- Kategori
- Gündelik Yaşam
Hayat Bana Güzel
Hayat, mutsuz olmak için çok kısa
Bir kitap okuyorum, adı bende saklı kalsın. Kitapta klasik bir durumdan bahsetmiş, belki son günündür söyleyeceklerini söyle…
Ben çok karşılaştım bu sözle, bir zamanlar hayat felsefemdi, özellikle aşık olduğum çocuklara karşı bu felsefeyi çok kullandım. Ya ölürsem, ya ölürse diye kime aşık olduysam hepsi de kendisine aşık olduğumu bildi…
Sonuç olarak, ölmedim, ölmediler. Sevdiğimi söyledim diye kimse mutluluktan uçmadı hatta “çok daha iyi birini hak ettiğimi” söyleyenler oldu, üzülmedim diyemem, üzülmüştüm ama şimdi gerçekten çok haklılarmış diyorum, onlardan çok daha iyilerini hak ettiğime inanıyor, kendimle gurur duyuyorum, en azından hayatta ki yerlerini bilen adamları sevmişim. Sevdiğimi söylediğim için hiç pişman olmadım çünkü sevdiklerim beni söylediğime pişman etmediler. Ayrıca, kendi duygularıma sahip çıkışıma hayranım. Sevdim, dünyanın en özel duygusunu hissettim, her daim arkasında durdum. Yeri geldi arkalarından koştum ama durmam gereken yerde durmasını bildim, kendi yoluma döndüm.
Kitaptaki söze dönecek olursak; benim, sevdiğim sevildiğinden, sevmediğim sevilmediğinden şüphe etmez… Söylenecek sözler bırakmam arkamdan. Oh dedim kendi kendime hayat bana güzel…
Son olarak Konfüçyüs derki; “Hayat çok basit aslında, biz onu zorlaştırmak için uğraşıp duruyoruz.”
Bide der ki ; “HAYAT MUTSUZ OLMAK İÇİN ÇOK KISA”