Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mayıs '10

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Güneş ışınlarının zararları ve korunma yolları

Güneş ışınlarının zararları ve korunma yolları
 

Malum bizim buralarda yaz geldi çattı. O nedenle herkese uyarı grevimizi yapalım dedik.

Önce güneşle ilgili bilmediklerimizi anlatılım, sonra önlemleri de sıralayalım.

* Vücudumuzdaki diğer organları yıllar yaşlandırırken; derimizi hem yıllar hem de güneş yaşlandırıyormuş. Yaşlılık çizgilerinin yüzde 80’i yaşlılıktan değil, güneşten dolayı oluşurmuş.

* Hayat boyu maruz kaldığımız güneşin yüzde 80’ine çocukluk ve gençlik döneminde maruz kalırmışız. Bu yüzden çocukluk döneminden itibaren güneşten korunmak gerekiyormuş.

* Güneş hasarı birikiciymiş. Tıpkı damlayan suyun bir süre sonra kovayı doldurması gibi, hayat boyu maruz kaldığımız güneş cilt kanserlerinin oluşmasında etkili olurmuş. Kabarcıklı güneş yanığı geçiren kişilerde bu risk daha da artıyormuş.

* Gün içinde tesadüfi güneşe maruz kalma oranı, isteyerek maruz kalmaktan 4-5 kat daha fazlaymış. Yani sadece çarşıya, pikniğe ve plaja giderken değil her zaman güneşten korunmalıyız.

* Güneşin hasar verici ışınları olan (UVA) morötesi ışınlar, her mevsim, havanın bulutlu- yağmurlu olması, günün her saatine (sabah- akşam) bağlı olmaksızın yeryüzüne ulaşır ve cilt üzerinde etkili olurmuş.

* Gölge bizi güneşten korumaz, yansıyan ışık aynı şekilde etkilermiş. (Bende deniz kenarında şemsiyenin altından çıkmadığım halde niye kapkara oluyorum diye hep merak ederdim.)

* Açık tenli ve renkli gözlü insanlar güneşten daha çok zarar görürlermiş. Çünkü pigmentlerin doğal koruyuculuğundan mahrumlarmış.

* Günlük D vitamini ihtiyacınız için gün içerisinde el sırtlarımızdan aldığımız güneş ışınları yeterliymiş.

* Deri kanserleri AİDS`ten daha hızlı yayılmaktaymış!

* Güneş gören kısımlarda görülen her koyu leke kanser değilmiş. Ama bizin total güneş hasarımızın miktarını gösterirmiş.

Evet, şimdi de güneşin dik gelen ışınlarından korunmak için ne yapmalıyız?

* Güneşin yoğun olduğu saatlerde (10.00- 16.00) özellikle güneşten uzak durmalı veya güneş koruyucular kullanarak, kendimizi korumamız gerekiyormuş.

* Tüm gün güneşten korunup, güneş koruyucuları dışarı çıkmadan yirmi dakika önce sürülmeli ve dört saatte bir tekrarlanmalıymış.

* Bronzlaşmamız, her türlü yoğun morötesi ışını aldığımızı ve cildimizin bu ışınlardan kendimizi korumaya çalıştığımızı gösterirmiş. Bu yüzden bronzlaşmak için uzun süre güneş altında kalmamak gerekiyormuş. Bronzlaşmayı kendimizi koruyarak ve zamana yayarak yapmamız gerekiyormuş.

* Yazın açık renk ince bol giysiler, siperlikli şapkalar ve güneş gözlüklerini tercih etmemiz gerekiyormuş.

* Solaryum gibi yapay ışın kaynaklarından kesinlikle uzak durmamız gerekiyormuş.

* Bebek ve çocukları özellikle güneşten korumak gerekiyormuş. Onların güneş koruyucuları, faktörü yüksek ve bebek-çocuk ürünleri olmasına dikkat etmeliymişiz.

* Çocukları D vitamini alacaklar diye doğrudan güneşte bırakmamalıymışız. Gün içerisinde tesadüfen maruz kalacakları güneş ışınları bunun için yeterliymiş.

* Her 6 ayda bir vücudumuzdaki benlerde şekil, renk ve büyüklük bakımından değişiklik olup olmadığını kontrol etmemiz gerekiyormuş.

Herkese iyi güneşlenmeler…

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..