Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ağustos '11

 
Kategori
Deneme
 

Göktaşı yağmuru ve V

Göktaşı  yağmuru ve V
 

Zaman acımasızca akıyor ve hiç gözümüzün yaşına bakmıyor. Zaman yalandan ve yalancılardan yana. Acımızın, şaşkınlığımızın ve bıkkınlığımızın tortusunda boğulmak üzereyiz. Evlere düşen bu ateşler yeter. Yayınlasam mı yayınlamasam mı diye düşünüyorum bu gecikmiş yazıyı. Ne anlamı var ki, benim Perseid göktaşlarımın ne önemi var. Kaç yıldır şu Perseid göktaşı yağmurunu bir izlesem ah bir izlesem diye hep, bir yıl öncesinden kararlar almamın ne önemi var?

Kumsalda denize bakan odamız, ay ışıklarıyla yıkanırken gördüm. Belki de binlercesi aktı o anda ama ay ışığı engellemiş olmalı. Parlak bir şey akıverdi göklerden. Sadece bir tanesini gördüm. Hemen bir dilek tuttum ki içinde, Perseid yağmuruna sakladığım binlerce minik dileği kapsıyordu.

Discovery sayfasında bu göktaşlarının uzay istasyonundan çekilen fotoğraflarını konu ediyordu. Öyle ya yeryüzünden görüşümüzle , uzaydan bakan kişinin görüşleri farklı olacak. Uluslararası Uzay İstasyonu 'ndan bakanlar, yere doğru uzaklaşan bir ışıltı görürken, biz yaklaşan bir parıltı gözleriz. Tabii o yazı olmasaydı bunu pek düşünmeyecektim. Ama aklımda kalan parıltı da pek yaklaşan gibi olmadı doğrusu. Çekirge gibi sıçrayan bir ışıltıydı kalan imge. Kim bilir belki de gümüş kanatlarında ay ışığını yansıtan bir masal kuşu görünüp kaybolmuştur ya da bir martı.


Kimbilir belki 2016 'da Perseid meteor yağmurunu Rusların Uzay Oteli'nden izleyen şanslı varsıllar da olacak. O varsıllar uzaya yolculuk etsin diye, kaç çocuğun kemikleri kuruyacak acaba? Ben yine de kumsaldaki pencerenin o güzelim imbatla karışan ay ışıklı gecelerini tercih ederdim.


Yazılar, makaleler ve okumak, araştırmak. Yaşamın anlamı buralarda ayrıntılarda gizli. Elimizde internet (bilgisunar) gibi bir olanak varken, aklımızın sınırlarını zorlayan incelikleri araştırıp doğru bilgiye de ulaşmak olası. Olası diyorum. Yakında büyük yasak geliyor adı FİLTRE olan. İnternet yasağı hem de dayatmalı. Sana mı kaldı bunları düşünmek diyorum bazen. Şunun şurasında ne kaldı ki sahneden inmeye.


İşte dün ya da evelki gün evde birikmiş gazete yığınlarına göz atarken rastladım. V,Vendetta. Sonrası tutmayın beni.
İnternet sörfü. 1605 yılının sonbaharına 5 Kasım' ına kadar uçtum Birleşik Krallık Parlamentosu'nun ulusal arşiv sayfalarından.


V' nin geçtiği haber facebook 'u haklamak isteyen bir hacker grubuyla ilgiliydi. Anonymuslar. Yüzlerine V Vendetta maskeleri takıp ortaya çıkmışlar, tıpkı Markos gibi. Gerçi o V maske değil, kar maskesi takıyor. Bunlar facebook 'a yüklenen resimlerin facebook 'un olması ve silinmek istenen bilgilerin silinmemesi ve facebook yoluyla istihbarat servislerine bilgi akışı nedeniyle facebook 'u haklayacaklarmış.Bu arada " hackerlik " yapmaya artık haklamak diyorum haberiniz olsun. Ya da belki hakkından gelmek olabilir ama haklamakta gerçekten de haklılar mı? Facebook'un sağladığı sayısız sosyalliği nasıl bir kenara iterler diyorum bir yandan.


Gerekçeleri pek de haklı göstermiyordu gurubu
Bile isteye yazmıyor muyuz dünya aleme yazı ve resim servis ederken. Bugün facebook sayesinde algı kapılarımızın açıldığını ve pek çok kültürel etkinlikten, platformlardan haberimiz olduğunu söylersem eğer belki de gurubun kendisi dahi farkında olmadan, başka niyetlilerce yönlendirildiğini de göz önüne alabiliriz. Evet, haksızın hakkından gelmek çağdaş Robin Hood olmak iyi ama facebook olayında faydaları ve kazanımları nasıl bir anda göz ardı edebilirler?

Geçen gün mail yazarken içinde " attach" sözcüğü geçmişti de onu anımsadım. Bakınız neler oldu:


"Acaba ek yapmayı unuttunuz mu? Metninizde "eklemekten" bahsettiniz de. Ek yapmadan mı göndereceksiniz ( beni) ?"

İşe bakın dedim. Artık cansız nesne olan mailler de yazışma yoluyla konuşuyor sizle. Dünyada yalnızlık bitti artık, konuşan mailler var, yarın da sesle sohbete başlarlar.

Kuşkusuz mailde yazılanların en azından, onun otomatik makinelerce okunduğunun açıklanmasıdır. Gizli servisleri bırakın, mail sağlayan portaldeki makineler okuyor efendim. Sonra da kısa veya uzun süreli hafızalarda depolanıyor. Çok sinirlendim bu işe. V maskesi takacak kadar mı bilmiyorum ama rüzgar hep yön değiştirir oldu.

Sonra bir haber okudum. Memleketin birinde facebook a yazdığı yazı nedeniyle anında hapse atılmış iki çocuk. İstihbarat servisleri , ajanlar , facebook da fink atıyor anlaşılan...yani V 'nin gerekçesi bir bakıma doğrulanmış olmuyor muydu?

ezgi umut 17 8 2011

 
Toplam blog
: 566
: 1338
Kayıt tarihi
: 11.07.06
 
 

Edebiyatla ilgileniyorum. Ayrıca amatörce belgesel film çalışmaları yapıyorum ve kültürel etkinlikle..