Hissetmek üzerine...

Black adlı filmden bir uyarlamayla Uğur YÜCEL sinemasına tekrar şahit olduk. Tabii güzeller güzeli Beren SAAT'in yüksek performansına da..Uğur Yücel, artık kendi tarzını oturtmuş, kendi açtığı yoldan sinema adına güzel örnekler veriyor. Benim Dünyam'da olduğu gibi..

Her ne kadar uyarlama bir film olsa da, filme bizdenliğe katmak apayrı bir yetenektir. Ne uyarlama filmler gördük ki içine samimiyeti, bizdenliği katmadığı için plastik tadı verdiler..Örnek; "Evim Sensin"...Neyse konumuz Benim Dünyam filmi..Film, içinde ufak tefek kusurları barındırsa da (başrol karakterinin sağır ve kör olduğunun anlaşıldığı sahne, aile içi tartışma sahnesinin yavanlığı, Alzheimer hastalığının ortaya çıkışının aceleye getirilmiş süreci vb.) geneliyle seyirciyi yakalayan, iyi kotarilmiş bir yeniden çevrim...Uğur YÜCEL, hikayesini sıkmadan seyirciyi ikna ede ede yavaş yavaş anlatıyor.Oyunculuk anlamında filmi alıp götüren iki karakter dışında çok beğendiğimi söyleyemem. Beren SAAT bu zor rolün hakkını fazlasıyla vermiş. Uğur YÜCEL de yine son yıllardaki başarılı grafiğini bu fimde de sürdürüyor. Ayça BİNGÖL'ü açıkçası beğenmedim. Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisindeki anne karakterini aynen oynamış. O rolden sıyrılamamış gördüm. Aynı şekilde Hazar ERGÜÇLÜ de çok sıradan bir oyunculuk sergilemiş. Karakterin içine girememiş. Filmi ise çok naif buldum. Gerçek bir masal tadındaydı..Hayatın tam ortasından bir hikaye...Azmin hikayesi..İnsanı insana insanla, insanca anlatan samimi bir hikaye...Duymamak, görmemek hissetmeye engel değildir...İnsan, hayata engelleriyle barışık bir şekilde her durumda uyum sağlayabilir. Yeter ki bunu istesin...

Benim Dünyam, hissetmek üzerine bir film...Daha iyi bir alternatifiniz yoksa mutlaka görün bu filmi..Çıktığınızda hayata bakış açınız değişecek...