Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Hatip Dicle olayında son durum.....

Hatip Dicle olayında son durum.....
 

Merhaba değerli okurlar,  

Seçim bitti, ama sorunlar bitmedi....... 

İçeriden seçilenlerden bir tanesinin durumu netleşdi, diğerleri şimdilik dışarıya çıkamadı, çıkamayacak gibi de gözükmekte...... 

Tüm bunların nedeni ve sorumlusu bence, yasama organımızın, yani TBMM'sinin ileriye yönelik sorunları iyi görememesidir..... 

TBMM'nin çıkarmış olduğu yasalar öyle esnek, öyle esnek ki, tabirim mazur görülsün, donumuzun lastiği gibi....... 

Hani, demokrasilerde çare tükenmez derler ya, bu söz sanırım, o esneklikten ileri geliyor olmalı.....)))) 

O tarafa çek gider, bu tarafa çek gider......)))) 

Tabii, bu esnemenin, biraz da hakkında karar verilecek olanların özellikle siyasi kimliği ve parasal gücü ile de ilintili olduğu sanırım milyonların kabulüdür...... 

Hiç şüphe yok ki, ülkenin tanınmış ve parasal gücü olanları, bu esnemeden en fazla yararlananlardır....... 

Çünkü biliniyor ki, " DOKUNULMAZLIK ZIRHI, ZAMAN AŞIMI ...." gibi kavramlardan ziyadesi ile yararlananlar hep bu kesimlerdir...... 

Dokunulmazlık zırhını artık bilmeyen kalmadı....... 

Zaman aşımı denen uygulamaya gelince, bu uygulamadan yararlanabilmek de, her babayiğitin harcı değildir....... 

Davanın zaman aşımı sürecine getirilebilmesi, " PARALI OLMASINI GEREKTİRİR İNSANIN......"  

Avukata para vereceksin, gerekirse yurt dışına kaçarak, davanın zaman aşımından düşmesine kadar yaşamını yurt dışında sürdüreceksin, vs, vs...... 

Bunun örnekleri yakın tarihimizde çoktur........ 

TBMM, yasaları öyle bir esnek çıkarmış ki, haklarında açılmış davaları bulunanlar, parası ve siyasi gücünü kullanarak, bu yasaları esnettikçe esnetip sonuna kadar kullanabiliyorlar........ 

Ancak, günümüzde artık cezadan kurtulmanın ve kendince hak aramanın bir başka yöntemi de devrede........ 

Sokak kargaşası çıkarmak........ 

Cezadan kurtulmak isteyen, ya da dediklerini yaptırmak isteyenler, çoluk çocuk ne var ise taraftarlarını sokaklara döküyor ve sokak kargaşası başlatıyorlar....... 

Evet, " Ya hakkımızı verirsiniz ya dediklerimizi yaparsaınız, ya da......." diyorlar...... 

Ve tabi ki devlet çaresiz....... 

Eskiden su tabancaları ile mahalle kavgaları yaşanırdı, şimdilerde ise moda biber gazı ve su püskürtücü polis arabaları.....))) 

Olan tabii ki, vatandaşa oluyor....... 

Arabaları yakılan, iş yerleri taşlanarak maddi zarara uğrayan hep vatandaş oluyor....... 

Teşbihte hata olmasın da, " ATLAR DEPİŞİYOR, OLAN EŞŞEKLERE OLUYOR.."))))  

Şimdi gelelim Sayın Hatip DİCLE'nin durumuna........ 

Hukukcular, mevcut yasalarla şimdiden ikiye bölünmüş durumda....... 

Bir kısmı, 1 yıldan fazla ceza yemiş olanların Anayasamızın ilgili maddeleri çerçevesinde, Milletvekili olamayacağı doğrultusunda düşünerek, YSK'nın kararı doğrultusunda görüş bildiriyor, bir kısmı ise, 70.000 oy alan insana karşı haksızlık yapıldığını düşünüyor....... 

İyi de peki, şimdi ne olacak? 

Yaz ayları daha da sıcak geçecek gibi...... 

Yani ortalık karışacak gibi gözüküyor........ 

Dün Taksimde yaşananlarda bunun bir göstergesi....... 

Oysaki özellikle iktidar partisi ileriyi görebilip, haklarında dava açılmış olanların seçilebileceğini de göz önüne alarak, bu Milletvekili adaylarının davalarının ya seçim öncesinde adaylıklarının kabulünden önce sonuçlandırılmasını, yada adaylıklarının kabulünden sonra ve seçim sonuçlanana kadar davaların sonlandırılmaması yönünde mahkemelere talimat vermiş olsaydı veya bu konuda bir yasal düzenleme yapmış olsaydı şimdi bu sorun, ülkemizde yaşanmayacakdı....... 

Evet, dava ile ilgili karar Sayın Hatip DİCLE'nin adaylığından önce açıklanıp, kendisnin Milletvekilliği adaylığı başdan kesilmiş olsaydı, şurası kesin ki BDP, bir başka aday ile seçime gidebilecekdi ....... 

Ama olmadı, buna fırsat verilmedi ve BDP'nin 70-80.000 oyu uçdu ve talih kuşu AKP'nin başına kondu.......)))) 

BDP'nin 80.000 oyu ve 1 Milletvekilliği gerçekten buhar olup uçarken, AKP, 1 Milletvekilliğni kafadan yakaladı...... 

AKP'nin başına daha başka talih kuşlarıda konmaya devam eder mi bilinmez...... 

Çünkü, durum o kadar karışık ki........))) 

Ne ile suçlandıklarını dahi bilmeden cezaevinde tutukluluk halleri devam ederken, yapılan seçim sonrası, halkın, Sizi Milletvekili seçtim dedikleri var............ 

Bunlar da, AKP için bir fırsat olabilir ve bu kişiler ola ki serbest bırakılmazlar ve Milletvekillikleride içeride olmalarından dolayı hizmet veremiyorlar, ya da TBMM'ye gidemediklerinden dolayı devamsızlık nedeniyle Milletvekillikleri düşerse, AKP, Anayasa değişikliği için referandum yolunu açabilecek olan 330 rakamına kolaylıkla ulaşabilir........)))) 

Türkiye'miz, bir belirsizlikler ülkesi olmaya ne yazık ki devam ediyor....... 

Arkası yarın gibi......)))) 

Eeee böyle yasalarla, ancak bu kadar....... 

Hani derler ya, " KEL BAŞA ŞİMŞİR TARAK......." 

İşte öyle bir şey, evet, bu yasalarla ancak bu kadar ......... 

Gerçi olan oldu da, bu saatten sonra daha neler yaşayacağımızı hep birlikte göreceğiz....... 

Bir tarafta kürt halkını kullanarak, tehditvari bir uslüp takınanlar, diğer tarafta ne yapacağı belli olmayan bir iktidar....... 

Umarım bu bir ders olur ve en azından bundan sonraki seçimlerde benzer durumların yaşanmaması için gerekli tedbirler alınır...... 

Bunu böyle diyorum, çünkü, cezaevinden kurtuluşun tek yolu, MİLLETVEKİLİ OLMAKTAN geçiyor.......)))). 

 
Toplam blog
: 407
: 877
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

15.12.1950 Mersin doğumluyum. İzmir Ticari İlimler Mezunuyum. Bir Kamu Kuruluşundan  Şube Müdürü ..