Hayatın matematiği

Hayatın akışında insan yaşarken bazı hesapları ister istemez kafasından hep geçirir.Bunu kimi bilinçli yapar, kimi bilinçsiz yapar, kimi az yapar kimi daha çok yapar ama ille de herkes öyle veya böyle kendi hayatı ile ilgili veya çevresindeki insanlar ile ilgili matematiğe dayalı yaptığı değerlendirmeler sonrası kararlar alır ve onları uygulamaya çalışır.O yüzden matematik hayatta çok önemli bir yer teşkil eder.

Matematik deyip de geçmemek lazım çok önemlidir matematik hayatın her alanında. Hayatta karşılaşılan sorunların çözümünde, verilen kararlarda ve her konuda yapılan değerlendirmelerde.

Öğrenciyken pek çoğunun pek hoşlanmadığı ve sevmediği matematiği basit bir hesaplama yeteneği ve algısı olarak görmemek lazım. Hayatta insanların karşılaştığı sorunların çözümü hep matematikten geçer. İlişkilerin dinamiği ve hayatın dinamiği hep matematik üzerine kuruludur. Yaşarken de hep matematik işler. Sürekli size ve hayatınıza birileri ve bir şeyler eklenirken bir şeyler de sürekli eksilir. Bir çok şey sizi çarparken zaman zaman da bölünmeler olur hayatınızda ve yaşamınızda. Yaşamak bile sanki sonsuzdan gelip, sonsuza doğru yapılan bir yolculuk gibidir. Bir yerlerden gelmişsinizdir ve ne kadar süreceği belli olmayan ve ne kadar mesafe alacağınız belli olmayan bir yolculuktur yaşam. Kiminin yolculuğu kısadır ama dolu doludur. Kimi de kafasında yapmayı hesapladıklarının çoğunu yapamadan tamamlar bu yolculuğu. Hayata dair verilen kararlarda aslında hep matematik vardır.

Yaşamayı seçtiğimiz şehirden, yaptığımız mesleğe, evleneceğimiz insana kadar yaptığımız tercihlerde aslında hep matematiksel hesaplamalar hakimdir. Tabi ki insanlar zaman zaman duygularının sesini dinler ve kalbinin sesi ile de kararlar alabilir ama genel anlamda herkes kökeninde akıl ve mantığın olduğu matematik doğrultusunda verir hayatı ile ilgili önemli kararları. İnsan ilişkilerinde de matematiğin ağırlığı çok fazladır. Bir ilişki de başlangıçta severek başlayan bir ilişki ve hissedilen duygu ve düşünceler hayat aktıkça yaşadıkça ve yaşanan olayların etkisi ile artı veya eksi yönde değişime uğrar. Bu anne, baba, çocuk, sevgili, eş, akrabalar, arkadaşlar ve dostlar için de geçerlidir. Hiçbir ilişkinin yüzde yüz garantisi yoktur. Artıları ve eksileri değerlendirilen her türlü ilişki eğer zarar verme aşamasına gelmişse, yani eksi yanları daha ağrılıktaysa her ne olursa olsun bitmeye mahkumdur. Öyle bir an gelir ki insan anne babasından, çocuğundan, eşinden, sevgisilisinden, arkadaşından, akrabalarından dostundan ve arkadaşından bile vazgeçebilir.

İnsan ilişkilerinde matematiğin dinamiği maddi ve manevi anlamda değerlendirilir ancak bu değerlendirme herkes için farklıdır. Kimi için maddi kriterler ön planda iken kimi için manevi kriterler ön plandadır. Aslında burada da tam olarak ince bir hesaplama olmasa da bilinç altında çok da fark edilmeden yapılan hesaplamalar yüzde oranında yapılır. Herkesin verdiği kararlarda bu yüzde oranın az veya çok etkisi vardır. Yüzde 50 sınır değerdir. Bu değerin altındaki değerlendirmeler negatif iken, üstü pozitif olarak kabul edilir ve insan hep bu aralıkta gelir gider. Yüzde oranlarının veya artıların eksilerin hesaplanması ile pek çok konuda stratejik kararlar verilir ama bu şekilde verilen kararların sonucu her zaman olumlu olmadığı için belli oranlarda yanılma payı mevcuttur. Çoğu zaman yapılan değerlendirilmelerde dışardan yanlış veya olumsuz olarak görülen şeyler tam tersi olarak doğru veya olumlu da çıkabilir. Ama insanın ön görü yeteneği belli bir yere kadar olduğundan, verdiği kararın, yaptığı tercihin kendisini nereye götüreceğini tam olarak bilip; geleceğin ne getireceğini göremediğinden bu şekilde matematiksel ve mantıksal çıkarımlar ile çoğu zaman da duygularını ve hislerini de da işin içine katarak en doğru ve sağlıklı yolu bulmaya ve çözümler yaratmaya çalışır. Hayat akarken karmaşık matematiksel işleyiş de insanın kafasında sürekli şekilde aktif çalışır, matematiksel hesaplar bitmişse hayatta bitmiş demektir ama önemli olana matematiği doğru ve uygun şekilde kullanmak ve hayatta karşılaşılan sorunlarda onun kılavuzluğunda uygun ve doğru kararlar vermeyi başarabilmektir.