Havuzdan çıkıp, denize koşarken 'Kör Kuyu'ya düşenler!

Aziz yıldırım Yüksek Divan Kurulunda bir açıklama yaptı, ortalık toz duman…

Ağzı olan, ağzına geleni konuşuyor…

Tabi Aziz Yıldırım’ın açıklamalarından en fazla nasibini alan kulüp Galatasaray olunca, Galatasaray’ın açıklamalarının da sert olması(!) gerekiyor.

Oysa Aziz Yıldırım’ın sözleri karşısında Galatasaray’ın söyleyecek tek sözü olmaması lazım. Göztepe -Galatasaray maçındaki olayları Aziz Yıldırım değil, fanatik Galatasaraylı Hıncal Uluç yazıyor. Eğer bir tepki göstereceklerse ona göstermeleri lazım.

Ya Göztepe’nin tepkisi?

Aha işte Hıncal Uluç orada! Niye ona tepki göstermiyorsunuz? Yoksa şanlı tarihiniz mi lekelenir(!)Veya eski defterleri karıştırmayalım mı diyorsunuz?

Malatya’da dağıtılan arabaları kim unuttu?

Denizli’ye verilen teşvik’in hala aklandığı söylenebilir mi?

Aziz Yıldırım’a hak vermemek elde değil. Başka kulüplere olan haksızlığı görmezden gelen ’adalet bekçileri’ Fenerbahçe’yi suçlamak için ellerinden geleni yapıyorlar.

Bu nasıl bir hukuk anlayışı?

Biz gelelim Galatasaray’ın yaptığı açıklamalara:

Galatasaray resmi internet sitesinde şöyle diyor:

"Aziz Yıldırım'ın 28 Temmuz 2012 tarihli Fenerbahçe Divan Kurulu toplantısında yapmış olduğu mesnetsiz iddia ve ithamlarla dolu açıklamalarını ibretle izledik.

Yüz yıllık dostumuz Fenerbahçe camiası dahil bütün kulüplerimizle sporda kardeşlik ve barış ortamını sahalarımıza yeniden geri döndürmeye ve fanatizmin izlerini silmeye çalıştığımız bu dönemde böylesi bir saldırıyı kabul edilemez buluyor ve şiddetle kınıyoruz.

Havuzdan çekilme gibi sözüm ona tehditlerle Anadolu kulüplerine şantaj yapan, kendi kulübüne ve camiasına yıllarca silinemeyecek bir lekeyi sürme cüretini göstermiş ve güvenilirliğini bütünüyle kaybetmiş bir yöneticinin bu talihsiz ve son derece tehlikeli çabalarının Türk sporunu daha fazla zarara uğratmasına izin vermeyeceğiz.

Bu vesile ile ülkemizin ve sporumuzun bütün ilke ve değerlerini hiçe saymış ve kontrolünü tamamen yitirmiş bu zatı bundan sonra hiç bir şekilde Galatasaray Spor Kulübü olarak muhatap almayacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

Başkalarının üzerine çamur atarken, Fenerbahçe’yi UEFA’ya gammazlarken, kendi üzerindeki çamurun lekelerini görmeyenler, Fenerbahçe’ye çamur atmaya devam ediyorlar.

Fenerbahçe havuzdan çekilirse ne olur?

Yayıncı kuruluş maçları aynı paraya yayınlamaya devam eder mi dersiniz?

Bildiğim kadarıyla yayıncı kuruluşun sattığı dekoderlerin yarısını Fenerbahçeliler almış. Geriye kalanını da 17 süper lig takımı.

Neymiş efendim?

Fenerbahçe maçlarını yayıncı kuruluşa yayınlatmazsa, ilkinde 350 bin lira para cezası, ikincisinde yine aynı para cezası ve iki maç saha kapatma cezası, beşinci yayın engellemede ise ligden düşürme varmış.

O zaman Fenerbahçe’yi ligden düşürün.

Gelelim Adnan Öztürk’ün açıklamalarına:

Ne diyor Adnan Öztürk?

“Havuz olmazsa, bizde denize gireriz”

Çok güzel!

O halde Fenerbahçe Başkanının söylemine niye cevap veriyorsunuz?

Havuzdan çıkıp denize giderken, kör kuyuya düşmeyesiniz?

Ya Trabzonspor?

Sadri Şener ne diyor?

“Doğru veya yanlış mahkeme bir karar vermiş. Biz mahkemenin verdiği karara bakarız. Bizim için ilk mahkemenin verdiği karar önemli.”

Niye yapılan suçlamalara cevap vermiyor?

Neymiş? Onları Aziz Yıldırım mahkemede de söylemiş!

Aziz Yıldırım’ın Mahkemede söylediği ve mahkeme üyeleri tarafından reddedilen bir sürü aleyhinize söz var. Bunlara niye değinmiyorsunuz?

Kulüpler Birliği Fenerbahçe’ye cephe alabilir mi?

Bence alamaz!

Çünkü Fenerbahçe sayesinde cepleri para görüyor. Hem havuzdan aldıkları, hem de Fenerbahçe ile sahalarında oynadıkları maçlarda!

Her kulüp Fenerbahçe ile oynarken seyirci hâsılatından kazandığı para ile Galatasaray’la oynarken kazandığı hâsılatı bir karşılaştırsın. Beşiktaş ve Trabzonspor’u saymıyorum bile.

Netice itibarı ile Fenerbahçe üzerinden beslenenler, bundan böyle aç kalacak demektir.