Fıkralardan bir demet

Fıkralar okuyucuda büyük etki uydandırdığı gibi, ders de verir ve düşündürür.  O yörenin özelliğini taşır ve umulmadık bir sonla noktalanır. Yaşamımız, sıkıntılı üzüntülü, ölüm ve kaza haberleri ile kararıyor. Müstehcen fıkralar için özür dileyerek sizleri biraz güldürürmeme ne dersiniz? Selam ve saygılar.

NAHİDE ÇELEBİ 

ALINTI

Erzurum'da mahallenin belalısı içip, içip eline bir bıçak alır ve bağırmaya başlar; "Eytt ola savulun yanıma yahlaşmayın ha.. Gan gohiram, gan gohiram." Herkes kaçmış, o arada polis gelmiş Tabancasını çıkartıp adama yaklaşmış ve ; "Ne gohirsan de bahim ola gavat ne gohirsan? " diyince adamın dizleri titremiş ve ,"Aman polis ağabeci ayahlaran gurban poh gohiram, poh gohiram" diye cevaplamış.

Dini bütün ve güzel bir hanımla evlenen TEMEL’İN aradan bir, iki ay geçtikten sonra içine kurt düşmüş ve bir gece karısına sormuş: “Ula Fadime benden onca birkaç sevgilun  Olduğu dogri midur? Karısı: “Dinle benum aslan yurekli uşagum; Evinde  sicak iyi yemegin var midur? “Evet vardir” -Temiz ve utulu elbiselerin var mi ? “Evet.” Evin duzgun ve temiz mi?” “Hem de nasul, coook memnunum da!”  “Ha peku... Gece  yatakta benden memnun musun? “Hemde cokkk, sen ne deyisun, haçan aklimu basimden alayisun."
“Öyleyse soyle ha uşagum... haçan bunlari ben nerede öğrendum sanayi sun... Kuran kursinda mu?

Bir Alman, bir Karadenizli barda oturmuş bir yandan içip, bir yandan hanımlarının aptallığı konusunda sohbet ediyorlarmış. Alman demiş ki: -"Benim karim Helga o kadar aptal ki geçen gün ucuzluk var diye marketten 300 Mark’lık et almış, hâlbuki bir buzdolabımız bile yok!"İngiliz gülmüş: "O da bir şey mi?" demiş, "Benim karim Elizabeth daha da aptal. Babası çok zengindir, geçen hafta kendisine 6000 Pound'a araba aldırdı, ama kullanmayı bilmez." Karadenizli atlamış. -"Ula uşaklar, siz ne diyorsunuz" demiş, "Benim karim Fadime hepsinden aptal. Bodrum'a iki haftalık tatile gidiyor. Dün bavulunu hazırlarken gördüm, prezervatif almış bir sürü, halbuki ç..kü bile yok!"