Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Eylül '09

 
Kategori
Dostluk
 

Hakiki manada milliyetçiliği önemseyen dostluk

Gerçek manada milliyetçi dost

Sevgili Dostum,

Yazımın , pardon mektubumun başlığına bakıp da sen bile “ Gerçek manada milliyetçilik de ne ola ki? “ diye sorabilirsin. Bu mektubumda sana bunu anlatmaktan zevk alacağım . Umulur ki , sen de ben de milliyetçilik duygularımızı yeniden gözden geçirerek , “gerçek manada milliyetçiliği” hayatına uygulayan insanlardan oluruz.

Can dostum , sevgili kardeşim,

Her şeyin olduğu gibi , milliyetçiliğin de , mukaddesatçılığın da bir sözde olanı, birde özde olanı vardır. Tanrı seni de beni de sözde milliyetçilerden korusun.

Canım dostum,

İş arkadaşı ile alay eden, iş arkadaşlarından engellilerle alay eden, şakalaşma adı altında onların onurunu ayaklar altına alan, her gün aynı şakalarla insanları bıktıran insan “ Ben milliyetçiyim” dese kim inanacak ? Ama çevremize baktığımız zaman , başkalarını rahatsız edercesine şakalaşan, insanları bıktırma noktasına şaka yapan insanları görmekteyiz. Bunları gördükçe ben sadece acımaktayım. Acıdığım onlar değil de, onların çocukları. Onlarda muhtemelen babaları , anneleri gibi özde değil, sözde milliyetçi olara kendilerini kandıracaklar. Böyle insanlar alay ettiklerinin kendileri, kendilerinin geleceği olduğunun farkına bile varamayacak gafletteler. Tanrı böyle gaflette olmaktan seni de beni de korusun.

Can dostum , sevgili kardeşim,

Gerçek manada milliyetçi olmak ne güzel duygudur. Vatanı sevmek için önce akıl sahibi olmak , sonra da bilgi sahibi olmak zorundayız. Ne yazık ki özde değil de sözde milliyetçi olan insanların çoğu okumadıkları gibi, okuyanı da sevmezler ve aynı zamanda da okuyanı küçümserler. Bilselerdi okumanın milli ve manevi değerlerdeki önemini, sürünerek de olsan bir kitap okuma sevgisi edinerek , önce kutsal kitaplarını, sonra hakiki manada endi tarihlerini okuyarak , geleceğe umutla, sevgi ile bakarlardı. Ama okumayan insanlar ne yazık ki toplumumuzda ucuz milliyetçilikle ahkam kesmekteler. Tanrı seni ve beni ucuz milliyetçi olmaktan korusun. Sen ve ben okuyarak tarihimiz anlayarak , geleceğe umutla bakanlardan olalım.

Can dostum sevgili Kardeşim,

Gerçek manada milliyetçi insan “ şahıs milliyetçiliği” yapmaz. Yani davranışları kişiden kişiye değişmez. Ona göre herkes insandır ve sevilmeye , saygı duyulmaya layıktır. Ama günümüzde milliyetçilikte genellikle onlar ve biz ayırımının çok yaşandığına şahit olmaktayız . Vatanını seven o vatan üzerinde yaşayan insanı da sever. İnsan insan olduğu için sevilir. Tanrı bizleri onlar ve biz ayırımı yağan milliyetçilerden korusun.

Sevgili dostum,

Sen de ben de vatanı sevdiğimizden, bayrağı sevdiğimizden, bu ülkeyi canları pahasına savunan dedelerimizden, bu ülke için sadece laf üretmeyerek, sevgi de üreten, fikir de üreten, bunları üretenleri de seven insanlarız. Biz de bilmekteyiz ki, bize yapılmasını istemediğimiz hiçbir davranışı başkasına yapmaya hakkımızda olamaz. Bunun için insanlara şaka bile yaparken dikkatli oluruz ikimizde. İnsan kalbi kırmanın ağaç dalı kırmak kadar basit bir şey olmadığını sende bende biliriz.

Can dostum, sevgili Kardeşim,

Ben seni gerçek manada milliyetçi dost olarak tanıdım. Sen önce kendini sever, güzel eğitim alarak, eğitiminde aldığın bilgileri bizimle paylaşmak içinde çaba harcarsın. Sonra iş arkadaşlarını sever, onlarla alay eden değil, onların gelişimine çaba harcayan insan olursun. O arkadaşlarından hakiki manada gelişmiş olanları sevdiğinden çocukların ile tanıştırarak onlarında o arkadaşından bir şeyler kapmasını, öğrenmesini hayatta başarı sırlarını öğrenmesini sağlarsın. Çünkü sen arkadaşını küçümsemez seversin. Yüreğin insan sevgisi ile atar.

Can dostum,

İş yerinde her gün aynı şeyler konuşmazsın sen. Çünkü sen bilgi sahibisin, ülkemizin gelişimi için fikir beyan edersin. Sadece senin gibi düşünenleri değil, güzel düşünen insanı seversin. Velev ki o insan senin fikirlerine aykırı olarak şeyler anlatsın. Doğruyu doğru olduğu için kabul ettiğinin bilincindesin. Doğruyu değil dostun, düşmanın bile dile getirse onu alnından öpersin. Tanrı bizleri doğruları görmeyen sahte milliyetçilerle dost olmaktan korusun dostum.

