Fenerbahçe Vaslui maçında ne yapmalı?

Fenerbahçe Çarşamba günü hafife aldığı ancak kendisinden daha hazır ve organize bir ekibe karşı adeta kader mücadelesine çıkıyor. İlk maçın tamamında, oyun kurmakta zorlanan, orta sahayı rakibe bırakan ve gol pozisyonuna giremeyen Fenerbahçe önemli bir skor dezavantajına sahip. 1-1 son derece tehlikeli bir skor. Turun formülü 2-2 ve üzeri beraberlikler ile her tür galibiyet. Peki Fenerbahçe bu maçı kazanabilir mi? Kazanmak için nasıl bir kadro ve sistem tercihi içinde olmalı?

Öncelikle Aykut Kocaman' ın klasik "kısa pas futboluna dayanan" ve orta alanı rakibe terk eden futbol anlayışını bir tarafa bırakması lazım. Bu takım "pas futbolu" falan oynayamaz. Bunu oynayabilecek kapasitede futbolcuları yok. Egemen ve Bekir geriden top çıkarmakta başarılı olmayan isimler. Cristian Brezilya liginde iş yapabilecek ama Avrupa futbolu için yetersiz, dikkatsiz ve oyun içinde saklanan bir oyuncu. Mehmet Topal ise sık ve kısa pas futboluna uygun değil. Dikine giden, direkt pasları iyi yapabilen, ileri doğru oynamayı tercih eden bir oyuncu. Sow, Semih ve Bienvenu ise ayakta top tutamayan, hava hakimiyeti olmayan, dirençsiz ve yavaş tek top forvetleri. Kanatlarda Mehmet ve Stoch pasa uygun isimler, ancak pas yapmakta oldukça ağırlar. Bu takım pas futbolu oynar ise, bir ileri, iki geri şeklinde maçı tamamlar ve elenir gider. 

Öylseyse ne yapmak gerek?

Öncelikle cesur olmak gerek. Bu maça 4-1-4-1 ile başlanmalı. Kalede Volkan, geride Gökhan-Bekir-Egemen-Caner, ön liberoda Selçuk, orta sahada Krasic, Mehmet Topuz, Mehmet Topal, Stoch, ileride Kuyt ile başlanması lazım. Hoca en azından maçın ilk 60 dakikasında Alex ve Cristian' ı kesemez ise, rakibin orta saha baskısına direnemez. Yukarıda belirtilen ilk 11 oldukça savaşçı ve dikine gidebilecek bir 11 olur. Bu şekilde Cristian takımın hızını kesemez, Alex' den kaynaklanan savunma zafiyeti de yaşanmamış olur. Caner ve Gökhan, önlerindeki Stoch ve Krasic' i ileri doğru iterse ve Selçuk da görev yerini sağlama alıp, o bölgeyi süpürürse Fenerbahçe oyunu karşı alana yıkar. Mehmet Topuz ve Mehmet Topal' ın dikine gidebiln oyuncular olması gereksiz pas trafiğini azaltır. Alex ve Cristian' ın ayağında kaybedilen zamanlar, hızlıca ileri doğru aktarılan toplara dönüşür. Kuyt, Stoch ve Krasic rakibi yıpratırken, top kayıplarında arkada güçlü bir blok kalmış olur.   

Bu kadronun aksine maça Hasan Ali, Alex, Cristian ve Semih ile başlanırsa, Fenerbahçe' nin bu maçı kazanması mucizelere ya da Alex' in inanılmaz işler yapmasına kalır. Çünkü Vaslui, Fenerbahçe' den daha fazla takım olabilmiş, daha organize, daha iyi bir fizik güce sahip ve daha istekli bir takım. Futbolda yıldızlar değil, savaşçıların kazandığını cümle alem anladı da halen Fenerbahçe taraftarı anlamadı. Yönetim ve hocaya gayet asil bir şekilde hep destek tam destek olalım derken, bazen hataları görmekte zorlanıyoruz. Bireysel olarak daha pahalı ve daha iyi oyunculara sahip olmak, maçları kazanmak demek değil. Maçları daha iyi organize olan, savaşan ve oyunu ileri yıkan takımlar kazanıyor. Aykut Kocaman' ın sistemsiz ve organize olamayan futbol anlayışında ilk 11' de Messi ve İniesta olsa bile Fenerbahçe sahada Vaslui tipi sistemli ve disiplinli takımlara karşı zorlanır.

Fenerbahçe' nin dünya çapında bir stoper, bir forvet ve bir orta saha transferine ihtiyacı varken, Krasic gibi bir kanat adamını transfer etmiş olması ve kimsenin bunu sorgulamaması da bu yüzden.

Bu biat kültürü ve eleştirel gözle bakmaktan kaçınma anlayışı önemli bir tura, para kaybına ve büyük umutlara mal olacak. Tesisler, localar, kombineler, formalar, yıldızlar iyi de, nerede kaldı Fenerbahçe taraftarının zeki, sorgulayıcı ve yönlendirici tutumu?

Dilerim ki Aykut Kocaman bu maçta gerekeni yapar ve kendi egosuna yenik düşüp, Fenerbahçe' yi her sezon başı olduğu gibi rezil etmez.