Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Nisan '07

 
Kategori
Haber
 

Hrant olmadınız, aman Hrıstiyan da olmayın!

Hrant olmadınız, aman Hrıstiyan da olmayın!
 

Hrant Dink katledildiğinde cinayeti kınayıp, mazlumun yanında olduğunu göstermek için atılan, “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz” lafını ağzında sakız eden, cinayeti unutturup bu sloganı mesele haline getiren, pek hassas, pek bilgili, pek vatansever, pek Müslüman baylar, bayanlar; buyrun, şimdi de “efendim tamam, boğazlayarak adam öldürmek pek şık değil ama, Malatya gibi bir yerde de Hristiyan olunmaz ki!” diye bahane bulun olan bitene... Bu gidişle daha çok hunhar cinayete gerekçe arayacak, daha çok slogana sinir olacaksınız.

Bu kan hepimizi boğacak. Belki ilgilenmiyorsunuz, belki ciddiye almıyorsunuz, belki bu cinayetleri sessizce onaylıyorsunuz, belki “müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz” diye gerekçe uydurmaya çalışıyorsunuz ama durum gerçekten vahim. Bu işin sonunda Yugoslavya, Afganistan ya da Irak olmak var. Milliyetçiliği, din fanatizmini, yabancı düşmanlığını kışkırta kışkırta öyle bir iklim yarattınız ki, artık cinayet işlemek için örgüt kurulmasına, öyle derin komplolar düzenlenmesine falan hiç gerek kalmadı. İşte yurdun her yanında yüreği nefretle, kinle, bağnazlıkla doldurulmuş bir kaç genç bir araya gelip en vahşi katliamlara gönül rahatlığıyla imza atabiliyorlar. Kendi dışındakine, kendinden farklı düşünene öylesine tahammülsüz hale getirilmişler ki onu yok ederken kendi canlarını bile düşünmüyorlar. Bu dünyanın her dine, her dile, her görüşten insana yetecek kadar geniş olduğunu hiç öğrenememişler. Üç Hrıstiyanı milyonlarca müslüman için tehlike olarak görecek derecede dar kafalı ve özgüvenden yoksunlar.

“Hepimiz....” diye başlayan sloganın değerini anlamayıp bunu söyleyen insanların aslında bu vatanı bütün değerleriyle beraber gerçekten seven kesim olduğunu bilmeyenler, cinayetleri değil, sloganları tartışanlar ya bu şekilde Türkiye’nin nasıl bir uçuruma gittiğini görmeyecek kadar körler ya da aslında bunu istiyorlar. “Bunu istiyorlar” lafı ağır kaçabilir ama insanların bu kadar anlama yeteneğinden yoksun olmasını kabul edemiyorum bir türlü. Şu son birkaç yılda işlenen aynı temalı cinayetler bir şeyin göstergesi değil mi?: Hastalık derecesinde bir tahammülsüzlüğün. Bugün Avrupa’da kentlerin göbeğinde milyonlarca Müslüman yaşar, binlerce camide ibadet edilir ve bunlara hoşgörüyle bakılırken tarihinde hoşgörülü olmakla övünen bir ülkede, bir Trabzon’da rahip sırtından vuruluyor, ertesi gün İstanbul’da bir gayrımüslim gazeteci pusuda katlediliyor, daha ertesi gün Malatya’da üç Hristiyan boğazı kesilerek katlediliyor.

Bu tür cinayetlerle Türkiye tamamen tek sesli hale getirilebilir, bir tek Hristiyan kalmayabilir, bütün muhaliflerin sesi kesilebilir ama bunun sonu bu cinayetleri işleyenler için de hayra çıkmaz. Bunları örtülü biçimde teşvik edenler, gerekçe arayanlar, sessiz kalanlar bilmelidirler ki, nefretten başka bir şeyle tanışmamış yüreğin düşmanı bitmez. Düşman bellediğini bitirdikten sonra daha yakınına, daha da yakınına, en sonunda da kendine yönelir. Düşman tanımı gittikçe genişler, gün geçtikçe çember daralır. Hristiyanlar biter, Alevilere başlar; Aleviler biter, ateistlere gelir sıra; onlar biter, farklı mezheplere, onlardan farklı şeyhlerin mensuplarına, farklı liderlere doğru yayılır liste... Sonunda Türkiye yeni bir Yugoslavya olur, ya da yeni bir Irak. Hepimiz bu kan deryasında boğuluruz.

Kimse etrafında yabancı düşman aramasın; en büyük düşmanı siz kendi elinizle yarattınız. İçinize iyi bakın, orada ta kalbinizde, pusuya yatmış yeni kurbanını bekliyor.

Foto: milliyet.com.tr
 
Toplam blog
: 431
: 3853
Kayıt tarihi
: 30.06.06
 
 

Anahtar kelimeler: Antep, İstanbul, Haziran, İkizler, Beşiktaş, MÜ İletişim Fakültesi, Gazetecilik. ..