Hamilelikte küçük kaçamaklar

Çocuklu hayat öncesinde ne yapsanız kardır. Bunun için her türlü tatil ve gezi fırsatını değerlendirmekte fayda var. Eminim çocukla ayrı keyifli oluyordur tabi ama eşinizle birlikte bir daha baş başa bir yerlere kaçmak için senelerce fırsatınız olmayabilir. Hem bu küçük kaçamaklar sizin de hamilelik ve doğumla ilgili endişelerinizi biraz olsun giderir. Kafanızın dağılmasına ve rahatlamanıza yardımcı olur. Benden söylemesi:) 

İşte benim kaçamaklarım...

Evlilik Yıl Dönümü Kaçamağı

Bir bebek hazılığıdır gidiyor. Meğer ne kadar korkuyormuşuz bebekli hayattan. Bebek olmadan onu da yapalım bunu da yapalım oraya da gidelim buraya da gidelim derken kendimizi Polonez Köy’ün yakınlarındaki Cumhuriyet Köy’de kurulu çok güzel bir otelde buluverdik ‘Legend Otel’. Abimler ile birlikte onların 13 bizimse 3. Evlilik yıl dönümüzümü kutlamak vesilesi ile şehirden kaçtığımız bu otel ormanın içerisinde, sessiz, sakin tam bir doğa oteli. Bol bol yürüyüş yaparak, yağmurun altında yüzerek ve oyun oynayarak geçirdiğimiz bu kısa tatille yine doğum öncesi moral depolamış ve başbaşa olmanın romantizmini yaşamış olduk.

Bayram Kaçamağı

Hamileliğimin hemen hemen 8 ayına yaklaştığım ve hızla şişmeye devam ettiğim günlere denk gelen Ramazan Bayramı tatilini fırsat bilerek son kez bir kaçamak yapalım dedik. Bu hem çalışmaktan bunaldığımız sıcak yaz günlerinde bize taze bir kan hem de doğum stresinin gitgide beni bunatmaya başladığı dönemde kafa dağıtabileceğim güzel bir fırsat olur diye düşündük. Zaten nedense aylardır bir Ayamama düştü aklıma doğurmadan gidemesem içimde kalacaktı:) 

Kayınvalidemlerin yaşadığı Çanakkale’ye doğru yola çıktık ama  bu herhalde şehir dışında geçirdiğimiz ilk ve son bayram tatilli olacak. 3 saatlik yol 10 saatte gidilir mi? Böyle trafik böyle rezalet olur mu? Hamile halimle saatlerce yollarda bekledik, durmadan tuvalet arayıp durduk otoyol’da. Tam bir işkenceydi 10 saat boyunca. Arabalar kilometrelerce kuyruk oluşturmuştu feribota binmek için. Oldukça sıkıntılı oldu gidiş yolumuz.

Ama Çanakkale’ye vardığımızda bir ‘Ohh’ çektik. Gençliğimin şehri Çanakkale tam 6 sene yaşadım. Her taşında, her köşesinde anım vardır. 2 gün boyunca doyasıya gezdik eşimle Kordon’dan Barlar Sokağına, Dardanos’tan Güzelyalı’sına her yerini dolaştık. En son gün de Ayazma’ya gidip güzell bir alabalık sefası yaparak bol bol oksijen depoladık Kaz Dağları’nda. Bu kadar güzel bir memleket böyle temiz bir hava olamaz. Buz gibi sularında serinledik Ayazmanın. Eminim minik kızıma da iyi gelmiştir bu küçük kaçamağımız. Böylece doğum öncesi son tatilimizi de bitirmiş olduk.

Eğer Ayazma'ya giderseniz Alabalık yemeden dönmeyin...