Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım!!!

Tarih  : 29 Ekim 2012

Yer     : Ankara, Ulus meydanı, 1. Meclis önü

Hava durumu : Güneşli ve bayram coşkusunda bir hava hakim

Katılanlar : Yetmiş beş milyonun temsilcileri, ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri ile Cumhuriyet sevdalıları..

Katılmayanlar : Devlet erkanı ve Cumhuriyet Caddesine girişi “Toma” isimli panzerleri ve çevik kuvvetleri  ile yasaklayan Vali ve emniyet müdürü..

Olaylar : 1.Meclisin önünde toplanmayı barikatlarla kapalı tutan polisin toplanan halkın sloganlar ile neşeli bir şekilde konuşmaların yapılmasını beklerken, başbakanın “ Bir istihbarat aldık” sözünü doğrulayan bir biçimde polis bilinmeyen bir nedenle, halkın şenliğine “Biber gazı” ile katkıda  bulundu. Bir anda gözlerim ve genzim yanmaya başladı. İlk kez  biber gazını tadıyordum. Kalabalıkta bir anlık şaşkınlık oldu ama bu durum halkı tahrik etmedi aksine daha metanetli ve vakur bir biçimde sloganlarına devam ettiler. “ Mustafa Kemal’in askerleriyiz!!” , “ Hükümet istifa!!”,     “Tayyip baksana, kaç kişiyiz saysana!!”,  “ Tam bağımsız Türkiye!”,  ” Türk’üz, Türkçüyüz, Atatürkçüyüz!”

Toplantıyı düzenleyenlerden  “legal”  bir örgütlenme olan ADD (Atatürkçü düşünce Derneği) genel başkanı Tansel Çölaşan konuşmaya başladı. Henüz selamlama faslında iken 19 mayıs Stadyumu tarafından gelen aşağıdaki barikatı yarmış yukarı geliyordu ki; Tansel başkan iki grubu buluşturacak bu adım için polislere teşekkür ederken; Ulus barikatından yeniden “Biber gazı” tatmaya başladık ve bu sefer tazyikli su ile de desteklenen yeni bir dalga ile kalabalığın dağıtılmasına çalışan polis kısa süreli bu arbededen sonra pes etti ve ulus barikatı da milletin “sabrı ve kararlılığı” karşısında yıkıldı ve milletin Atasına doğru sel gibi akan yürüyüşü başladı…

Anıt kabir’e vardığımda saat 14.30 olmuştu ve halk sel gibi hala akıp geliyordu. Anıt kabir’e girişte takım elbiseli Mehmetçikler :” Hoş geldiniz, bayramınız kutlu olsun!” sözleri ile karşıladılar. Aslanlı yoldan geçtikten sonra tören alanını görmek tüm yorgunluğun ve umutsuzluğun bittiği andı..

Ve tabiî ki bu Seferberlik buluşmasının mimarı “legal” bir örgütlenme olan Türkiye Gençlik Birliği’nin  (TGB) yiğit başkanı ve üyelerine bu millet çok şey borçlu, bu gençler, Mustafa Kemal’in “Bursa Nutkunda” tanımladığı bir gençlik, rehavete kapılan bizleri uyandırdılar, geleceklerini, özgürlüklerini ve hatta varlıklarını Türk milletine armağan etmiş bu gençliğe selam olsun……..

30 Ekim 2012 /Ankara