Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ocak '11

 
Kategori
Mizah
 

Galatasaraylılık ruhu…

Galatasaraylılık ruhu…
 

Abi nerede bir seyirci buldun hemen nutkunu irad edeceksin : 

-Vatandaşlar ! On yılda 15 milyon stat yaptırdık her boydan 

Nice oto yollar yaptırdık, sayın isterseniz her soydan 

Bir de TOKİ evlerine bakın çeşit çeşit boy boy 

İnanmazsanız bir de TOKİ Başkanına bir sor… 

Ondan sonra aldı TOKİ Başkanı bir tirat da o eda eyledi (bu arada seyircinin beyni ta tavana deldi…) 

- Nutuk, nutuk nutuk… Nutuk dinlerken gideceğiz be… Bu arada uyuyanlar mı istersin (İstirahat anı… Horlayanlar mı? ) 

Eline mikrofonu geçiren bir nutuk irad eyliyor.
 

-Ey vatandaşlar size bu stadı biz yaptık, biz size hediye ettik…(Antrparantez : 

Eee..anlarsınız ya , karşılık olarak o güzel oyunuzu bize herhalde havale edersiniz ..?) 

-Ey vatandaşlar size nice köprüler yaptırdık, gelip geçesiniz , diye.. 

Size nice somun ekmekler pişirttik gelip yiyesiniz, diye.. 

Nice tüneller yaptırdık ..nice bankalar yaptırdık kredi alasınız , diye… İyi dinleyin iyi…(Burası önemli…!) 

Ama bu seyirci falan kapalı salona lahmacun vaat ederek topladığınız ellerine birer bayrak, birer bonbon şekeri vererek avuttuğunuz vatandaş topluluğu değil, bu topluluk halis muhlis Galatasaray seyircisi… Deli dolu … Sağı solu belli olmaz…Boşa koyar almaz, doluya koyar dolmaz (tersine oldu galiba) Yani sağı solu hiç belli olmaz… 

Sen böyle bir çılgın seyirciyi karşına alacaksın, sonra bir saat nutuk atacaksın…Abi sen kendini ateşlere atmışsın be… Sen en iyisi git Romanlara ev anahtarı dağıt… Ha ha, hii hi gülerler , sonra arkandan teneke çalarlar… 

Bu milletin sağı solu belli mi olur … Anlamadın mı ? Sen istediğin kadar , “Ben size nice duble yollar yaptırdım… Ben size nice AVM’ler diktirdim…Ben size Boğaziçinde nice Malikaneler dizdirdim… “ Falan filan mealinde övgüler düz…Ellerine birer bonbon şekeri verince adamı şakır şakır alkışlarlar… Ama arkanı dönünce arada bir “Yuuuh…” sesi de işitebilirsin… 

Hemen arkana dönüp , “Hangi terbiyesiz bunu söyledi…?” diye sorma . Bakarsın o yuh sesi beşi de onu da bulabilir… 

Sen aslında nutuk filan irad ederken, kulaklarını tıka, çünkü bu millet biraz, nasıl diyeyim.. Biraz …(Hadi demeyeyim…Onu sen söyle ) İşte koca bir STAD yaptırırsın ve onu armağan eylersin… Bak şu yaptıklarına… Bilmiyor musun atacığım “İnsanoğlu çiğ süt emmiş..” Bu ne demek? Biraz nankördür demek… Sen onlara durmadan kredi ver..Kırk milyon Bankalara milyarlarca lira borçlansın… Bir de senin kıymetini bilmesinler haa… Buna resmen ne denir biliyor musun …Kalleş… (Neyse sonunu getirmeyeyim ; yoksa ağzımdan çok kötü laflar çıkacak…) 

En iyisi Sen bir daha Stad filan açarken , oraya senin seçkin filiz gibi vatandaşlarından getir… Ellerine birer de bonbon şekeri… Bak onlar nutuk dinlerler… Ama ne zamana kadar … Bonbon şekeri bitene kadar … Ondan sonra onlara da güvenemezsin haa.. Benden söylemesi. En iyisi sen yanına yine Ekin Bakanı’nı al. O seyircilerin hareketlerini sana bir bir tercüme etsin..”Onlar aslında..Seni çok seviyoruz Albayım..” demek istiyorlar. Siz yanlış anladınız..” desin. Sen de onu bir güzel tokatlarsın… 

“Ulan Sunay, sen de seyircinin ne dediğinden hiçbir şey anlamıyorsun, be evladım…” diyerek seyircinin söylemek istediği şeyleri doğru olarak kodlarsın.. 

Bakalım gelecek sefer bilmem nereye kısmet.. Eee nerede bir kürsü buldun, nutuk atacaksın… Bu bizim kaderimiz.. Ta ki paldır küldür devrilene dek… Bak Deniz’e gör kaderini… O hevesli, neşeli adam artık ancak evinde nutuk atıyor.. Geleceğe hazırlıyor kendisini… Eee ne demişler “Düşmez kalkmaz bir Allah…” Bu memlekette Padişahlar bile düştü be, Temel Reis mi düşmez…?
Bir Atalarsözü daha (Onu da ben uydurdum…) Her seyircinin eti yenmez… Unutmayalım. 

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..