Güiza var ya, yedi'n bitirdin Fenerbahçe'yi...

Hani "yedi bitirdi" diye bir tabir vardır ya; işte bu maçın adamı olan Güiza Fenerbahçe'ye ve taraftarına bunu yaşattı durdu maç boyu ve sonuna kadar...

Maçın her anlamda adamıydı bence...

Olumlu tarafından bakılacak olursa, o çaresizce beklediği yerden aldığı topla Fenerbahçe'nin yedinci galibiyetini getiren golün taşıyıcısı, asistini yaptı. Kendisi de kullanabilirdi, kullansaydı büyük bir ihtimalle kaçıracaktı. Doğru hamleyle Semih'i buldu ve yedinci galibiyetle 21. puan geldi. Aslında bu gol Alex'e yazılmalı.

Olumsuz tarafından bakacak olursak; o kadar çok şey var ki hangisini sıralasak acaba?

Güiza maçın başlamasıyla birlikte Antalyaspor defansının içine hareketlendi ve orada kayboldu. Hiçbir pası alamadı, hiçbir top onunla buluşamadı. Ona gelen topları da o kullanamadı.

Güiza kendi kendine diyordur ki; "daha ne yapayım?"

Ama öyle değil. Gitarın tek telinde akort sorunu varsa çalamazsınız. Güiza arkadaşlarıyla göz göze gelmiyor sanki. Çünkü herkes birbiri ile paslaşabiliyorken Güiza'nın yaşadığı bu uyumsuzluk olsa olsa kendisinden kaynaklanmalı.

Kaleci ile karşı karşıya kaldığı mutlak gol pozisyonlarını kelimenin tam anlamıyla sahanın ortasında "yedi" bitirdi. Bu maçın skoru da farklı olabilirdi. 56. ve 79. dakikar maçın kırılma noktaları olup, Fenerbahçe farkı da bulabilirdi. Çünkü rakibi böyle maç kazanıyor. Attıkça açılıyor, iştahlanıyor.

Fenerbahçe'nin Güiza'ya ne kadar tahammül edeceğini, sabrının son noktası neresidir bekleyeceğiz, göreceğiz.

Antalyaspor'un golü hayırlı oldu.

Fenerbahçe maça golle başladı. Bu gol Fenerbahçe'nin el freni gibiydi. Bir anda statik bir oyuna döndü. Orta sahada paslaşmalar ve top kayıpları başladı. Antalyaspor'un golü Fenerbahçe'nin uyanmasını belki bütün maç boyunca sürecek bu stabilitenin ortadan kalkmasına vesile oldu, hayırlı da oldu.

Çünkü Fenerbahçe golü yedikten sonra daha canlı oynamaya başladı. Gol geciktikçe bir şeyler yapma arzusu arttı. Böylece Fenerbahçe taraftarının görmek istediği o baskılı oyun kurulmuş oldu. Çünkü Bursapor ve Büyükşehir Belediye maçlarındaki şablon tekrar edebilir ve haftanın en uyutucu maçı yaşanabilirdi. Oysa belki de haftaya damgasını vuracak bir golle bitti maç.

Böylesi maçlar dönüm noktası olabilir takımlar için. Fenerbahçe'nin iştahlı oyunu ilerleyen haftalarda etkisini gösterebilir.

Fenerbahçe çok mu iyi oynadı?

Maç saatini 41. dakikayı gösterdiği sırada Fenerbahçe sol kanattan ilk defa çizgiye inmişti ki Wederson kale sahasının hemen önünde bekleyen üç arkadaşına topu göndermek yerine topun dibine girip sağa kanada attı. Ondan önceki üç pozisyonda da bire birde çok rahat geçebileceği geniş bir hareket alanı varken ceza sahası içinde bekleyen yalnız adam Güiza'ya rağmen orta yapmayı tercih etmişti.

Sanılmasın ki Wederson üzerine yazı yazıyorum. Fenerbahçe'nin işlemeyen ve bir türlü düşünerek atak yapamadığı sol kanadın sıkıntısının altını çiziyorum.

Santos haftalardır kötü oynuyor. Çıkışı ile sol kanat işlerliğini kazandı. En azından o bölgede Uğur Boral bir şeyler yapmaya çalıştı. 75. dakikada ceza sahası içinde kalecinin Uğur Boral'a yaptığı müdahale penaltıydı.

Hakem maç boyu gereksiz kartlar kullandı.

Kazım sağ kanatta ilk yarı güzel şeyler yaptı. İkinci yarı orta sahaya yakın bir yere çekildi. Oysa Antalyaspor'un sol kanadı Orhan Ak'ın sakar oyunu nedeniyle çok aksıyordu. O bölgeden bir hazine çıkarmak yerine Fenerbahçe uzun toplarla ileriye gitmeyi denedi. Golü böylesi uzun topla bulmuş olması Fenerbahçe kenar yönetimini yanıltmamalı.

7 maç ve 21 puan herşeye rağmen büyük bir başarı. Galatasaray gibi Fenerbahçe de gelecekte yaşanacak olası puan kayıpları için büyük bir fon oluşturmuş oldu. Zirvede de giderek yalnız kalmaya başladılar. Fenerbahçe'nin bu galibiyeti Galatasaray'ı da iştahlandıracaktır.

Fenerbahçe'de benim tespit edebildiğin en büyük sorun maçlarda statik oyun onaması ve kopması ile bazı oyuncularının ciddiyetsizliği, rahatlığı.

Antalyaspor taraftarı 90. dakikada Fenerbahçe malzemecisi Cemil'in canına resmen kastetti. Televizyonda gördüğümüz görüntü bizi dehşete düşürdü. Futbolumuzda böyle görüntülerin oluşmasına izin verilmemeli ve en ağır şekilde cezalandırılmalı diye düşünüyorum.

Uzay Gökerman