Gençlik konusundaki tek idealimiz, Gençliği geleceğe yetiştirmek olmalıdır!

Gençlik gelecek demektir, gençlik neredeyse gelecek oradadır ve gençliğe dayanmayan hiçbir hareketin geleceği yoktur. Bundan dolayı hiçbir geçmiş, gençliğin içinden geçmeden geleceğe ilerleyemez. Çünkü gençlik, gelecek gibi yeni olandır, temiz olandır, öz olandır, umut ve heyecan verici olandır. Bu anlamda gençleri kendi geçmişimize ve kendi gerçeklerimize uydurmaya çalismak geleceği yok etmek demektir. Tarihten beri her hangi bir zihniyet kötü bir emeli gerçekleştirmek isteyince önce gözünü gençliğe dikmiştir. Çünkü gençler doğası gereği kanlı, canlı, heyecanlı, ve cesurdur. Onların bu diri duygularını dürterek, karşitlarına karşi kışkırtmak korkakların kullandıkları en kurnaz yöntemlerden biri olmuştur. Doğaları gereği istismar edilme, kullanılma ve kışkırtılma gibi itkilere karşi açık oldukları için bu anlamda halk içinde en masum ve en savunmasız kesim gençliktir. Aynı zamanda eylemleri yoğun bir duygusal düzleme dayandığı için, halk içinde en sağlam kesim de gençliktir. Kışkırtıcı, kurnaz zihniyet bunun farkında olduğu için kendi kötü emellerini gerçekleştirmeye, kendisi cesaret edemediği için kem gözlerini gençliğe diker. Hayatlarının en nazik, en narin, en ince ve duygularının bir enstrüman gibi duyarlı çaginda olan gençliğe ruhunu emici bir güç gibi yapışır Oyunun kurbanlarını, kurbanlarına karşi kurnazlıkla seçer ve onların kaynayan kanının içine kurt gibi düşer. Kendi ayrılık, kıskançlık, kin, nefret, menfaat duygularının zehrini gençliğin zarif ruhuna kurnazca zerk eder. Gençliğin aklını çelmek için çogu zaman onları erkeklik, cesaret, feragat, kabul görme, onaylanma duygularına yönelik çengelini çok kurnazca kullanır. Irk, din, dil gibi kitlesel özdeslesme kalıplarını kullanarak gençliği kapanına kıstırmaya çalisir. Su gibi coşkulu olan gençliği kendi kabına sokup, kalıbına uydurabilmek için duyguları çok yoğun bir şekilde kullanır. Görev ve kahramanlık adına galeyana getirici, kışkırtıcı, bazen de işe yaramazlık( onu kendini ispatlamak için bir şey yapmaya zorlama) gibi aşağılayıcı ve yargılayıcı söz ve davranışlarla, bazen de onun nazarında karşi tarafı aşağılama, yargılama, meşruiyet dışı ilan etme gibi güçlü manüplatif yöntemleri kullanır. Böylece gençliği bu bağlarla yakalayıp, kendine bağlamak ve başkalarının üstüne salmak gibi sinsi yöntemleri kullanır.

Gençliği bütün bu hile, istismar ve kışkırtıcılıklardan koruyarak güçlü, güvenli ve özgür bir gelecek yaratmak için;

1- öz güven, öz saygı , öz değer sahibi,

2 Çagin, gerek ve gerçeklerine uyan,

3- insana, yaşama , hayvana, bitkiye, doğaya karşi sorumlu, saygılı koruyucu ve geliştirici bir ruha sahip,

4- farklılıkları farkından lığını arttırma yolunda fırsat olarak gören,

5- yüreğine adil, eşit özgür bir dünya özlemi taşiyan

6- okumaya, yazmaya, konuşmaya, paylaşmaya meraklı,

7- duygu ve düşüncelerini ifade etme konusunda istekli,

8 - söz, düşünce ve edimlerinde sabırlı, ölçülü , dengeli,toleranslı

9 - empati ve sempatik yetenekleri gelişmiş,

10 - beden, ruh ve zihinsel eş güdümlülük içinde gelişen ve kendisini varlığının bu parçalarının kişisel bütün içinde gelişmesine adayan,

11- kişisel gücünün bilincine varmış,

12- gözlem, inceleme, araştırmaya hevesli,

13- yaradılışının ve varlığının değerini kavramış,

14 -ideal ve hayal sahibi olarak enerjisini yönetip, denetleyebilen,

15 - geçmişi kavramış, geleceği anlamış ve her ikisini şimdide bütünleştirmiş olarak anın değerini bilen,

16 - nesneler ve para ile ilişkisinde gerçekçi, güvenilir, risk alabilen, gerektiğinde sınırların dışına taşabilen,

17 - başkalarını anlama, dinleme ve yardımcı olmaya istekli,

18 - kendi doğrularında diretmeyen ve kendi doğrularını dayatmayan,

19 -bulunduğu ortamda katılımcı, etkin, yatkın, ve iletken davranabilen,

20 - mevcut düşünce ve kalıplar karşisında farklı yollarla düşünebilen,

21 - gerektiğinde öz veri, fedakarlık ve feragat sahibi olabilen,

22 - kendi ve karşi cinse karşi varlığının enerjisini çarpitmadan, cesaret, doğallık, nezaket, incelik ve zarafet içinde ifade edebilen.

