züğürt ağa…

FarmVille’de oynamaya yeni başladığım günlerde “FarmVille’de gariban bir çiftçiyim” başlıklı bir yazı yazmıştım (1).

O günden sonra Farmville’de büyümeye başladım, bir süre sonra artık bir çiftlik ağası gibi görünmeye başladım. Büyümek için geniş alanda tarım yapmak gerektiği için hayvanları dar alanlara sıkışık şekilde sıralamış, ağaçlardan kalan alanların tümünde ekip biçiyordum. Hayvanların bu aşırı düzenine bir arkadaş itiraz etti, “çiftliğinde darbe mi oldu?” dedi. Ben de o gün hayvanları daha geniş alanlarda özgür bıraktım. Bu sırada FarmVille’de görsel ilerlemeler oldu, hayvanlar yürümeye başladılar. Yürüme animasyonları yetersiz bile olsa, bir yerden bir yere gitmeleri çiftliğe hareket getirdi.

FarmVille’e geldiğim günlerde çiftçi sayısı 60 milyondan azdı, şimdi 72 milyondan çok milyon çiftçi var. Buna 18 milyon çiftçinin olduğu Farm Town ve 6 milyon çiftçinin olduğu (Lil) Farm Life eklenirse neredeyse 100 milyon sanal çiftçinin olduğu hesaplanabilir.

FarmVille’de son zamanlarda görsel ve içerik olarak bir şeyler yapma çabalarının altında diğer rakip çiftliklerin hızla ilerlemesi yatıyor.

Yeni yıl yaklaşınca çiftliklerimize bir yılbaşı ağacı geldi ve bu ağaca asılmak üzere armağanlar göndermeye başladık. Ağaç dolunca 60’lık kapasiteyi 100’e çıkardılar.

Geçen hafta, artık kış geldi diye çiftliklerimize kar yağdırdık. Ancak sanal çiftlikte kar yağdırmanın da bir parasal karşılığı var. Bin lira verip çiftliğimizi bembeyaz yaptık kış geçince aynı parayı verip yeniden çim ekeceğiz. Artık armağan olarak kardanadam gönderiyoruz.

FarmVille’de tarım yapıp, hayvanlardan ve ağaçlardan para kazanabiliyoruz. Birşeyler ekerek veya birşeyler satın alarak deneyim (XP) alabiliyoruz, deneyim belli düzeye çıktıkça sınıf (level) atlıyoruz. FarmVille’de hangi sınıfta olduğunuz, neleri ekip biçeceğinizi, neleri satın alabileceğinizi ve neleri armağan edebileceğinizi belirliyor. Gerçek yaşamdaki acımasız gerçekler burada da önümüze çıkıyor.

Eskiden FarmVille’de gariban bir çiftçiydim, evim bile yoktu (1). O zamandan buyana arazim büyüdü, artık ektiklerin daha çok para ediyor. Hayvanlarımın ve ağaçlarımın sayısı çok arttı. Çok para kazanmaya başladım. Paralar birikmeye başlayınca bu paraları görecekler ve ayıp olacak diye evler almaya başladım. Şimdi 4 evim var ama param olsa da villa almak istemiyorum, bana göre değil çünkü böyle lüks bir villada yaşamak istemem. Evlerimin hepsi mütevazı evler. Bol bol yel değirmeni satın alıyorum, hem çevre dostu hem de güzel görünüyor. Bütün paramı harcayınca FarmVille’de züğürt ağa olarak dolaşıyorum.

Çok sayıda komşum var, onlara armağan gönderdiğim zaman seviniyorum, onlardan armağan geldiğinde seviniyorum. Komşularımın çiftliklerini gezerken, herkesin çiftlik tasarımının değişik olduğunu görüyorum, kimi sanatçı ruhunu yansıtıyor, kimi hırsını, kimi savrukluğunu, kimi mühendisliğini, kimi düzenini, kimi dağınıklığını…

(1) FarmVille’de gariban bir çiftçiyim (1-11-2009): http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=211441

Ankara, 13 Aralık 2009