İddialı mıyız? Yoksa iddaalı mı?

Son yıllarda ülkemizde ve dünyada bir bahis oyunları çılgınlığı aldı başını gidiyor. Bunlar, çok büyük paraların döndüğü ve insanların umut bağladığı bir alan haline geldi. Başlangıçta internet üzerinden oynanan bu oyunlar, bizim ülkemizde de olduğu gibi devlet eliyle yapılır oldu. Bizdekiler, bu oyunun adını yine bir uydurmacayla “iddaa” koyuverdiler. Artık iddialı değil “iddaalı” olacakmışız!

İddaalı olmak konusunu iki şekilde değerlendirmek istiyorum.İşin sportif yönü ve umut bağlanması yönü.Bu bahis oyunlarında işin ‘sportif’ yönü özellikle futbol karşılaşmalarının sonuçlarına odaklanıyor.Karşılaşmayı kazanan, atılan gol sayısı gibi sonuçlar üzerine büyük paralarla bahis oynanıyor.Bu, evrensel bir dil olan sporun kaynaştırıcılığının üzerine oynanan bir kumardır.Sporun bu benzersiz özünü bozmaktadır.Futbolu ele alırsak;bu güzel oyunun yeşil sahaların dışında, gerçekte masa-kasa başında ‘oynanmasını’ sağlamaktadır.Doğallığını bozmaktadır.Oynanan futboldan çok kazanılan bahisler konuşulmaktadır.Sonucu maç öncesi belli olan bir karşılaşmayı kim izlemek ister ki?Yurdumuzda aşırı yaygınlaşan bu tezgahın içinde, A Milli olmuş bir profesyonel futbolcumuz yer almadı mı?Yılda trilyonlarca lira kazanan bu futbolcumuz-nasıl bir doyumsuzluktur ki-kendi mesleği üzerine belki kazancından çok düşük paralar kazanmak uğruna kumar oynamaktadır.İşte bu “iddaa kumarı” böyle kötü örnekleri ortaya çıkarmıştır ve bu gidişle daha çok çıkaracaktır.

İddialı olmaktan vazgeçip “iddaalı” olursak eğer umutlarımız gerçek olur gibi yapay bir hava estirilmeye çalışılıyor.Bu iddaa çılgınlığına insanlar umut bağlıyor.İddaa ve sayısal loto bayilerinin çevresi insanlarla dolup taşıyor.Ekonomik sıkıntılar içinde geçinmeye çalışan insanlarımız;iddaa’ya, sayısal loto’ya her koşulda para harcıyorlar.Ve bunu, kişisel kazançlarında bir gider olarak dikkate alıp hesaba katmıyorlar.Toplamdaki bu büyük parasal kaynağın boşa harcanması yanında, toplumdaki büyük bir kesimin de umudu oluyor şans oyunları.Yaşamın tüm sertliğiyle belirli olduğu bu dünyada;umutlarımızı, iddiamızı bir büyük belirsizliğe bağlı kılıyoruz!Ülkemizdeki düzene göre ülkeyi yönetenler de bu durumdan hoşnut görünüyor.İddaamız var ya!

Sömürü düzeninin kendisini ve aldatma araçlarının hepsini(iddaa vb.) yok edip “iddialı” olmanın zamanı gelmedi mi?