Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Nisan '11

 
Kategori
Mizah
 

Fenerli taciz

Fenerli taciz
 

Bakın sabah sabah neler öğrendim:

Başbakanın akrabaları tiyatroya gitmişler.
Akrabalar bazı replik ve davranışlardan rahatsız olmuşlar.
Onlara yönelik özellikle yapılan oyun dışı hareketler olduğu iddia ediliyor haberlerde.
Öyle yapıldıysa elbette yanlış, kabalık ve sanatla bağdaşmazlık. Kabul edilemez yani bu tavır.

Ama acaba gerçekten akrabalara yönelik miydi?

Kişiye özel YGS kitabı yapılabilirmiş memleketimizde YGS sınavında ama kişiye özel oyun sahnelenebilir mi?

Aklım biraz karıştı. Bütün oyunlar, bir oyuncunun bütün mimikleri tornadan çıkmışçasına aynı mı olmalıdır her bir oyunda?..

Okuduğu haber Ayşe teyzenin ampullerini ansızın harlatmış anlaşılan. Sabah sabah kapıyı yumruklarıyla indirecekti az daha... Uyku mahmuru halimle beni düşünmeye zorluyor. Hey Allahım...

"Acaba izleyicinin Başbakanın akrabası olduğu, suçlanan oyuncu tarafından biliniyor muydu?" diye soruyor bana.

"Ne biliy'm ya teyzeciğim " dedim. Sabahlara kadar yazmışım çizmişim yorgunum, bi türlü karakterleri oturtamamışım. Tepem attı atacak anlayacağınız.

Kasıtlı mı yapıldı yoksa replikler akrabalara hakaret için mi değiştirildi baktım anlayamadım, Eh yani orijinal metni okumadan da anlayamam ama rahatsız olunduğu iddia edilen replik bizim Milliyet İnternet 'e göre şuymuş:

"Tokları aç, azları* tok olmaya başladı"


Yani zenginler küme düştü ve herkes aç mı demek istenmiş pek anlayamadım anlayacağınız.... Zaten biraz da uyku sersemiyim dedim ya. * Az yerine acaba aç mı koysam bi türlü karar da veremiyorum. Hani baskı hatası filan mı diyeceğim ama bu sefer de blog editöryasıyla başım derde girecek. Blogum kaşla göz arasında uçacak.

"Basın kalemşörleri de insafsızmış a canım" dedim teyzeye. Onun öfkesini azaltmak için uyduruyorum tabii...

"Haklısın evladım. .Belki de bu replikten aşırı duygulanarak terk etti akrabalar tiyatroyu? Bunu bilebilir miyiz?" dedi Ayşe teyze.

Baktım yatışıyor. Knut Hampson'un Açlık'ını sevdiği geldi aklıma. Sanırım onu anımsadı. Öyle elemli bakıyordu ki.

Başladım haka dansını işlemeye. Azıcık neşelendireyim istiyorum.

Amma, haka dansı' figürlerini andıran el ve vücut hareketleri yapmış oynayan sanatçı. dedim.

Haka dansı nedir? dedi Ayşe teyze.

Nedir bilmem ama bu dansı oynasın diye taa bilmem nerelerden dansçılar davet edilmedi mi geçmişte?Davet edildiler ve ağırlanmadılar mı? İzleyenler arasında yüksek erkan da yok muydu? O zaman rahatsız olup haka dansı yapanları şikayet mi ettiler? diye bahçe hortumu gibi soru püskürtüyorum teyzemize.

Baktım sus pus. Düşünüyor...

Bu tür sorularla vizyonumuzu genişletebiliriz. Bak bi kurgu yapalım dedim.

Yine sessiz.

Olmaz ama diyelim ki muhalefet partilerin akrabalarına bu replik okunsa ve dans yapılsa , akrabalar da kalkıp alkışlasa ve ardından da 200 kadar polis koleji öğrencisi seyirci alkışlarla salonu terk etmeseydi neler olurdu sizce Ayşe teyzeciğim ? diye soruyorum.

Konuya bu açıdan bakalım istedim. Çünkü diğerleri yani neredeyse 365 bin tane haber sitesi gazetedekinin neredeyse benzeri görüşleri taşımışlar. Bayıyor bazen bu kes yapıştırlar anlayacağınız...

Acaba çok bilmiş basın kalemşörleri oyunu terk etmeyip alkışlayan polis koleji öğrencilerin yakasına yapışıp Mergenekon Gergenokon gibi yaftalar yapıştırmaya başlarlar mıydı anında ? diye soruyoruz ya yine tık yok bizimkinde...

Teyzemden tık yok. Durdu durdu neden sonra konuştu.

Ama yafta şimdilik oyuncuyaymış, bunu hemen değerlendirelim yani...demesin mi? Oldum olası zekasına hayran olmuşumdur.

Olay şu: Ayşe teyze de geçenlerde gittiği bir oyunda sahnedeki oyuncunun ikide birde gözüne gözüne fener tutmasından çok rahatsız olmuş. Sinir küpü gibiydi zaten tiyatro dönüşünde bize uğradığında. Adam beni fenerle taciz ediyordu diye tutturmuştu tutturmasına da ciddiye alınmamıştı bizlerce. Vahşet tiyatrosu diye bir şey var dedim de herkes espri sandı. Bir çeşit farkındalık yaratma falan filan diye geveledim. Baktım anlaşılmıyorum. Ben de üstelememiştim . İşte fener olayını unutmuşum. Sabah sabah kapımızı kırmaya çalışma nedeni buydu.

Bu haberi de zaten Ayşe teyze sayesinde gördüm.

"Fenerli tacizciyi kime şikayet ediceğini" sorup duruyor bana şimdi. Benim de aklım televizyonda yıkımı gösterilen Ali Sami Yen Stadının hüzünlü görüntülerinde. Artık sıkılmıştım teyzeden.

Kime şikayet etse acaba?
Hazır konu gündemdeyken ve sıra oyunculara gelmişken...belki de yüklü bi tazminat bile koparabilirim demesin mi Ayşe teyze.

Bu tazminat meselesini de Şükrü Bey'e soralım dedim. Başımdan atmaya uğraşıyorum ya...

Çoktan mail atmış. Pek akıllıdır teyzemiz, sizden akıllı olmasın....

ezgiumut 11 4 2011

http://www.milliyet.com.tr/tiyatrodaki-sumeyye-krizi-ne-bakanlik-sorusturmasi/siyaset/sondakika/11.04.2011/1376074/default.htm?ref=haberici

 
Toplam blog
: 566
: 1338
Kayıt tarihi
: 11.07.06
 
 

Edebiyatla ilgileniyorum. Ayrıca amatörce belgesel film çalışmaları yapıyorum ve kültürel etkinlikle..