Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Öğrencisi Ümit erden ile konuştuk

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİ ÜMİT ERDEN “ÜLKEMİZİN GELİŞİMİ EĞİTİMCİ GENÇLERE KALİTELİ EĞİTİM VERMEKTEN GEÇMEKTEDİR.”

SORU-Selam Ümit kardeşim nasılsınız? Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?

ÜMİT ERDEN – Ben ümit Erden, 27.03.1990 tarihinde Tokat’ta dünyaya geldim. Hayatımın ilk 3 yılını babamın işi dolayısıyla, köyde geçirdim. Daha sonra babamın şehirde iş bulması ile Tokat merkeze taşındık. İlk ve Orta Okulu Melik Ahmet gazi İlköğretim Okulunda okudum. Lîseyi ise Tokat’ın en eski ve köklü liselerinden Gaziosmanpaşa Lisesinde tamamladım. Şunu da belirtmek isterim ki biz burada bordro ceketli olarak lisenin en son mezunlarıyız. Şu anda Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünde okumaktayım.

SORU- Neden eğitim? Neden sınıf öğretmenliği? Bu okulu yazmadan önce ve şimdiki duygularınız arasında ne fark var?

ÜMİT ERDEN- Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Ben ne ortaokulda ne de lisede sınıf öğretmenliğini hiç düşünmemiştim. Aklımın ucundan bile geçmezdi. Fakat nasip kısmet meselesi. Tercihimde tek ve 20. sırada olan Gaziosmanpaşa Üniversitesi sınıf öğretmenliğini tercih ettim. Şimdi ise bu bölümde 3. sınıfa gelmiş bulunmaktayım. Çok mutluyum. Çünkü ben artık şuna inanıyorum ki, bu ülkeye ebedi bir fayda katmak istiyorsak, bu yolun eğitimden ve taa ilk kademeden başlanılarak tüm öğrencilere etkin ve aşınmaz bir eğitim verilmesinden geçtiğidir.

SORU-Bize ailenizden bahseder misiniz? Anne ve babanız ne iş yapar ve kardeşleriniz nerede okur? Onların sizin bu çabalarınıza bakış açısı nasıldır?

ÜMİT ERDEN- Biz Türk Milleti olarak ataerkil bir aileye sahip olduğumuz için babamdan (ATAMDAN) başlamak istiyorum. Babam şu anda 40 yaşında ve Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tokat Meslek yüksek Okulundan memurluk yapmaktadır. Annem ise ev hanımıdır. Kardeşlerimden kız olanı şu an Plevne Lisesinde son sınıfta okumaktadır. Kardeşlerimden erkek olan ise Namık Kemal İlköğretim Okulunda okumaktadır. İlköğretim Okulu 4. sınıfa gitmektedir. Tüm ailemin özellikle anne ve babamı bana ve yaptıklarıma karşı bakış açısı genellikle iyi yöndedir.Zaten hangi anne ve baba evladının iyi olmasını istemez ki?

SORU- Üniversite öğrencileri genellikle çekingendirler. Siz ise genelde aktif üretken ve sosyal çalışmalara ağırlık vermektesiniz? Bunun sebebi nedir?

ÜMİT ERDEN- Evet bende bir Üniversiteli olarak bu konudan çok şikayetçiyim. Çünkü bir insan bir şeyi isteyerek canla başla yapmak istemekteyse nerede olursa olsun yapamayacağı şey yoktur. Ben aynı memlekette okumanın dezavantajlarını yaşadığım halde inanın şu anda sınıfta en aktif öğrenciyim. Bu aktifliğimde ister istemez derslerimi ve normal yaşantımı da iyi yönde etkilemektedir. Buradan diğer Üniversiteli arkadaşlarıma seslenmekteyim. Eğer her yönü ile tam bir Üniversite öğrencisi olmak istemekteyseniz bu sizin parmaklarınızın ucunda...

SORU- Okumak nedir? Okumak sizlere ne kazandırdı hayatta?

