- Kategori
- Güncel
Hür Adam...
Ocak ayı içinde gösterime girecek bir film...
Film gösterime girmeden filmden parçalar yayına verildi...
Yayına verilen parçalarla birlikte, tartışmalar ve tepkiler de başladı...
Savcılık yayına verilen parçalara dayanarak film hakkında soruşturma başlattı...
Film, Nurculuğun kurucusu Said-i Nursi’yi anlatıyor.
Said-i Nursi, diğer adıyla Said-i Kürd-i, nüfus cüzdanı bilgileriyle Sait Okur, 1876 yılında Bitlis’in Hizan ilçesinin Nurs
köyünde doğdu... Köyündeki eğitiminden sonra medrese eğitimi alarak dini bilgilerini artırdı... Daha sonra 1960’a kadar
hareketli bir yaşam sürdü...
31 Mart gericilik olaylarında, Şeyh Sait isyanlarında adı geçti. Kürt Teali Cemiyetinin
kurucuları arasında olduğu söylendi... Atatürk Devrimlerine karşı oldu, hilafetten yana tavır aldı...
1950’lerde yoğun bir dinsel söylemlerle iktidara gelen, Ezanı tekrar Arapçalaştıran Demokrat Parti İktidarının yanında yer
aldı...Cumhuriyet ve Atatürk karşıtları tarafından bir simge haline getirilmeye başlandı...
Gelelim filme... Film Said-i Nursi’nin yaşamını anlatıyor. Film, kendi senaryolarıyla ve de tarih tersyüz edilerek bir kahraman
yaratılmaya çalışıyor. Ne yazık ki bunun içinde Atatürk bir basamak olarak kullanılıyor... Sahnenin birinde Said-i Nursi ile
Atatürk Ankara’da görüşüyorlar. Said-i Nursi ayak ayaküstüne atmış vaziyette ve çıkarken de kapıyı hızla çarpıyor...
Bu konuların uzmanı Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, böyle bir karşılaşma ve görüşmenin olmadığını böyle bir kaynağa da Resmi
kayıtlarda rastlanmadığını belirtiyor...
Diyelim ki, böyle bir karşılaşma veya görüşme oldu... Ayak ayaküstüne atmak ve kapıyı çarpıp çıkmak davranışıyla Atatürk
mü küçümsenmiş oluyor... İzleyiciye Said-i Nursi’nin gücü mü gösterilmek isteniyor... Eğer bu doğru ise; Din alimi dediğiniz
ve böyle yorumladığınız kişinin bu davranışı çok övünülecek bir davranış mıdır?...
Son dönemlerde diktatör olarak yorumladığınız Atatürk, Said-i Nursi’nin bu davranışı karşısında ne yapmıştır ?...
Her konuda film yapılabilir... Filmin tümünü izlemeden de gerçek yorum yapmak zordur...
Basına verilen film parçalarını ben de izledim. Doğrusu üzüldüğümü belirtmek isterim. Atatürk’ü küçük düşürerek birilerini
yüceltmeye çalışmak; yüceltilen kişinin bugünkü temsilcilerinin planlı bir oyunudur diye düşünüyorum... Son dönemlerde
Atatürk’e planlı programlı bir şekilde dil uzatılmaktadır... Bunu yapanlar her türlü olanağı kullanıyorlar. Her türlü desteği
görüyorlar...
Bugünlerde gösterimde olan Kubilay filmi Kültür Bakanlığından gerekli desteği görmediği gibi, basından da gerekli ilgiyi
göremiyor... Gösterim için salon bulunmasında da zorluklar çıkarıldığı söyleniyor... Ocak ayı içinde gösterime girecek Hür
Adam filmi ise basına verilen filmden parçalarla; tepkilerin, tartışmaların ilgi odağı olmayı başardı... Belki de istenen ve
Atatürk’le ilgili sahnelerinin önceden gösterilme nedenleri buydu...
Filme neden “Hür Adam” adının verildiğini de filmde göreceğiz... Daha detaylı yorumu filmi
izlediğimiz zaman yapabileceğiz...