Hedef ne?

Bir miting düşünün. Adı; "Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi" 

 

Ankara'nın orta yerinde miting yapılması planlanıyor. Diğer illerden araçlarla vatandaşlar taşınıyor. Ankara Tren Garı'nda toplanılıyor. Emniyet Güçlerinin görevlendirdiği polisleri arama yapması, güvenliği sağlaması için meydana sokmuyor, yardım için gelen polise saldırıyor, ondan sonra da polis gereken tedbirleri almadı diye haykırıyor! Yapılan miting "barış mitingi" atılan sloganlar "savaş istemiyoruz" "barış istiyoruz" ama ne tuhaftır ki miting de bir tane bile Türk bayrağı yok. Şüphesiz diğer terör eylemleri gibi Ankara Tren Garı’ndaki saldırı da, birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi hedef almaktadır. Hiç kuşku yok Ankara’daki saldırıyı gerçekleştirenlerin tek amacı Türkiye de Türk-Kürt vatandaşları birbirine düşürüp, iç savaş çıkarmaktır. Üstümüze düşen en önemli vazife terörün yanında değil karşısında yer almaktır.

 

Şüpheli mi arıyorsunuz? Çok uzakta değil! 

 

Yaklaşık 40 yıldır yapılmadık eylem bırakmamış, genç, yaşlı, erkek, kadın dinlememiş katletmiş bir örgütten bahsediyoruz. Yollara döşediği mayınlarla askerlere ve sivil halka saldırılar düzenlemiş bir örgüt. Dağa çıktığında PKK, kürsüye çıktığında ise HDP olan bir hareket. Diyarbakırda bir polis memurunu, hamile eşi ve 3 yaşındaki çocuğunun gözleri önünde şehit ediyorsunuz. 25 Temmuz 2015'te Diyarbakır Lice'de bir askeri konvoya saldırı düzenleyerek 2 askeri şehid ettiniz. 22 Temmuz 2015'te Şanlurfa Ceylanpınar'da 2 polis memurunu evlerinde öldürdünüz. 30’u aşkın vatandaşın ölümü ile sonuçlanan 6-7 Ekim Kobani olaylarında insanlar sizin yüzünüzden karşı karşıya geldiler. İş yerlerini, kamu binalarını, araçları, belediyelere ait yerleri ateşlere verdiniz. Kurban Bayramı'n da kurban eti dağıtırken YDGH’li tarafından öldürülen Yasin Börü'yü ne çabuk unuttunuz? Molotof atıp ambulans yakıyorsunuz. "PKK sizi tükürüğüyle boğar" diyerek tehditleri savuruyorsunuz. Sırtınızı  PYD'ye, YPG'ye, YPJ'ye, PKK'ya yaslıyorsunuz. Esnaftan haraç topluyorsunuz. İnsanların gözlerinin içine baka baka barış diyorsunuz ama söylemleriniz tehditlerden, nefret söyleminden bir adım öteye geçemiyor. Bu saldırının faili 14 yıllık mâzisi olan sivil bir harekat değil, yaklaşık 40 yıldır ülke içinde ve dışında her akla gelen terör saldırılarını gerçekleştiren PKK ve HDP'dir! "Ölen biziz. Asker de biziz, Polis de biziz. Kürt de biziz, Türk de biziz." diyerek tüm bu yapılan menfur terör saldırılarını örtmeye mi çalışıyorsunuz? Dünyanın dört bir yanında askeri, polisi, sivili öldürerek "Barış İstiyoruz!" diyen bir topluluk gördünüz mü?

 

Feryad eden annelerin, yüreği yanan babaların, eşlerin, evlatların hürmetine Yarabbim, onların ciğerini yak!

 

Evet Selahattin Demirtaş!

 

Asker biziz! Polis biziz! Türk biziz! Kürt biziz! Laz biziz! Bu vatanın evlatları biziz! Müslüman biziz biz! Biz öleceğiz, siz telef olacaksınız!