İ. Melih Gökçek nasıl başkan seçildi! (2)

27 Mart 1994 genel yerel seçimleri sonrasında, oy sayımları sürerken, yurdun birçok yerinde olduğu gibi, Ankara'da da pek çok seçim sandıkları için itirazlar yapıldı. "seçime hile karıştırıldığı" savları gündeme getirildi.

"Çöplük, cami ve okul tuvaletlerinde yakılan, yırtılan, tahrip edilen oylar içinde RP tercihli oy çıkmaması dikkat çekti... SHP seçimin yenilenmesini isterken, ANAP lideri Mesut Yılmaz, olayı demokrasinin yüz karası olarak nitelendirdi... Siyasi partiler, 1994 genel yerel seçimlerinin, Türkiye tarihine 'en şaibeli seçim' olarak geçeceğini vurguladılar... Ankara Mamak çöplüğünde bulunan, yakılmış oy pusulası, kayıt defteri ve tutanaklar, halkın protestosuna neden oldu. Mamak'ta Ege ve Tuzluçayır mahallelerinde toplanan binlerce kişi, RP aleyhine slogan attı. Seçimlerin iptal edilmesini istedi...'Türkiye laiktir, laik kalacak', 'Adil düzen çöplükten çıktı' sloganlarını atan topluluğu dağıtmak için polisin cop kullanması gerginliği arttırdı." (31 Mart 1994 Cumhuriyet Gazetesi)

ANAP ve SHP'den çekinerek aday olanlar ve seçime katılanlar, bugün kentlerin kaderiyle oynamaktadırlar. ANAP ile DYP'nin birbirleriyle uğraşmaları ve SHP karşısında CHP'nin ayrı adaylar çıkarması ile bu sonuçlara ulaşılmıştı!

Ona rağmen; 1999 genel yerel seçimlerinde, İ.Melih Gökçek'in bir dönem sonunda gideceği beklenirken, bu kez de Murat Karayalçın'ın karşısına Doğan Taşdelen çıkarılmıştı! 1989'da; Karayalçın Büyükşehir Belediye Başkanı iken, Taşdelen Çankaya Belediye Başkanı idi. Baykal'ın desteğiyle ön seçimleri kazanmış ve Belediye Başkanı olmuştu. O zaman Taşdelen Baykal yandaşıydı!

1994'de ise; Karayalçın SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı idi. Taşdelen'i SHP'den Çankaya Belediye Başkan adayı göstermişti, isterse göstermeyebilirdi!

1994'de belediyeler RP'ye devredildikten ve iş işten geçtikten sonra, 1995'de partiler (SHP-CHP) birleşmişti. Doğan Taşdelen'in artık Baykal'la arası bozulmuştu! Baykal'ın Çankaya'dan bir kez daha Taşdelen'i aday göstermeyeceği belliydi... CHP 1999'da Karayalçın'ı Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterdi...

Ecevit ve DSP yükselişteydi, Taşdelen dümeni o tarafa kırdı! Ecevit onu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı gösterdi... Karayalçın pozitif bir insan olarak "Ankara'nın metropoldeki herhangi bir veya birden fazla ilçesinde, referandum yapalım, kim önde çıkarsa o seçime katılsın, ben sonuca razıyım" dedi. Taşdelen, başkan olmak arzusu ile Ecevit ve DSP'nin yükselişine güvenerek referanduma yanaşmadı!

Sonuç: FP % 33.79 İ.Melih Gökçek 541.515 oy, CHP % 31.95 Murat Karayalçın 512.083 oy, DSP % 10.58 Doğan Taşdelen 169.490 oy. Referandum yapılabilseydi sonuçlar bu şekilde gerçekleşir miydi?

1999'da milletvekili ve genel yerel seçimler birlikte yapılmış, CHP % 8.41 oyla milletvekili seçiminde barajın altında kalırken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde % 31.95 oy almıştı! DSP Türkiye genelinde milletvekili ve il genel meclisi seçimlerinde birinci parti olmuştu.

Ankara halkı; Taşdelen'i büyükşehir belediye başkanlığına uygun görmüş olsa idi, nasıl ki, DSP'yi Ankara'da milletvekili seçiminde birinci sıraya yükseltmişse, onu da belediye başkanı seçerdi! Demek ki, Karayalçın adayken, Taşdelen'in adaylığını uygun görmemişti...

2004 genel yerel seçimlerinde ise, bu kez de SHP ve CHP ayrı adaylar çıkararak, İ.Melih Gökçek'in ekmeğine elbirliğiyle yağ sürmüş ve söz konusu kişi, 3.kez bu defa da AKP'den aday olarak seçimleri farklı bir şekilde kazanmıştı.

Büyükşehirlerde; sağcı seçmenlerin, hep güçlü görünen adayları destekledikleri, solcu seçmenlere nazaran daha bilinçli oy kullandıkları, inadına oy kullanmadıkları, birden fazla sosyal demokrat adayın şansının olmadığı, İ.Melih Gökçek gibi adaylara yaradığı, hem de 3. kez seçim sonuçlarıyla kanıtlanmıştır...