Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Şubat '10

 
Kategori
Futbol
 

Herkes elini taşın altına eşit sokmalı

Herkes elini taşın altına eşit sokmalı
 

Yorumsuz


Fenerbahçe son 3 maçta 7.puanını kaybettiği son karşılaşmada da tıpkı Diyarbakır, Manisa karşılaşmalarında olduğu gibi fena oynamadı aslında. Ne tesadüftür ki, mağlup olduğu Bursaspor karşılaşması ise bunların arasında en iyi oynadığı maç olarak gözümüze çarptı...


Skor yazarı olmadığımızdan yazılarımızın hibirinde maç skoruna göre yorum yoktur. Futbolda hatice yok, netice var deseler de ben bazen hatice'nin de olduğuna inanıyorum. Bunun içindir ki, yenilse de Fenerbahçe'nin bu maçta ortaya koyduğu performans ve mücadele kötü değildi. Özellikle ilk yarının ilk 25-30 dakikası ile ikinci yarının ilk 20 dakikası Fenerbahçe müthiş bir baskı ile oyunu domine etti.


Ancak takımını Kupa'da 3-0 yenilmiş olmasına rağmen turu geçeceğine inandırıp Daum'a meydan okuyan Sağlam Kadıköy'de de 2-0 geriye düşmesine rağmen oyncularına maçı kazanacaklarını inandırmıştı. Çünkü karşısında bu meydan okumaya cevap verebilecek bir taktik hocası yoktu. Daum'un eski performanslarından çok uzak olduğu bir dönem izliyoruz Fenerbahçe'de. Hırsı gitmiş, kazanma coşkusunu kaybetmiş bir hoca olarak çıkıyor karşımıza. Yoksa bu meydan okumalara çok rahat cevap verebilmeliydi Daum. Önce 3 gol attığı takımdan kupada 3 gol yedi. Bugün de 2 attığı takımdan sonra tekrar 3 gol yiyerek çok önemli 3 puanı bıraktı. Bizim gibi saha kenarında seyretti durdu. Oyuna bir türlü taktiksel müdahalesi olmadığı gibi Guiza Semih ikilemi arasında tribünlerin de uğultusuyla kaybolup gitti...


Herşeyden önce Fransa'da bu kadar tepki gören İspanyol'la maça başlayıp, onu tribünlerin önüne yem olarak atması tam bir felaketti. Maçtan önce arkadaşlarla Guiza'nın rahat bir golü kaçırdığında neler olabileceği senaryolarını konuşuyorduk. Bundan Daum'un haberi olmamasına imkan var mı ?Ondan sonra da tribünlerin Semih tezahüratıyla Guiza'yı çıkartması da iyice tuzu biberi oldu...Bu nasıl bir psikoloji...


Fenerbahçe maça birçok maçta olduğu gibi hızlı başlayıp Alex'in müthiş oyunu ve paslarıyla 2-0'ı buldu. Bu arada Guiza yine kaleciyle karşı karşıya pozisyonda golünü kaçırdı. Golü atacağına ne tribündekiler ne de kendisi inanıyordu zaten. 2-0'dan sonra maç kopacak derken yine Volkan'ın yetersiz müdahalesiyle golü yedik. Volkan son birkaç haftadır çok formsuz gözüküyor. Ayrıca maça hiç konsantre olamamış bir görüntü çiziyor.


İkinci yarı başladığında herkes Bursa'nın maçı çevirdiğini düşünüyor ama bence 45-65 arası Fenerbahçe müthiş bir tempo yapıp rakibi adeta abondone eden boksör gibiydi. Fakat son haftaların en büyük problemi de zaten bu olsa gerek; bu kroşelerden sonra rakibi bir türlü nakavt edemiyor. Rakibi nakavt edemeyince takım içindeki elini taşın altına daha fazla sokanlar yorulmaya başlayınca bu sefer Fenerbahçe oyundan düşüyor ve maç sıkıntıya, taraftar strese girmeye oyunda tıkanmaya başlıyor.


Elini taşın altına eşit oranda sokmayanlardan kimi kastediyoruz gayet belli. Mesela Christian. Mesela Santos. Mesela Deniz, Bilica, Guiza gibi isimlerden tabi... Geçen maçta da aynısını dedik.


Zaten kulübe yetersiz, oyuncu değişikliği de yapamıyoruz...

Yine bu isimler yüzünden özellikle bu maçta varını yoğunu ortaya koyan, gol atan, pas veren takımı için kavga eden Alex'in performansının heba olmasına insan kaçan 3 puan kadar üzülüyor. Keza Emre'nin ve uzun zaman sonra en iyi maçını oynadığına inandığım Vederson'un da performanslarının mücadelelerin boşa gitmesi gerçekten çok yazık... Vedersonu da tebrik etmek isterim. Çok çalıştı. Kaptan'ın performansından ise Christian ve Santos'un biraz utanıp ders almaları gerekiyor.


Alex demişken; buradan Aziz Yıldırım'a sesleniyorum. Bunca transfer yaptın başkan ama 5 yılda Alex'in önüne Alex kalitesinde bir santrafor bulamadın ya ne diyeyim... Alex'in o paslarına yazık oluyor...


Sonuç olarak Fenerbahçe iyiyken kaybediyor. Takım yorgun, kadro yetersiz, mücadele eşit değil ama takım 3 kulvarda mücadele ediyor. Perşembe günü 1 kulvarı kaybetmemek için sahaya çıkan 11'in eşit mücadelesi gerekiyor. Tabi bir de Daum'un...


Bursaspor'u ve Sağlam'ı tebrik ederim.


Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

22.02.2010

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..