Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mayıs '14

 
Kategori
Siyaset
 

Her şey emanet ama emanetçi farkında değil

Her şey emanet ama emanetçi farkında değil
 

AMBLEM DEĞİŞSE DE GÖRÜŞ AYNI


Yerel seçim çalışmaları yapılırken daha önce yaşadığım küçük bir anadolu kasabasının adayı hakkında nacizane bir yorum yapmıştım. Vay sen misin yorum yapan, sen ne anlarsın siyasetten? Sen kim oluyorsunda böyle bir yorum yapıyorsun? sen bizim adayın kişiliğini biliyor musun? diye bayağı feveran ettiler. Seçim sonuçları açıklandığında bana feveran edenler gerçeklerle yüz yüze geldiler. 

Yorum yaptığım aday 70 yaşını devirmiş, yöneticilik kabiliyetlerini kaybetmeye başlamış, dürüst ama makam için bayağı yaşlı birisiydi. Genç ve dinamik aday arkadaşı alaşağı etti umutla yaşayan yaşlı siyasetçimize çekil kenera dedi.

Şimdi gelelim Türkiye Cumhuriyetinin siyasi tarihinin dönüm noktasına; Reisi Cumhur'un seçimine Başvekilimizin biçtiği kaftan ise Yetkileri artırılmış, operasyonel devlet başkanlığı. Bunun sebebi ise Rahmetli Reisi Cumhur Turgut ÖZAL'ın hatasından ders çıkarıp partiyi ayakta tutmak.

Diğer taraftan ise reisicumhurluk makamının taliplisi çok vesselam. Asker kanadından, yargı kanadından hatta ve hatta tarikat kanadından bile taliplisi çok. 

Başlıkta da bahsettiğim gibi herşey emanet ama emantçi maalesef bunun farkında değil. Devleti Aliyye Osmanlı Devletini lağvedilip yerine tek partili Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan beridir Türkiye'de sağ partinin oy potansiyeli sol partiye oranla daima fazladır. Tek partili sistemden çok partili sisteme geçildiğinde gerçek ortaya çıkmış, sağ parti üstünlüğünü ortaya koymuştur. Yani OSMANLICILIĞI.

Genç Cumhuriyeti sahiplenen ancak, Cumhuriyetin ruhuna uymayacak şekilde darbelerle insanları susturan cuntacılar hep halkın tepesine binmeye başladılar. Ta ki bu güne kadar. Sağ cenahın Emanetçisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AB uyum yasaları, İnsan hakları derken Yargılanamaz denen Üst bürokratları, Generalleri yargılamak için kanunlar çıkardığında ve birer birer tutuklandıklarında darbe heveslisi olan cuntacılar susturulup, asli görev yerleri olan kışlalarına gönderildiler. 

Bizim milletimiz hep ezildiğinden, alternatif partilerin yoksunluğu ve Başbakanın da mazlumu çok iyi oynadığından hala aldığı emanet oylar %44'lerdedir.

İktidar partisine oy verenler ve gönül bağı olan vatandaşlarımız Başbakan bunlara rağmen çok şey yaptı, yollar yaptı, köprüler yaptı, havaalanı yaptı diye habire övünmekteler. Bende vatandaşlarımıza şu soruyu sormak isterim. Başbakana bu iktidar cübbesini giydirirken bize hizmet getir diye giydirmedik mi, bize layık olduğumuz hizmeti getir diye onu iktidar yapmadık mı? Suçluları yakala ve cezalandır diye oy vermedik mi? Üretim sahası aç, insanlara ekmek kapısı aç, insanların özgürlüklerine sahip çık mazlumu koru hırsızı bertaraf et diye oy vermedik mi? Neden hala mazlumu oynamakta, mazlum olacağına, neden kuzgun olmuyor. 

Evet hepsini yapması için oy verdik ve bazılarını da yapıyor inkar etmek insafsızlık olur. Ama sayın Başbakanımız herkesin Başbakanı olduğunu asla ve asla hatırından çıkarmamalı, orta yol ne ise onu bulmalı, Tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumalıdır. Sadece kanun çıkarmak insanları korusaydı herşey yeterli olurdu. Aslolan çıkarılan kanunların uygulanıp, uygulanmadığının denetlenmesi lazımdır. Bu ülkede bir vatandaşın burnunun kanaması başbakanımızı rahatsız etmeli. Devleti temsil ettiğini hatrından çıkarmamalı Hz. Ömerin Adaletine yakın bir adaletle yönetmeli. Resmi olarak ifşa edilen 301 kişinin hesabını sonuna kadar sorabilmeli. En değerli ve riskli olan maden işçilerine hakettikleri maddi ve manevi değer verilmeli. Sosyal devlet sadece KÖMÜR ucuz diye gariban halka KÖMÜR dağıtmamalı. gariban halkımıza iş imkanı kurarak yani üretime dahil ederek bedeli mukabilinde yaşaması öğretilmeli. 

Yollar, köprüler, binalar, limanlar ve havaalanları yapabilirsiniz bu yaptığınız yerler üretim merkezi yerine tüketim merkezine açıldığı sürece inanın hep yerimizde sayacağız. Bizler Ne zaman üretime dahil olacağız o zaman hedef olan 2023'de GERÇEK, GÜÇLÜ VE AYAKLARI ÜZERİNDE DURABİLEN ÜLKE OLACAĞIZ. Aksi takdirde esen her rüzgarda savrulan yaprak misali bir gün bir ülkenin ayakları altında ezilip kalacağız.

UNUTMAMAMIZ GEREKEN TEK BİR ŞEY VAR EMANET OLARAK BIRAKILAN OYLAR BU GÜN AKP'ye giderken gün gelir başka bir emanetçiye geçiverir. 

 
Toplam blog
: 26
: 157
Kayıt tarihi
: 09.01.14
 
 

Ben, 1971 yılının Kasım ayının 20'sinde Uşak ili Eşme İlçesi Yeleğen Kasabasında doğdum. İlk ve o..