Hemşehrilik

Arçelik reklamında Çelik sorar, nerelisin? neresinden? Bekçi cevaplar; Erzincan'dan hem de içinden, merkezinden. 

İşte bu diyaloğ metropole göç ettiğini bir türlü kabüllenmemeyi veya metropolde yok olmamak için doğum yeri birliği olanları aramaları vurgular, insanlar metropolde göçtükleri şehirden hemşehrilerini ararlar, her nedense? 

İnsanlar doğdukları yeri herhangi bir nedenle terkederler, sosyal anlamda ekonomik anlamda doğduğu yer, yetiştiği yer yetmemiş göçmüş, göçüş o göçüş artık geri dönmek yok, varsa çocuğu artık kendi memleketinden değil göçtükleri memlekettendir, aile artık iç göçmendir. 

Metropole gelenler göçmen psikolojisini yaşamamak için doğum yeri birliğini arayarak kendini memleketinde hissetme veya eskiyi anma duygusuyla tatmin peşindedir. 

Metropoldeki hemşerilik arayışı ile metropole göçme ihtiyacı arasındaki çelişkiyi kabullenmemek enteresandır. 

...........liyim veya .........denim ifadelerinde noktalara kendi aile memleketinizi yazın ve biri birine çok yakın iki ifade ile biribirinden çok farklı iki ifade olduğunu göreceksiniz. Çünkü birincisi bir yere ait olduğunu ifade edereken ikincisi oradan göçtüğünü ifade etmektedir. Ben geri dönmemek üzere metropole gelenlerin ikinci ifadeyi kullanmaları gerektiğini düşünüyorum. 

İnsanların nereden geldikleri yerine nereye gittklerinin gitmek istediklerinin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Hemşehriliğin aynı kent yaşamında anlam taşıdığını, göçtükten sonra giderek anlam yitirdiğini anıya dönüştüğünü ifade etmek çok acaip olmasa gerek. 

Metropolde hemşehrilik arayışı; bir özlemin, bir güvenin belki de memleketetten göçme pişmanlığıdır.