Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '11

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Geçmişi değiştirmek !

Geçmişi değiştirmek !
 

geçmişi değiştirme


Hayat hikayemiz hepimiz için, hayati derecede önemlidir. Onun olmuş, bitmiş ve değişmez olduğuna inanmışızdır. Öte yandan da, acı ve tatlı bütün anılarımızı aynı titizlikle koruma eğilimindeyizdir. Birisi bize, “Gel geçmişini yeniden düzenleyelim” dese, herhalde tepkimiz çok sıcak olmayacaktır. Çünkü o geçmiş bizim kimliğimizi oluşturur. 

İşte bu nedenle, geçmişimiz bizim kimliğimizi oluşturduğu için, yeniden gözden geçirilip düzenlenmesi gereken bölümleri de olabilir. Özellikle de bizim günlük yaşamımızı zora sokan, geleceğimizi etkileyen bölümler için geçerlidir bu. Eğer genel olarak yaşamınızdan zevk alıp, mutlu olabiliyorsanız, memnunsanız, durup durduğunuz yerde geçmişinizi karıştırmanın bir anlamı yok kuşkusuz. Ama eğer, ciddi sorunlarla sürekli boğuşuyorsanız uzunca bir süre, o zaman hayat hikayenizi önünüze koyup, yeniden düzenlemeye gitmek akıllıca bir yoldur. 

Bunu nasıl yapacağımızı NLP Uygulamaları yazı dizimde anlatacağım. Önce bilmemiz gerekenlerle başlayalım. Hayat hikayemiz, geçmişimiz, nerededir? Hafızamızda! Hafızamızda değişiklikler yapabilir miyiz? Tabii ki evet, biz bunu hep yapıyoruz! Geçmişte yaşadığımız olayları her anımsadığımızda, o olaylarla ilgili hafızamızda depolanmış bilgiler üzerine yeni bilgiler eklenir. Bu bilgiler, o geçmiş olayın bilgilerini destekleyici ya da zayıflatıcı yönde etki yaparak “geçmişimizi” değiştirecektir.Örneğin geçmişte yaşayıp unuttuğumuz güzel bir anı, o zamandan beri dinlemediğimiz bir şarkıyla, birden, bütün canlılığıyla tekrar zihnimizde canlanabilir. Fakat bunu ikinci, üçüncü kez o şarkıyı dinleyerek yapmaya kalktığımızda artık o ilk canlandırmadaki gerçekçiliği kaybettiğimizi görürüz. Çünkü o anıyla ilişkilenmiş olan şarkı, artık bu anımsama sırasındaki durumumuzla da ilişkilenmiş olacağından, o anıyı aynı şekilde çağrıştıramayacaktır.Dahası artık o anı, bu şarkı aracılığıyla yaşadığımız anımsama anındaki durumumuzla da ilişkilenmiş olacağından, asla orijinali gibi olmayacaktır. Bir başka deyişle her anımsayışta, o anının üzerimizdeki duygusal etkisi bir şekilde değişecektir. 

Sorun şu ki, biz bunu hep bilmeden yaparız. Kafamızda “yaşanmış olaylar değiştirilemez” inancı, bizi bilinçli davranmaktan alıkoyar. Oysa biz yaşanmış olayları değil(*), onların kafamızdaki, hafızamızdaki depolanmış bilgilerini değiştireceğiz sadece. Bunu yapabiliriz! Çünkü o olay çoktan olup bitmiştir, artık devam etmemektedir; devam eden, sadece, o olayla ilgili, olay anındaki izlenimlerimiz (tepkilerimiz) ve bu izlenimlerin üzerimizdeki etkileridir! Biz o olay anındaki izlenimlerimizi değiştirerek geçmişi değiştirmekten söz ediyoruz. Çünkü hayat hikayemizde “geçmiş” dediğimiz şey, hafızamızda depoladığımız izlenimlerdir. 

Hepimiz çocuklukta, bize neyi yapıp neyi yapamayacağımızı söyleyen insanlarla karşılaşırız. Bunlar genellikle sevdiğimiz, hayranlık duyduğumuz, en azından etkilendiğimiz insanlardır. Bizimle konuşurken, dikkatsizlikleri yüzünden, bizim o sözlerden ne çıkaracağımızı düşünmeden hareket ederler herkes gibi. Muhtemelen laf olsun diye söyledikleri bir sözün, bizim bütün yaşamımızı etkileyebileceğini akıllarına bile getirmemişlerdir. Yoksa kesinlikle o sözü söylemezlerdi herhalde. Bunu biz de çocuklarımıza, etrafımızdaki insanlara yapıyorsak, vazgeçip telafi edici davranışa yönelmemiz gerekir. 

Şimdi, dikkatsizce söylenen bir söz, ya da bir davranış, bizim bütün yaşamımızı etkiliyorsa, burada artık sorumlu olan, o sözü söyleyen, o davranışta bulunan mıdır, yoksa o sözü, o davranışı kırk, elli yaşına gelmiş olmasına rağmen hala o çocuk kafasıyla anlamış olmakta ısrar eden yetişkinler olarak bizler miyiz? Tamam, o olay çocukken oldu ve biz çocuk olduğumuz için bundan çok etkilendik. Ama şimdi büyüdük ve artık aynı durumla karşılaşsak o şekilde etkilenmez, o şekilde tepki vermez ve yorumlamazdık, değil mi? Peki öyleyse neden çocukken beceremediğimiz bu bakış açısını, şimdi o anıyı yeniden canlandırırken yapmıyoruz? Böyle bir geçmişi değiştirme, bizim hayat hikayemize ya da kimliğimize zarar mı verir? 

Bana gelen müşterilerime genellikle bir iki saat, yaptığım şeyin mantığını anlatırım. Zihnin neler olup bittiği konusunda aydınlanması, benimle işbirliği yapabilmesi için önemlidir. Yani siz bekçi dövmeye gelmiş de olabilirsiniz. Benim işim sizi üzüm yemeye ikna etmek olacaktır önce! Daha sonra NLP tekniklerinin uygulanması sadece dakikalar alır. Sonunda “Güzeldi!” diyebileceğimiz bir gün olsun hepimize! 

izzetbalci@ziprotek.com 

(*)Günümüzde fizikçiler, Einstein’ın Görecelilik Kuramı’ndan yola çıkarak, geçmişteki bir olayın değiştirilebileceği olasılığını tartışmaya başlamış durumdalar. Konuya bilimsel açıdan merak duyanlar için, “solucan deliği” (Einstein-Rosen Köprüsü) konusuna internetten göz atmalarını öneririm. Ayrıca bu konuda “De Ja Vu” filmi de gerçekten kaçırılmaması gereken bir film. 

 

 
Toplam blog
: 75
: 1163
Kayıt tarihi
: 06.06.11
 
 

Zihinsel Programlama Teknikleri(NLP, Hipnoz, Meditasyon..vs.) alanında, uzun yıllardır araştırma ..