Her şey biter aşk kalır… Suna

Her şey biter aşk kalır mı? Filmi izlediğinizde buna kendinizin karar vermesi gerekecek. Filmi anlatmayacağım, okumuyorsunuz ki! Üç gündür filmler hakkında yazıp duruyorum. Reytingim düşük. Tık yok... Bu işin şakası. Bu da gala günlüğü olsun dedim.

Çok kalabalık bugün Sinepop Sineması. Herkes Türkan Şoray’ın gelmesini bekliyor. Çocukluğumuzun güzel aktrisi, Türkan Şoray. Ne zaman bir filmi olsa, izleyip izlemediğimi düşünmeden geçerim televizyonun karşısına. Selvi Boylum Al Yazmalım işte, kırık bir aşk hikayesiyle. Sevemedim Karagözlüm, “Kalkan balığına bakın usta keseri gibi”. Kırmızı siyah çizgili tişörtü ve başındaki şapkasıyla balıkçı güzeli. Ne zaman Şopen diyecek beklerim.

Herkesin sevdiği gönüllerin sultanı Türkan Şoray. Mahçup, biraz mahzun buğulu gözleri. Ne zaman onun oynadığı bir filmin galası olsa, daha sıcak ve de samimidir ortam. Bir pozitif enerji akışı başlar. Birlikte resim çektirmek isteyen hiç kimseyi kırmadan, sarılıp samimi bir karenin içinde yer alır.

Sevinçten gözleri parlıyor yanımdaki kızın, “çok heyecanlandım” derken. Bilirsiniz herkesin gönlünde yer edinmek kolay değildir. Bunu başarmış bir sinema oyuncusu o. Dört yapraklı yoncanın parçalarından biri.

Film bittiğinde heyecandan çantasını açamadı. Gözleri dolu dolu yine. Yüzünde ne botoks var, ne de gerginleştirme. Gülünce kaçmıyor ağzı bir yana. Üstelik çok da güzel gülüyor. Gözlerinin altındaki çizgileri olduğu gibi yerli yerinde.

Filmi anlatmak gelmedi içimden bu akşam. Orhan Veli’nin şiiriyle Erol Mütercimler ve Türkan Şoray “birden bire” derken, güzel bir kare yansıyor perdeden gözlerimize. Erol Mütercimler de oldukça yakışıklı ve karizmatik biri. Ne yalan söylemeli insanı etkiliyor ilk görüşte. İşte bu da böyle bir sinema yazısı, olmadı di mi?

İyi seyirler…