Fetih 1453

Başaramamış olmak kötüdür. Ama başarmayı hiç denememiş olmak daha
da kötüdür. (Theodore Roosevelt)

Fetih 1453 filminin yapımcısının basın gösterimi yapmaması bir çok eleştirmen tarafından olumlu olumsuz eleştirildi. Oysa ki sinema filmi vizyona girdiği andan itibaren seyircisine aittir. Film vizyona çıkmadan, basının beğenisine sunmak sinemanın var oluşundan beri bir gelenektir.

Yapımcı Fatih Aksoy'un bu geleneği bozması gelebilecek olumsuz eleştirilere
sebep olarak gösterilebilir.

Türk sineması adına Fetih 1453 filminin yapımcısını cesaretinden dolayı tebrik etmek gerektiğine inananlardanım. Bu film çok iyi kotarılmış bir iş olmasa bile, büyük bütçeli film yapmak isteyen yerli yapımcıları daha iyisini yapmak için cesaretlendirecektir.

Filmin bütünü için kılavuz olan fragman beklintilerimin çok altında oldu. Görsel bir şölen beklerken filmin görsel efektleri pek iç açıcı değildi. Çoklu çoğaltmalar dar bir alana sıkıştırıldığı için görkemli olmadı. Film, dönemin renklerini yansıtmadığı gibi kendi içerisinde bile renk uyumundan yoksundu.

Büyük bütçeli bu filmin fragmanının 1.20 saniyesindeki ensesinden mızrağı yiyip
atı ile yere düşen askerin eli mızrağın ucuna çarptığında makarna gibi sallanan
mızrak ucu yok mu pes dedirtir. Malkoçoğlu sahnelarinden görmeye alışık olduğumuz kucağında kundak bebek ile kaçarken arkadan vurulan kadınlar.
Şu Biazanslılara ana dilde konuşma hakkını ne zaman vereceğiz. Türkçe konuşmaları gerçekten komik oluyor. Hangi 2.dünya savaşı filminde Hitler İngilizce konuştu.

İstanbul'un Fethi filmi bir gün yapılacaktı. Onu yapan ekip ne güzel ekip, onu çeken yönetmen ne güzel bir yönetmendir. Başta söylediğimiz gibi bu film büyük bütçeli filmler için bir milattır.
 
Başaramamış olmak kötüdür. Ama başarmayı hiç denememiş olmak daha da kötüdür.

Talip Karamahmutoğlu

EĞER İZLEMEDİYSENİZ

FULL METAL JACKET (1987)