23 - ilişkilerde karşilıklı ve gönüllülük ilkelerini esas alarak zorlayıcılık, manüplasyon, tehdit yada şantaj unsurlarından arınmış olarak,

24 - hayatını açıklılık ve şeffaflık penceresinden bakabilen,

25 - alışkanlık,şartlanmışlık, her türlü kışkırtıcı ve kullanılma dürtülerine karşi dikkatli ve uyanık kalabilen,

26 - geçmişin ögrettikleri ışığında, gelecek hakkında öngörü ve sezgi sahibi olabilen,

27 - bir bütün olarak yaradılışın ve yaşamın amacını sorgulayabilen,

28 - madde ve manayı birlikte tartarak iki kuvvet arasındaki dengeyi kurup koruyabilen,

29 - daha özgür barışçıl ve yaşanılası bir dünya yaratılması hususunda ki insani ve vicdani sorumluluğunu üstlenebilen,

30 - ulusal ve evrensel ölçekte düşünebilen,

31 - kişisel bakımına özen gösteren, temizlik, şiklık ve uyum konusunda istekli, seçici ve hevesli olabilen,

32 - sevgi verme ve alma konusunda cömert davranabilen,

33 - olumsuz durumlardan uzaklaşmasını, özür dilemesini , yanlış bir durumu düzeltmesini, kendisi hakkında yanlış algı ve yargıların oluşmasına sebebiyet verecek düşünce, söz ve davranışlardan kaçınması,

34 - nihayetinde bütün evrenin sevgiden var olduğunu, var olan her şeyin sevgiden olduğu nu sevgiye geri döneceği farkındalığıyla her durumda tercihini sevgiden yana yapmasını,

35 - evrenin fiziği, biyolojisi, kimyası ve matematiğinin işleyişi çerçevesinde bilmenin sınırsız olduğu bilinci ile saplantıdan ve ön yargılardan uzak aklın ve bilimin esasları doğrultusunda değişim ve dönüşüme açık olması…

36 - sınırlı olan dünya boyutunda sınırlı olan zamanını bir hazine gibi sahiplenip kullanmasını

37 - dünya okulunun manevi dersleri olan sabır, yardımlaşma, dayanışma, farkındalık, ölçü, denge, bütünlük,arkadaşlık, dostluk, özveri, feragat, saygı, kabullenme, birleştirme, teslimiyet, sükunet, saygı, anlayış, hürmet, değer, nezaket, incelik, aşk, dürüstlük, adalet, hakkaniyet, açıklık gibi hususlarda ruhunu en ulvi merhaleye taşimaya çalismak,

38 - insanlığa ait kültür ve sanat eserlerinin gün ışığına çikarilmasi, korunması, ve tanıtılması ve değerlendirilmesi hususunda duyalı, çaliskan ve dayanışmacı bir ruh hailine sahip olması,

39 - günlük ve gelecekle ilgili seçimlerinde kendine karşi dürüst davranması ve kendisiyle barışık olması,

40 - davranışlarının hayatındaki etkilerinin farkından lığıyla davranışlarının sonuçlarını olduğu gibi üstlenmesi bu anlamda başkalarını suçlama ve yargılama i (zihinsel kaçış) gibi durumlarından kaçınması…

41 - içinde bulunduğu arkadaş ve akran gurubunun aurasının kendi üzerindeki etki ve etkileşiminin etki tepki yazası içinde yürüdüğünün bilinciyle, yakın ve uzak ilişkilerini özgür iradesi ile belirlemesi bütün gücüyle auraya pozitif enerji vermeye çalismasi,

42 - bir bağımlılıktan kurtulmanın en güçlü yolunun o bağımlılığa yakalanmamak olduğu iç görüsüyle bilinç altından kopyalanan bağımlılık isteklerine karşi bağımsız davranabilmesi,

43 - kendi yaradılışının, eşsizliği ve benzersizliği bilinci ve farkındanlığı ile kendini benzerlerinden ayırarak her varlığa benzersizliğini sunma ve böylece kendi benzersizliğini de ortaya koyabilme özgürlügüne sahip olabilmek.

44- nihayetinde beden ve zihnin ötesinde her ruhun bir amacının ve yolunun olduğunu ölümlü olan parçalarını ölümsüz ruhunun amaçlarına adayarak sevgi, dayanışma, yardımlaşma, dostluk, dürüstlük, adalet, eşitlik, hakkaniyet, açıklık, değer, cesaret, feragat, aşk, çalisma, sorumluluk, neşe, sevinç sohbet, ifade heyecan, coşku, sağlık, temizlik, şiklık, huzur, güven şefkat, bolluk, bereket, yaratıcılık, iyileştirme, tanıma, farkındandık, özgünlük, evrensellik, birleştirme, bilme, bildirme, paylaşma, anlama, anlayış, çözme, çogaltma, üretme, koruma, uyum, denge, keşfetme, yol açma, kim olduğunu bilme arınma, bütünlük, ve sonsuz birlik yolunda ilahi bir idrak ile ilerlemek………………ve tarih bize şunu ögretmistir ki gençlik nasıl yetişmişse, gelecek öyle şekillenmiştir bu anlamda bir ülkenin gençliği neyse geleceği de odur. Bunun için gençliği geçmişle birleştirmek,(barıştırmak) şimdi de bütünleştirmek geleceğe yetiştirmek gerekir. ..

(m.ali şirin tarih ögrt)