Hangisi sensin?

Ne oranda radikal ne oranda zayıf olmalı? Deniz Uğur bir konuşmasında “güçlü kadınlar radikal kararlar alabilir” demişti. Birden aklıma geldi. Hangi durumdasınız – durumdayım? Güçlü kadın tanımı nedir? Göreceli ve kişiye göre değişir mi? Çok fazla soru var aslında sorulacak. Öncelikle güçlü ve edepsizlik birbiriyle çelişmesin direk ayıralım. Çünkü son zamanlarda güçlü olduğunu iddia eden kadınların çoğunu kavga kıyamet ortamlarında görebilirsiniz. Demek ki neymiş? Güç denemesi değilmiş… Affetmeyen kadın modeli var. Hangi hatayı neye göre değerlendirip affetmediğine bağlı bence. Katı olmak demekte güçlülüğün belirtisi sayılmazmış. Geçelim… 

Peki güçlü kadının tanımı ne? Kimler güçlü kimler zayıf? Özveride bulunmanın dozunu bilen, değer verirken kendi değerinin farkında olan (taassupluk etmeden abartmadan değer veren), mükemmel yada kusursuz görünmeye çalışan değil olduğu gibi görünebilen, sırtını kimseye dayamadan akıl ve beyni doğrultusunda üretip gelişebilen, geleceğini değerlendirip tedbirini alan (almaya çalışan), başarısı yenilgisini geçen ve her şeyden önce kendisini yanlışı ve doğrusuyla benimseyebilen… Bence açılımı buna yakın. Herşeyi dozunda kararlı, istikrarlı yaşayan, karşısındakine yaşam alanı tanıyan boğmayan, anlamaya çalışan empati yapabilen kadın yada erkek kim olursa radikal karar alabilecek düzeye ulaşmış demektir. 

Zayıf dediklerimizin çoğu kendi kaderini başkasının eline teslim etmiş, karşısındakinin doğrularına göre yaşayan, sürekli yaptıkları sonucunda onay beklenen ve onaylandığında mutlu olan, yaptığı bir planı başkasının farklı bir isteği üzerine bir dakikada değiştirebilen, kısacası rüzgarın yönünde savrulup duran… Hangisi? Zaaflar kadınların genlerinde var onu karıştırmayalım. Hatta sadece kadınlarda değil tüm canlıların genlerinde var. Herkesin illaki bir zaafı vardır. Zayıflığa gelince? Erkeklerin düşüncelerini yüzdelersek, çoğunluğun zayıf modelleri takdir ettiğini söylemek mümkün. Özlerinde acizi görmek istemezler ancak zeki ve güçlüye de tahammül edemezler. Lafta üreten kadınları takdir ederler uygulamada çok bilmişe gelemezler. 

Denenmiş uygulanmıştır, örnekleri mevcut dur. Çünkü erkeklerde artık düşünce tarzına göre sınıflara ayrılıyor. Taş fırın – light benzetmesi sıktı ancak esintileri hala hayatımızda. E tabi kimisi de iyi niyeti anlamadığından yaptırım uygulamak zorunda bırakıyor o başka. Ama zaten benim güçlü tanımımda ki kadına ne yapması gerektiğini söylemeye gerek yoktur. Dozunda ve tadında bilir o her şeyi. Hangi sınıftayım bilemedim şimdi? Güçlü – zayıf – duruma göre değişken? Her ikisinden biraz karışık? Değerlendirmeliyim kendimi dışarıdan bir göz gibi. Siz hangisisiniz ve neye göre öylesiniz?