Fransa'yı Almanlardan kurtaran Barbaros

1867'da Sultan Abdülaziz. Fransa'nın Toulan Limanına ayak bastığında, Fransızlar, efsane İmparatorluğun Padişahlarından birini görmenin keyfini yaşamak için çırpınmıştı.

Abdülaziz'den tam 324 yıl önce Toulan limanına bu defa neredeyse 150 gemilik dev bir Osmanlı Filosu yanaşıyordu. Mürettebat ve Leventlerin toplamı 30 bin kişiyi bulan ve adeta yürüyen bir şehri andıran Osmanlı donanması 1543'de Marsilya Limanında top atışlarıyla selamlanmıştı.

Türk gemilerinin, büyük düşmanları Alman İmparatoru Şarklen'e karşı yardımlarına geldiği için sevince boğulan Fransızlar, Osmanlı Kaptan-ı Deryasını görülmemiş törenlerle karşıladılar.

Efsane denizciyi görmeye ülkenin uzak köşelerinden gelen Fransızlar, bir zamanların azametli korsanını, bir tahtda otururken uzun uzun seyretmişlerdi.

Türk askerleri Fransa Kralı I. François tarafından, Almanlar tarafından kuşatılmış Nice şehrini kurtarmak içn davet edilmişti. fakat kış yaklaşmış, harekat bahara ertelenmişti. İstanbul' gidip dönmek masraflı olacağından, kışın Toulan şehrinde geçirilmesine karar verilmişti.

Barbaros ve adamlarını kızdıran çok aksaklıklar çıkıyordu. Ne böyle bir orduyu besleyecek erzak toplanmış, ne de yeterli para tahsis edilmişti. Bırakın bunları Fransızlar savaşa bile doğru dürüst hazırlanmamışlardı.Bir şehri dolduracak kadar kalabalık sayılan bunca asker nerede yatıp kalkacak, ne yiyip içecekti!

Rahatsızlıklar o kadar artmıştı ki, Yeniçeriler bu işe kendilerini bulaştıran Fransız elçisi Polin'i öldürmeyi bile planlamışlardı.

Nihayet Toulan şehrinde evler boşaltıldı. Giden ahalinin evlerine Osmanlı askerleri yerleştirildi. Fransız yetkililer, halkın müslümanlaşmasını engellemek için halkı uzaklaştırmıştı.

Toulan şehri kısa bir sürede Osmanlı şehrine dönmüştü. Barbaros askerleinin aç kalmaması için Farnsız tüccarlardan borç alıp ihtiyaçları karşılamıştı.

Günün Fransız kaynakları, Türk şehrindeki düzen ve disiplinden söz ediyor, idarecilerin adil yönetimlerini övüyordu.
Toulonlular Türklerin gelişiyle birlikte şehrin sükunete büründüğünü ve adeta küçük bir İstanbul haline geldiğini anlatmışlardır.

Fransız Büyükelçi Jean De Montluc, Venediklilere;
" Bizim dinimize yabancı askerlerden (Türklerden) oluşmuş bu büyük ve güçlü ordu, Efendim Fransa Kralına yardım için gönderilmiştir. Türkjlerin herhangi bir kimseyi incittiklerine dair şikayet olmamıştır.Nazik davranmışlar, iaşeleri için aldıkları herşeyin parasını vererk almışlardır." demiştir.

Nice şehri, Osmanlı askerleri sayesinde Almanlardan kurtulmuştur.

Osmanlı-Fransız kadim(!) dostluğu Kanuni dönemi başlamış, III. Selim dönemi Napolyon'un Mısır'ı işgale kalkışmasına kadar sürmüştü.

Fransızlar geçmişte yapılan iyilikleri unutmamış(!) olacaklar ki, günümüzde ülkemize durmadan engeller çıkartmaktalar.