Galatasaray şampiyon olacak! Neden mi?

Her ikisi de 1-1 biten ilk A.Madrid ve sonrasında Beşiktaş maçının ardından 22.02.2010 tarihinde yazdığım yazıda "ben bu Galatasaray'ın şampiyon olacağını düşünüyorum" demiştim. A.Madrid'e elendikten hemen sonra 26.02.2010 tarihinde yazdığım yazıda da yine "bu Galatasaray şampiyon olacak" dedim. Bu iddialı düşüncemi zaferle sonuçlanan bir maçtan sonra yazmamış olmamı önemsiyorum. Çünkü zaferin verdiği sarhoşlukla yazılan yazıların çok mantıklı olmayacağına inanıyorum.

Bu düşünceme yol açan sebepler şunlardı:

1-Galatasaray nihayet koşmaya başlamıştı. Bu çok önemliydi çünkü sahanın her yerinde, futbolun toplu ya da topsuz oynandığı her bölgede rakibinizden bir kişi fazla oynamak çok önemlidir. Bahsettiğim bu maçlara kadar Galatasaray maçlarında maç sonu istatistiklerine baktığınızda, en çok koşan ilk 3-4 futbolcunun hep rakipten çıkması dikkat çekiciydi. Galatasaray koşmuyordu. Bu da Galatasaray'ın oyun kurmasını engellediği gibi rakibin oyunu istediği gibi yönlendirmesine sebep oluyordu.

2-Buna bağlı olarak bu son maçlar gösterdi ki; Galatasaray uzun süre sonra kontrollü oynamayı ve defans yapmayı öğreniyordu. Topun kaybedildiği andan itibaren tüm takımın kendi kalesi ile top arasına girme çabası rakibin oyununu bozuyordu.

3-Galatasaray'ın pas trafiğini daha az hata ile yapmaya başlaması umut veriyordu.

4-Galatasaray'ın tüm sakatlarını aynı bölgeden vermesi oyununu (her takımda olacağı gibi) şüphesiz ki gereğinden fazla etkiliyordu. Diğer bölgelerden buraya adam kaydırmak, diğer bölgelerdeki etkinliği de azaltıyordu. Tüm bu olumsuz şartlara rağmen Galatasaray'ın yarışta geriye düşmemiş olması çok önemliydi. Çünkü önce Jo, ardından Baros ve Kewell'ın bu takıma katılacak olması, Dos Santos'un formunun artabileceği ihtimali Galatasaray'ı nihayet Galatasaray gibi oynatacaktı.

5-En başından beri yazdığım gibi Nonda'nın gönderilmiş olması artı bir faktördü. Nonda için en uygun söz "kör ölür badem gözlü olur" olabilir. Çünkü Nonda artık bir "golcü" değildi. Ayağına topu aldığında sanki ne yapacağını bir süre düşünürken rakip 15 metre geriden gelip pozisyonu bozuyordu. Teknik heyeti bu cesaretli kararından dolayı kutluyorum.

6-Nonda'nın yerine getirilen Jo, gerçekten çok önemli bir oyuncu olduğunu daha ilk maçtan itibaren ortaya koyuyordu. Sürat, uzun boyuna rağmen kıvraklık, birebirde adam geçebilmesi ve mücadeleci yapısı çok golcüde olmayan artı özelikleriydi. Daha da iyi olacak.

7-Galatasaray mücadele etmeye başlamıştı. Beşiktaş maçından sonra "skor olmadı ama futbol ürettiler" demiştim. Çünkü belki Beşiktaş'tan çok üstün baskılı bir oyun sergilememiştik ancak bu maçın İnönü stadında ve iki Madrid maçı arasında oynanması önemliydi. O maçı kaybetmemenin en önemli nedeni Galatasaray'ın mücadele etmesiydi.

8-Elano Blumer'in yükselen formu ve Lucas Neill'in defansı gerçekten umulanın çok üzerinde toparlaması ve 40 yıllık Galatasaraylı gibi oynaması Galatasaray'ın Galatasaray gibi oynamaya başlayacağının çok önemli işaretleriydi.

9-Galatasaray yeni stadında şampiyonlar ligi maçlarını oynamayı çok istiyordu.

Bütün bu etkenler bir araya geldiğinde çıkardığım sonuç Galatasaray'ın şampiyon olacağı idi. Ve kazanamadığımız maçların etkisinde kalmamaya çalışarak bu iddiamı ortaya attım.

Sonuçta Galatasaray'ın her hafta daha da iyi oynayarak şampiyon olacağını düşünüyorum. Son yazılarımı bitirdiğim gibi bu yazımı da bitireyim:

Bu Galatasaray şampiyon olacak!

Yazarın notu: Galatasaray'ın şampiyon olacağını söylememe rağmen bu inancımı bir haftadır açıklayamamamın sebebi, işlerimin yoğunluğundan ötürü fırsat bulamayışımdır, 4-1biten maç değil.