Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '06

 
Kategori
Tarih
 

Geleceğimize dönük tasarımlar

Başlık çok iddialı oldu..

Ama Türkiye'nin geleceği gerçekten tasarlanıyor.

Ilımlı islam, sıkma baş, etnik ayrıştırmalar gibi derinlikleri olan proje ayaklarıyla gelecek kurgulanıyor.

Mimarlar uluslararası..

Yerli taşeronlar da var.

Duruma göre yöntem değiştirerek..

Bazen toz kaldırarak, bazen de sessiz ve derinden..

Hedefe adım adım gidiliyor.

Yakın komşularımızla bir türlü kurdurulmayan olumlu ilişkiler..

Sınırlarımızda yanan ateş..

Dünyadaki egemen güçlerin sınır komşulara yaptıkları saldırıları ve dayatmaları aba altından sopa göstermeye dönük girişimler olarak algılamak olanaklı..

Ne hikmetse tarihin köklerinden gelen düşmanlıklar barışa dönüşüyor da biz bir türlü Yunanistan'la barış yapamıyoruz.

Spor, sanat, kültür boyutunda ortak etkinlikler yapsak da siyasal barışı sağlayamıyoruz.

Oysa , ne de çok benzer yönlerimiz var.

Ya Irak'la..

Ya İran'la..

Ya Suriye'yle..

Ortak platformlarda buluşabiliyor muyuz?

Yaşam ve yemek kültürümüzün çok da ortak noktaları olmasına rağmen..

Acı olan da ne biliyor musunuz?

Tasarımın etkili unsurlarının dinsel motiflerle bezenmiş siyasal otorite döneminde yaşama geçirilmesi..

Yeraltı ve üstü zenginlikleriyle dünyaya parmak ısırttıran bir coğrafyada yaşananları akıl almıyor.

Asker huzursuz.

Parlamenter neşesiz.

Yurttaş rahatsız.

Toplumun dinamiklerini oluşturan çiftçi, köylü, işçi, sanayici, tüccar, esnaf tatsız.

Ne var ki yaşananların hiç biri nedensiz değil.

Uluslararası mimarlarla yerli taşeronların işbirliği Lozan Konferansı'nda Türkiye'nin başarısından sonra başlamış.

Çünkü Lozan'da İsmet İnönü'nün önderliğindeki Türk delegasyonu Türkiye'nin başına örülmek istenen çorabın ilmeğini kaçırmış.

Avrupalıların kafesine giren kuş pır diye uçmuş.

İşte o gün başlayan kuyruk acısı bir türlü dinmemiş..

Lozan'da İngiiz delegasyonunun başı Lord Curzon gelecekte olacakları o günden dillendirmiş.

Demiş ki;

"Davayı kazandınız. Size istediklerinizin hemen hepsini bahşettik. Fakat unutmayınız ki bir gün gene bizim yardımımıza muhtaç olacaksınız. Bir gün mali güçlükler sizi çaresizlik içine koyunca, bütçenizi denkleştirmenin mümkün olmadığını görünce, hatta memurlarınızın maaşlarını veremez hale gelince gene bize gelecek ve Paris'ten Londra'dan yardım isteyeceksiniz. İşte o zaman şimdi elde etmekle haklı olarak iftihar ettiğiniz hakların çoğunu birer birer tekrar elinizden alacağız."

Bugün gelinen noktada;

İngiliz Lordu'nun kehaneti, Kemalizm devrimine ihanet edenlerin Türk ulusuna yaşattıkları sonuçla tam örtüşüyor.

Acı ama gerçek..

 
Toplam blog
: 5
: 545
Kayıt tarihi
: 04.08.06
 
 

1958 Trabzon doğumluyum. Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunuyum. Uzun yıllar gazetecilik y..