Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '09

 
Kategori
Sinema
 

Guerrilla

Guerrilla
 

Guerillo Afişi. (Resim:yahoo )


Uzun zamandan beri izlemek istediğim Guerrilla filmini cumartesi gecesinin izleme fırsatı buldum. Başrollerde Benicci Del Toro yer aldığı 2 filmden oluşan (El Argentino, Guerillo ) 4 saatlik Che Guevero’nın hayatı..

Öncelikle belirtmek isterim ki bu kusursuz yapım Türkiye’ de gösterime girmedi. Küba devriminin baş mimarlarından biri olan Ernosto "Che" Guevara’nın Küba devrimini ve devrim sonrasında New yorkta başlayan ve tüm dünya medeniyetlerine emperyalizme verdiği savaşı konu alan belgesel kıvamında bir yapım.

Ünlü yönetmen Steven Soderberg’in ünlü devrimci Che’nin hayatını beyazperdeye aktarmak adına uzun uğraşlar sonunda karar verilen bir yönetmen olduğunu biliyoruz. Bundan önceki başarılı projelere imza atan Akademi ödüllü yönetmen Soderberg (Erin Brockovich) bu projeyi kendi kariyerinde ayrı bir önemi olduğunu projeye başlamadan belirtmişti.

Küba Devriminin Çıkış Noktası

Ernesto Arjantin de başarılı bir genç doktor iken bir akşam yemeğinde Fidel ile tanışır. 1952 yılında Diktatör Batista’nın Küba’ya hakim olması ve ülkenin kötü gidişatına seyirci kalınmayacağını ve devrim için planından bahseder. O akşam yani 1955 yılındaki bu buluşma Küba ve Latin Amerika'nın tarihi değiştirecek bir karşılaşmadır.

Meksika’da başlayan devrim harekâtı heran batma tehlikesiyle karşı karşıya gelen 82 kişi ile birlikte 1956 yılında başladı. Fidel inanılmaz zeki bir insan olarak bizlere yansırken, devrim planlarını yapan ve Küba’nın dört bir koldan devrimci harekete katılmak isteyen insanları bir araya getirmek için planlar yapan bir lider. Che ise devrimin sadece silahla değil aynı zamanda eğitimle geleceğine inanan bir kişi. Küba’nın kırsalından başlayan bu mücadelede köylülerle iyi bir iletişim halinde olan, sağlık sorunlarıyla ilgilenen Che yi görüyoruz. Gerile savaşı konusunda insanları eğitirken aynı zamanda okuma yazma öğrenmeleri için onları teşvik eden bir lider olarak görüyoruz.

Gittikçe güçlenen devrimci hareket içerisinde durmadan bölge değiştiren Che’yi görüyoruz. Che’nin köylülerle ilişkisi bu devrimi başarılı kılan önemli bir hareket olduğunun altını çiziliyor.

Film çoğu zaman kırsalda örgütlenen 26 temmuz harekatı ve 1964 yılında New Yorkta Birleşmiş Milletlere konuşma yapan Che’yi izleyebiliyoruz.

Devrimde Che’nin Rolü Ve Duruşu

Günümüzde Che’nin bir ikon olduğu, her insanın onunla ilgili söyleyebilecekleri birkaç cümlesi vardır. Ama Cheyi bu kadar devrimci yapan, sosyalist yapan neydi sorusuna ise bu filmde kolaylıkla yanıt bulabiliriz. “Bir devrimin halkı arkanıza almadan gerçekleştirmeniz çok zordur. Sizin işinizi kolaylaştıran ise devletin halkına zülüm etmesi ve onları görmezden gelmesidir” bu sözler Che’nin film içinde bizlerle paylaştığı altı çizilmesi gereken sözlerden bir tanesidir.

Che gerilla savaşı konusunda devrimci arkadaşlarına yeni şeyler öğretirken, kendi aralarına katılan insanların ise okuma yazma öğrenmesi konusunda ısrarcı bir tutum sergiliyor. “Cahil halkı kandırmak çok kolaydır. Devrimi anlamak için bilgili olmak gerekir, Silah kırsalda çözüm için bir araç ise, bilgi ise yönetimde en büyük aracımız olacaktır.” Mesajını veriyor.

