İhracat pazarlarında demiryolu nakliyesi

Nakliye deyince aklımıza günümüz pazarlamasında ihracatçının en önemli problemlerinden biri gelmektedir. Ekmeğin aslanın midesinde olduğu dünya pazarlarında ürününüzü ne kadar güzel ve sağlam yaparsanız yapın, müşterinin ayağına uygun koşullarla ulaştıramıyorsanız eğer rakiplerinizden geri kalmaya mahkumsunuz.

Yani diğer bir deyişle pazarlama disiplini ile birlikte anılan ve olmazsa olmaz 4 P (dört p) konseptinden bahsediyoruz. Product, Price, Promotion, Place.. Yani Ürün, Fiyat, Tanıtım ve Dağıtım .. Daha yalın bir ifadeyle malı müşteriye ulaştırma .. veya nakliye

Burada nakliye dediğimizde dikkat ediniz ki yalnızca nakliye maliyetinden bahsetmiyoruz.. Aynı zamanda satış anlaşmalarında taahhüt edilen (söz verilen) teslim terminlerine de uymanın son derece önemli olduğunu belirtiyoruz. Örneğin en güzel malı müşteriye hem de uygun fiyattan ulaştırdık.. ama geç kaldık, adamın üretimi aksadı.. Ne olur? Akreditifli satışlarda bile paramızı alamayabiliriz, bilindiği üzere vs..

Tabii ki, malın zamanında ulaştırılacağını kabul ettiğimizde geriye kalan en önemli husus “nakliyenin maliyeti” olmaktadır. Bu o kadar önemlidir ki “bir anda pazara girmemizi sağlayabileceği gibi pazardan çıkmamıza” da neden olabilir..

Bazı yükte hafif pahada ağır ürünler uçak gibi çok daha pahalı nakliye çeşitlerini kaldırabilirken, tam tersine yükte ağır fakat pahada hafif ürünler ise ancak ucuz nakliye kullanıldığında satış şansını arttırabilmektedirler.

İşte uçak nakliyesi hatta tır nakliyesinin bile yüksek maliyetli kaldığı bu tip durumlarda devreye gemi nakliyesi girer genellikle.. Tabii bu durum ülkemiz için geçerlidir.. Neden mi çünkü ülkemizde ihracatçımız “demiryolu nakliyesi” denilen bir kavramla tanıştırılmamıştır doğru dürüst.. Daha doğrusu bütün Avrupa’nın yıllardır çok yoğun ve en randımanlı şekilde kullanmakta olduğu bu olanak kendisine sağlanmamıştır.. Varsa yoksa TIR nakliyesi diyerekten karayollarına ağırlık verilmiştir.. Halbuki örneğin Almanya’da neredeyse her köyün önünden tren geçmektedir.. Hem de saatler zerre kadar şaşmadan.. İşte ülkemiz ihracatçısına da bu olanaklar sağlanarak ihracat pazarlarında eşit koşullarla rekabet edebilme hususunda destek vermek gerekmektedir.. Tabii ki bu alt yapı yatırımları da devlete düşmektedir..

Bu arada Türkiye’de de bazı öncü kuruluşlar “demiryolu nakliyesinde” çok önemli hizmetler vermektedirler. Az sayıda bu firmalar her yıl milyonlarca ton her tip yükü Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları için taşımaktadırlar. Daha tam bir ifade ile taşınması için organizasyonu yapıp gerekli hizmetleri vermektedirler.

Bu konuda hizmet veren firmalardan birinin üst düzey yöneticisi ile yapmış olduğumuz röportajı LİNKİ TIKLAYARAK okuyabilirsiniz

Siz de daha güvenli taşımayı daha az maliyetle yaptırmak istemez misiniz?
İhracat ithalat faaliyetinde bulunarak her yıl binlerce ton yük taşıtma durumunda olan BİR ÇOK firmayı çok yakından ilgilendiren bu konu hakkında bilgilenmek için lütfen okuyunuz.

TÜRKİYE İNTERNETTE