ÜMİT ERDEN- Şimdi size okumakla ilgili ne kadar cümle kursam hepsi havada kalır. Çünkü okumak dediğiniz şey hep yaşayarak yani okuyarak ancak öğrenilir. Benim de kitaplara karşı çok ilgim olmasına karşılık ne yazık ki kendimi tatmin edecek kadar kitap okuyamıyorum. Ama okumak içinde bazı anlar kendimi zorladığım da bir gerçek.

SORU- Arkadaş nedir? Arkadaş edinmekte kriterleriniz nedir?

ÜMİT ERDEN- Genellikle fazla arkadaş edinmeme taraftarıyım. Çevremdeki arkadaşları saysanız bir elin parmaklarını geçmez. Bu arkadaşlarımı seçerken de hep titiz ve ön yarılı davranırım. Çünkü benim arkadaş dediğim insan, hal ve hareketleriyle örnek bir insan olacak. Çünkü gerektiğinde ben ona bakarak kendime çeki düzen verebilirim. Arkadaşlık hakkında en son sözüm iyi günde değil kötü günde arkadaş ol…

SORU- Tokat dışından gelen arkadaşlarınızın Tokat’a bakış açısı nasıl? Tokatlı olarak siz Üniversitelilerin Tokat’a bakış açısını nasıl bulmaktasınız?

ÜMİT ERDEN – Genel olarak Tokat dışından gelen öğrencilerin Tokat’a bakış açısı olumsuz yönde. Bunun oluşmasındaki en büyük etken öğrencilerin önceki şehir ve avantajlardır. Fakat bir Tokatlı olarak en zoruma giden Tokat’tan daha az gelişmiş il ve ilçelerden gelen öğrencilerin Tokat’ı beğenmemesidir. Diğer bir hususta Tokat halkının öğrencilere bakış açısı hep maddi yönden yani gelir kapısı gibi görmesidir.

SORU- Gaziosmanpaşa Üniversitesinin gelişimi için neler önereceksiniz?

ÜMİT ERDEN- Gaziosmanpaşa Üniversitesi 1992 yılında kurulan bir Üniversite olmasına rağmen şunu üzülerek ifade etmek isterim ki, yeni kurulan Üniversitelerin gölgesinde kalmıştır. Üniversitenin en büyük hatası ise yetiştirdiği akademisyenlere sahip çıkmamasıdır.

SORU- Üniversiteyi tamamladığınız zaman hangi mesleği ve nerede yapmak istemektesiniz?

ÜMİT ERDEN – Önceden de söylediğim gibi sınıf öğretmenliği bölümünde okuyorum ve Allah nasip ederse okuldan mezun olduğum zaman ilk aşamada atanarak bireysel maddi özgürlüğümü kazanmak istemekteyim. Daha sonra da hedefim yüksek lisans ve doktoramı tamamlayarak memleketimizin tek ve yegane yüksek eğitim kurumu olan Üniversitemizde akademisyen olarak çalışmak istiyorum.

SORU- Başka neler anlatmak istemektesiniz?

ÜMİT ERDEN- Türkiye’mizin şu anki durumuna bakılırsa bir meslek sahibi olmak gerçekten zor ve çok karamsar olmak istemiyorum. Ama hayat gün geçtikçe daha da zorlaşmaktadır. Bunun küresel ve ulusal bir çok nedeni var. Bu nedenlerden en öne çıkanı milletimizin üretmeyen ve sadece yiyen asalak bir topluma dönüşmesidir. Buna neden olan en büyük sebebini ben kendi açımla baktığımda eğitim olarak görmekteyim. Bu yüzden de okul öncesinden başlayarak Üniversite düzeyinde eğitim ve öğretimin daha kaliteli , daha etkin ve daha uygulanabilir olmasını istiyorum.Son söz olarak Bütün Türk Milletine şöyle seslenmek istiyorum:" Unutmamak lazım ki eğitim yoksa ne üretim ne emek ne de iş olur. Böyle olan ve olmaya devam eden milletler her zaman yok olmaya mahkumdur."

TURAN YALÇIN-TOKAT