Fidel nerede ihtiyaç duyarsa Che yi bu göreve atıyor ve ona sonuna kadar güvendiğini bizlere aralarındaki konuşmalarla aksettiriyor.

Devrimim başarılı olmasındaki önemli etkenlerin başında ise Sierra Maestro dan başlayan devrimci harekatın Havana yaklaşması konusunda Santa Clara’nın işgal altına alınmasında önemli etken olan diğer devrimci kuvvetlerle anlaşmazlıklara çözerek 26 Temmuz harekatını benimsetmektir. Uzun günler süren bu görüşmelerde herkesi bir araya toplayan Che oluyor

New York’ ta büyük tepkiler arasında ama hayran gözlerle takip edilen ve emperyalizme karşı duruşlarını yineleyerek emperyalist ülkelere yineleyerek söylemekten çekinmiyor. Her sözünde kapitalist sistemi eleştiren ve Küba devrimini yanlış bulan yetkililere gerekli cevapları tüm içtenliği ile verdiğine tanıklık ediyoruz.

Ernesto Guevara Halkın Che’si (Arkadaşı) Oluyor

Che Artık halk arasında sevilen devrimin simgesi olan bir Che’yi görebiliyoruz. Cunta tarafından görmezden gelinen kendi kaderine terk edilmiş Küba halkı, Che ve arkadaşlarının halk için neler yaptıklarını görerek, devrimci harekete destek vermeye başlıyorlar.

Che ise artık lider olarak herkesin sevgisini kazanıyor. Bunun yanı sıra ise ikna gücü inanılmaz yüksek bir kişi olarak ekrana yansıyor.

Santa Clara işgalinde büyük kayıplar veren ama en sonunda bu bölgeyi de işgal altına alan ve halkın desteği ile Havana’ya devrimi kutlamaya gidiyorlar.

Guerilla’dan Akılda Kalan Sahneler

Öncelikle Benicco Del Toro’nun rolüyle bütünleştiğini ve karşımız da gerçek Che’yi görmemizi sağlayan bir oyunculukla karşımıza çıktığını belirtmek isterim.( Del Toro, filmin ilk gösteriminin yapıldığı Cannes Film Festivali`nde Che rolüyle en iyi oyuncu ödülünü kazanmıştır) Che’nin astım krizlerinin çok gerçekçi yapıldığını, Fidel karakterini canlandıran Demian Bichir etkileyici bir oyunculuk sergilediğini belirtmek isterim.

Santa Clara işgali sırasında yakın arkadaşı devrimden sonra Che’nin bir kulübeye kapatıp, para karşılığında tüm Kübalılarla el sıkıştırıp para kazanmak istediğini söylüyor. Sanki bu diyalog şuan ikon haline gelen Che’nin hayatı boyunca ikon olması kaçınılmaz bir gerçek olduğunu görebiliyoruz.

Havana’da devrimi kutlamak için yola çıkan Che ve arkadaşlarından bir grup Batista cuntasına ait olan bir Amerikan yapımı arabayla Havana’ya giderken, Che’nin onları durdurup devrime ait olmayan bu arabayla Havana’ya girip devrimi kutlamanın yanlış olduğunu vurgulayarak o ekibi arabayı geri bırakıp bir ciple yada yürüyerek Havana’ya gelmeleri gerektiğini söylüyor.

Seyir zevkli inanılmaz yüksek ve dünya tarihinde önemli bir yer tutan Che’nin örnek yaşantısını izlemek bir sinemasever olarak çok zevkliydi. 1956 yılında bir gemiye binerek 82 kişilik devrimci ruha sahip arkadaşlarından sadece 12 si bu büyük devrime tanıklık edebiliyordu. Bu filmin yapımında ise Che’nin kendi günlüklerinden yararlandığı da belirtmek isterim.
 
Toplam blog
: 32
: 823
Kayıt tarihi
: 12.03.09
 
 

29 yaşındayım Adanada yaşıyorum. Kendime ait bir kırtasiye dükkanım var. Aynı zamanda İşletme mez..