Gençlere ne verdiniz? Hangi yüzle "Oy" isteyeceksiniz?

Dünyanın en genç nüfusunu boynu bükük kıldınız... Siz, hepiniz bundan dolayı suçlusunuz! Gençlere ne verdiniz? Doğru dürüst bir eğitim mi, geçerli bir meslek mi, gelecek güvencesi mi? Ne verdiniz ki ne bekliyorsunuz?. Şimdi bir de onlardan "oy" istiyorsunuz?

İstanbul'un varoşlarındaki çocukları, ergenlik çağıdan gençliğe adım atmaktan korkar hale getirdiniz...
Diyarbakır'da her on gençten yedisini işsiz bıraktı ekonomik programlarınız...
Onlara "köşe dönmeyi" öğütlediniz! Uçuruma yuvarlanan milyoncasını ise görmezden geldiniz.

Onlara güvendiniz mi? Seçilme yaşını söz verdiğiniz gibi 25'e indirdiniz mi? Yoksa gençler de dahil bütün bir toplumun aslında güvenini mi kırdınız?
Hani dokunulmazlıklar sınırlacak, siyasi partiler yasası çağdaş hale gelecek, seçim sisteminde adalet sağlayacaktınız ya?.. Nasıl da üzerine yattınız!

Muhalefetiyle iktidarıyla, buralara aday olanıyla, gerçekten pırıltılı kaç gence siyasetin yolunu açtınız?
Yoksa gençlik vasfı sadece nüfus kağıdına işli kendiniz gibi yozlaşmış kişileri vitrin malzemesi olarak mı kullandınız?

Sizi tekrarlayacak gençleri arayıp buldunuz .. sizi aşacak ve gerçekten ülkeyi yasaması, yürütmesi, yargısı ve tüm kurumlarıyla yeni bir yüzyıla taşıyacak gençlerin önünü kapattınız!

Siz o oyunları çok iyi bilirsiniz. Siz imparatorluktan beri ayak kaydırmaya dayanan anlayışın uzantılarısınız.
O nedenle bu ülkede "kurumsallaşma" bir türlü gerçekleşmiyor. O nedenle Türkiye, yerkürede rekabette bir türlü yükselemiyor...

Emekçi sizi aştı, iş dünyası sizi aştı, köylü bile sizden ileri!

Varın siz oturun. Ölene kadar buyurun! Tıksırana kadar yiyin!

Sizden öncekiler de öyle yapmıştı!

Gençler kırılırken, aldırmamışlardı. Hani şu 12 Eylül öncesinde 5000 gencimiz toprağa verilirken. Hani 90'lardan bu yana çoğu genç otuz bin insan canından olurken...

Pek tınmamışlardı..

Al bayraklı tabutlarda bir namazlık saltanatı taddı bazıları ve genç idiler bir kurşunla karışırken çiçeğe böceğe.

Sizler nutuk atarken.. öldürüldü, işkencelerden geçirildi; yoksullukla terbiye ettiğiniz o gençler!

Şimdi 5 milyon 600 bin yeni seçmen olarak yeni bir kuşağı temsilen sandığa gidecekler.

"Oy"larını istiyorsunuz! Öyle mi?.

hem de çoğu sınav kapısında bile naçar iken..

Sizler eski bir yüzyılın, köhnemiş ilişkilerin, geçerliğini yitirmiş işleyişlerin temsilcileriniz!

Türkiye'nin çağdaşlaşmasında da, solunu sol, sağını sağ gibi tanımlayıp, adam gibi ve her bakımdan kalkınmasında da en büyük engel sizlersiniz!

Ne verdiniz ki ne istiyorsunuz!

Yoksul, yoksun, işsiz, geleceksiz, umutlarını çaldığınız gençlerden... ne bekliyorsunuz?

O'nlar elbet kardeşçe kendi yollarını açacak.

"Gölge etmeyin yeter" diyerek ekonomide gelişme-demokraside iyileşme ve ulusal bütünlük içinde kalkınmanın örgütlerini yapılandıracaklar.

Sizden bir şeyler dilenerek değil; bilgiyle emekle hakedişle var'olacak ve yarınları kuracaklar!

Vatanlarına, demokrasilerine, Mustafa Kemallerine sahip çıkacaklar.

www.insancilsol.com