Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '10

 
Kategori
Deneme
 

Hasretim ve ben

Hasretim ve ben
 

İnsan yıllar boyu yaşadığı yerden sıkılırdı. Olur mu canım diyenleriniz çıkabilir ama ben gerçekten bu şehirden sıkıldım. Mecbur olmam beni bu şehre bağlıyor. İnsan evlenince sırf kendi için yaşamıyor. Çocukların okulları var nasıl değişik bir şey yapacaksın.

Onların tahsil hayatlarına göre yani kızım üniversiteyi bitirmeden, lisede okuyan oğlum da iyi bir üniversite kazanmadan değişiklik yapmak zor gibi görünüyor.

Bir de buna benim hanımın İstanbul’da deprem olacak korkusunu yenmek var. Sanki İstanbul’a tatile gidince deprem olmaz mı? Şans ne zamana denk geleceği belli mi olur? Benim memleketim İstanbul! Niye beni Ankara’da oturmaya mecbur tutuyorlar anlamıyorum. O güzelim boğazın sefasını sürmek sahilde balık yemek varken ben niye Ankara’dayım. Bu bir isyandır. Dosta düşmana duyurulur.

Hafta sonları oğlumu alıp Saraçoğlu’nda maça gitmek istiyorum. Ya da hanımımı ve kızımı alıp Bostancı sahilinde yürüyüş yapmak, kafa dinlemek için sahile inip dalgaların sesini dinlemek o temiz havayı içime çekmek istiyorum hem de çok…

Zaten şurada ne kadar ömrümüz kaldığını Allah bilir! Şeker var, tansiyon var bir de kilo var.

Gel de uzun yaşayacağım diye hayal kur. Vallahi benim öyle hayallerim yok sadece şu çocuklarımın mesleklerini eline alıp kendi ayakları üstünde durduklarını görsem yeter.

Tabi onların evliliklerini ve çocuk sahibi olmalarını da görmeyi isterim ama dediğim gibi kısmet hiçbir şeyin garantisi yok. Onun için bu dünyada yapabildiklerimi yapmak istiyorum. Allah’ıma şükürler olsun bir çok dileğimi gerçekleştirdi. Yalan söylersem çarpar vallahi... Tabi insanların istekleri bitmez. Bakalım kaderimiz bizlere neler yazmış.

İstanbul’da yaşamak, oradan ev almak, İstanbul’u gezip dolaşıp akşam evime dönmek... Acaba bu duyguyu yaşayabilecek miyiz? Şimdiye kadar İstanbul’a cok gittim ama hep başkalarının evine..İ. nsanın yakını da olsa kendi evinin yerini hiçbir yer tutmaz. Ya bir akrabanın yanına yada son zamanlarda gidince kaldığımız Haydarpaşa Öğrenci Yurdu nispeten daha rahat kaldığımız yerler... Ama insanın kendi evinin özgürlüğünü vermiyor.

Camını istediğim zaman açmak, istediğim saate kadar balkonda oturmak, sabah vapur düdükleri ile uyanmak velhasıl bütün bunları yaşamak istiyorum. Bakalım kısmet olacak mı?

Sözlerimi hepinizin istediklerinin olması dileğimle bitiriyorum. Belki bir gün buradan artık İstanbul’dayım diye bir makale yazarım.

Sevgi ve saygılarımla..

 
Toplam blog
: 110
: 706
Kayıt tarihi
: 27.02.10
 
 

Gülhane Askeri Tıp Akademisinden Bilgisayar Operatörü olarak çalışıp emekli oldum. Evli ve 2 çocu..