Hülya Avşar ile '' Lingo lingo memeler !..'' röportajımız...

Artık, zamanı gelmişti...Dört  yıldır ,MB'de iyice ''pişmiştim ''...

 '' En Çok Okunan Mühim Bloggerler '' listesinde '' yer almalıydım.

Tanrım !..216.573..003   adet ''Tıklanan yazarlar '' dan olmak ne büyük saadetti kim bilir ?..

On yüz milyon kez ''Tıklanan '' bir yazarın duygularını düşünebiliyor musunuz ?..

Bunu ben de başarmalıydım...Hatta, ''editörün önerilerinde''  baş köşede olmalıydım...

Araştırmacı gazeteci sorumluluğuyla ünlülerin özel konularına girmeyi hedeflemiştim.

Bu ülkede gündemden düşmeyen en önemli sanatçı kimdi ?..

Tabi ki Hülya Avşar !..

Hülya Avşar'ın ,son günlerde sabahın köründe evinden çıktığını duymuştum...

O'nun , ''Zırt-pırt '', Cihangirdeki,Cihangir isimli doktora giderek göğüslerini kontrol ettirdiğini duymuştum...

Hülya'yı gizlice takip etmeye başlamıştım...

Sabahleyin evinin tam karşısındaki işkembecide, '' Tuzlama  içiyormuş '' nümerosuna yattım...

İşte,Hülya evinden çıkıyordu...Ama,heyhat !..Hülya,aniden yolunu değiştirip işkembeciye giriverdi.

Beni görünce :

-Ne haber Mesutcuğum ?..Bizden habersiz böyle tuzlama yemeler falan...Ayıp olmuyor mu ?..

-Eeee...şeeyy...Hülyacığım,seninle röportaj yapmaya gelmiştim de bu arada ''aç karnımı '' doyurayım istemiştim...

-Anladım ,haydi...bana da bir tuzlama ısmarla,şirden tarafından...Bol sarmısaklı olsun...

- Okey...Hülyacığım...İstediğin çorba olsun !..Eee...Bu arada,  sen şu meme sündürme hikâyeni anlatıversen.... Biz de bir ekmek yisek !..Hııı ?..

-Benim memelerimden size ne kardeşim...Ama ,seni, severim...MB'de en yakın takipçinim...Hemen anlatayım...
...........
Her yıl göğüs kontrolüne gittiğini dün de Cihangir isimli doktoruyla buluştuğunu belirten Avşar, şöyle konuştu:

 “Son zamanlarda duyduklarımızdan olsa gerek, o kontrolümü sürdürürken konuşmayı kesti, ben gözlerimi yüzüne diktim, hafif tedirgin hiç ayırmadım.

 Cihangir de bunu fark etmiş olmalı ki yüzüme bakıp : ''merak etme her şey yolunda ...''

Doktorunun isteğiyle emin olmak için bir de mamografi çektiklerini belirten Avşar, şöyle devam etti:

 “Başka bir odaya girdim, film çekecek kişiye teslim oldum. İşte şu alet memeyi içine alıyor, sündürüyor da sündürüyor.

 Ben makineye yapışmış, filmin çekilmesini beklerken ‘Bir insanın göğsü nasıl bu kadar uzar ?..’ diye de düşünmeden edemedim.

Görseniz çok komik !..

(GÖRMEK İSTEMEZDİM YANİ !..)

 Sonra bir de yandan, bir de alttan ELLEYİP UZATIYORLAR...kendimi gülmekten alamadım.

 Düşünsenize memeleriniz birinin elinde, kim bilir günde kaç kişinin memelerini yoğuruyorlarsa, onlara sanki kasaptan evlerine götürmek üzere aldıkları, et muamelesi yapıyorlar.

 On beş dakika eviriyorlar, çeviriyorlar, uzatıyorlar; yüzlerinde sıfır ifade.

 Komik tarafı bu kontroller on beş günde bir olsa, memeler dizlere iner, topla toplayabilirsen.

 Neyse ki bu durumlardan da gülecek bir şey çıktı.

Lütfen: Gülün, gülün, gülün...'

-Heh heh hah hah haaahhhaa !...İlahi Hülya,sen bir ömürsün !..Yüzlerde sıfır ifade ha ?..Hah hah haaa !..

-Neyse ,bana müsaade,ben yine meme sündürmeye gidiyorum...Tuzlama için teşekkürler...

-Eee şşşeeyy...Hülya Hanım,izniniz olursa bu röportajımı,  ''Lingo lingo memeler ''

başlığıyla ,Acun Abimize satabilir miyim ?..

- Yorum yok !...Hoşçakalın...Byeeeeeee!..