Can dostum,

Sen vatanını gerçek manada seversin. Bilgi sahibi olduğun zaman insanlar senin çevrende bilgini almak için çaba harcasınlar. Maddi şeyler için yanına gelene değil, manevi şeyler için senin yanına gelene değer veren hakiki milliyetçisin. Sen insanlara üniformaları ile değer veren değil, kalbi ve beyni ile değer veren insansın. Bu yüzden senin dostluğunu severim. Dostlukta dostunun doğru ve eğrilerini de bir arada görmek bana zevk vermekte. Bu duyguları sende bana karşı yaşamaktasın. Buna candan inanmasam, bu uyarılarımın sana faydalı olduğuna inanmasam zaten boşa konuşmam. Tanrı seni ve beni boş konuşan sahte milliyetçilerden korusun.

Canım dostum, sevgili Kardeşim,

Sen “ Ben milliyetçiyim” diyen insana kanmazsın. O adamın yaşantısı ile ne kadar milliyetçi olduğuna bakarsın. Söz ve özün uyumu olmayan insanı ciddiye almazsın. Bende almam . Niye alalım ki. Güven vermeyen, sadece lafta sadece sözde konuşan bize ne kazandırır ki ? Bu boş sözleri duymak yerine sen oturarak kitap okursun. İlahi kitabı okursun. Milliyetçiliğinin gelişmesi için katkı sağlayacak milli manevi değerlerini güçlendirecek kitaplar okursun. Bana da tavsiye edersin. Tanrı seni ve beni kitap okumayan sahte milliyetçilerden korusun.

Canım dostum, sevgili Kardeşim,

Bir dostumuzu hakiki manada sevemiyorsak, ona ikramda bulunmuyorsak ve hep ikramı ondan bekliyorsak bu acaba dostluk mudur ? Hakiki manada milliyetçi dostunun her daim kendisine bir şeyler ikram etmesini mi bekler? Ama çevreme baktığım zaman bizlerden her daim ikram bekleyen, bizimle alay eden, ama bize ikramda bulunmayan, bizleri anlamadan ona buna yardım etmemekle suçlayan, çocuklarını bize tanıştırmayan ama milliyetçi olduğunu iddia edenlerde var. Ben bunları önce ciddiye almamaya sonra bunlardan uzaklaşmaya başladım. Uzak kalmak en iyisi. Tanrı beni böyle sahte milliyetçi dosttan korusun. Seni de…

Sevgili dostum, Güzel kardeşim,

Milliyetçi insan geçmişten ders alır. Geçmişe takılıp kalmaz. Geçmişe takılıp kalmaktansa, geçmişteki kahramanlar gibi evlatlar yetiştirerek geleceğe armağan etmek ister. Geçmişe gerekenden fazla değer veren insan geri kafalı insandır bence. İleriyi düşünen ileri bakar ve ilerde neler olacağını tahmin ederek ona göre davranır. Çocuklarının sadece sporda değil, bilimde ve sevgide de en önde olmasını ister. Bilim ve sevgi ile dolu arkadaşları ile çocuklarını kaynaştırır değil mi ama?

Canım dostum, sevgili Kardeşim,

Bizler dostlarımızı yönlendirmek değil, bilgilendirmek isteriz. Kimi seveceğini , ne yazacağını, kimi nasıl değerlendireceğine varsın kendisi karar versin. Yanlış yaparsa dostumuz sonucuna kendisi katlanacak sen ve ben değil ama. Bu yüzden yönlendiren dostlar olmaktan çok bilgilendiren dostlar olarak birbirimizi sevmek en iyisi. Zaten öyle yapmıyor muyuz.

Can dostum sevgili Kardeşim,

Hakiki manada milliyetçi insan hatasını anlayarak yanımıza gelmek isteyen insana kucak açar. Kimin yüzsüz kimin yüzlü olduğuna hakiki manada milliyetçi kendi karar veremez. Bizler insanları suçlamakla değil, sevmek ve sadece uyarmakla mükellefiz. Bize gelmek isteyene gelme demek aslında korkaklıktır. Bizler, milliyetçi olan insanlar, korkak olmamalıyız. Bize gelmek isteyene bizler iki adımla yaklaşmalıyız. Sevgiyi dünyaya hakim kılarsak zamanla milli duygularında daha güçlenerek dünyaya hakim olduğuna da şahit olacağız. Korku ile bir yere gelemeyiz. Sevmek ve sevgi ile hareket etmek en temel görevimiz olsun.

Can dostum sevgili Kardeşim,

Seni sevmekte ve senin milli duygularına hayranlığım artmakta . İlerde senin böyle güzel duygularını insanlara anlatarak “hakiki milliyetçi dostlar” ım olduğu için kendimi mutlu hissedeceğim.

Milli duygularla dolu günler dilerim sana…

TURAN YALÇIN-TOKAT

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..