Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '10

 
Kategori
Lojistik / Taşımacılık
 

Demiryolu taşımacılığı konusunda roportaj

Demiryolu taşımacılığı konusunda roportaj
 

Türkiye’de de bazı öncü kuruluşlar “demiryolu nakliyesinde” çok önemli hizmetler vermektedirler. EKSPER Tren AŞ bunlardan en önemlisidir. Firma her yıl milyonlarca ton her tip yükü Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları için taşımaktadır.. Diğer bir ifade ile taşınması için organizasyonu yapıp gerekli hizmetleri vermektedir.

Tren nakliyesinin özellikleri, sağladığı avantajlar ve bunların nasıl temin edildiği vs konularında firma yöneticisi Sayın ERDİN ERENGÜL ile yaptığımız bir görüşmeyi yayınlıyoruz.. Gayemiz, bu yazıyı okuyan günümüz işadamları ve özellikle geleceğin yöneticilerinin dikkatini çekerek bu konuda farkındalık yaratmak ve ülkemizin ticaretine dolaylı da olsa önemli bir katkıda bulunabilmektir.

MÜLAKAT

TÜRKİYE İNTERNETTE : Tren nakliyesinin en önemli üstünlüğü ve avantajları nelerdir?

ERENGÜL: Demiryolları ile sevkiyat yapmanın sağlayacağı avantajlar “FAYDA MALİYET ANALİZİNDEKİ” dengede gizlidir. BU dengedeki en önemli unsur SABİT MALİYET GARANTİSİDİR. Demiryollarında fiyatlar yıllık olarak sabittir. Mevsimsel değişkenlik arz etmez.

İHTİYACA GÖRE VAGON AYARLAMA: Bunun yanında ekipman açısından da türlü avantajlar sunar. Şöyle ki; İhtiyaca göre vagon ayarlama imkanı ve buradan hareketle verimli yükleme, yükleme hamaliyesinin basit ve etkin bir şekilde gerçekleşmesi sağlanır.

SABİT VE KESİN TRANSİT SÜRELER: Transit süre açısından konuyu değerlendirdiğimizde Sabit ve kesin transit süreler ve kolay kontrol edilebilirlik önemli avantajlardandır.

ÇEVREYE DUYARLILIK VE ENERJİNİN DOĞRU KULLANIM: Tabi ki en önemli avantajı çevreye duyarlılıktır. AB ülkelerindeki emisyon oranları 2007 yılında 1997 yılına nazaran %5 oranında azalmışken, ülkemizde bu oran aynı dönemde %45, 78 oranında artmıştır. Taşımacılık, AB‘nin ürettiği toplam sera gazının %25’ini, karayolu ise bunun %90’ını üretmektedir. Demiryolu payı, %1 dolaylarında kalmaktadır. Taşımanın ağırlık olarak petrol türevlerinden üretilen enerji ile sağlandığından hareketle, alternatif enerji kaynaklarından sağlanan elektrik enerjisi kullanan demiryolu taşıma sistemi bir avantaj sunmaktadır. AB’de, toplam enerji tüketiminin % 31’i taşımacılık alanında, bunun %82’ si karayolu, %8’ i demiryolunda tüketilmektedir.

Alt yapı ihtiyacının demiryolu ve karayolu ile mukayesesi incelendiğinde karayolu inşaatının demiryolu inşaatına oranla doğayı daha fazla tahrip ettiği değerlendirilmektedir. Aynı birim alt yapı için karayolunda demiryoluna nazaran 8 kat daha fazla doğa tahrip edilmekte ve asfalt kullanımında da petrol türevi ürünler kullanılmaktadır. Demiryolları toplam taşımadan %6-10 pay alırken, verimli toprakların % 2’sini tüketmektedir.

Gelişmiş diğer ülkeler örneğin Almanya’ ile kıyaslandığında, Türkiye’de bu sektör ne kadar gelişebilmiştir? Diğer bir deyişe normal potansiyelinin yüzde kaçına erişebilmiştir ancak? Toplam potansiyel cirosu nedir Dolar veya Euro olarak?

AB Türkiye
Karayolu 44 93
Denizyolu 42 1
Demiryolu 8 4-5
İç suyolu 4 -
Diğer 2 2
Yukarıdaki tablo Avrupa ve Türkiye arasındaki vahim durumu ortaya koyuyor diye düşünüyorum.

Bu sektörün Türkiye’de bu kadar geri kalmasının sebepleri nelerdir?

Kurtuluş Savaşından sonra tüm olanaksızlıklar içinde yılda ortalama 240 km uzunluğunda demiryolu yapılırken, 1950 yılından sonra gelişen teknoloji ve maddi olanaklara rağmen yılda sadece 39 km'lik demiryolu yapılabilmiştir. Buharlı lokomotiflerin ilk kullanımından çok kısa bir süre sonra Türkiye’ye gelen ve 1940 yılına kadar büyük bir gelişme gösteren demiryolu taşımacılığının bu tarihlerden sonra geri plana atılmasının temelinde yatan gerekçe devletin ulaşım politikasının değişmiş olmasıdır. Türkiye’de ulaşım ağırlığının demiryolundan karayoluna kaydırılmıştır. Karayolu, 1950 yılına kadar uygulanan ulaşım politikalarında demiryolunu besleyecek, bütünleyecek bir sistem olarak ön görülmüştür. Ancak, Marshall yardımıyla demiryolları adeta yok sayılarak karayolu yapımına başlanmıştır. ABD'nin Marshall yardımı özellikle tarım ve tüketim mallarına dayalı bir sanayileşme süreci iktisadi yapıya egemen olmuştur. 1960 sonrası planlı kalkınma dönemlerinde, demiryolları için öngörülen hedeflere hiçbir zaman ulaşılamamıştır. Bu planlarda, ulaştırma alt sistemleri arasında koordinasyon sağlanması hedeflense de, plan öncesi dönemin özellikleri devam ettirilerek bu koordinasyon sağlanamamış ve karayollarına yapılan yatırımlar bütün plan dönemlerinde ağırlığını korumuştur. Bütün planlarda, sanayinin artan taşıma taleplerinin yerinde ve zamanında karşılanabilmesi için demiryollarında yatırımlara, yeniden düzenlemelere ve modernizasyon çalışmalarına ağırlık verilmesi öngörülmüş olmasına rağmen hayata geçirilememiştir ve olması gerekenin aksine demiryolu yapımına değil de karayolu yapımına ağırlık verilmiştir. Bu politikaların sonucu olarak, 1950-1980 yılları arasında yılda sadece ortalama 30 km yeni hat yapılabilmiştir.

Bunları aşmak için hangi kurumlara ne gibi görevler düşmektedir (devlet dahil)?

Esas erk TC Ulaştırma Bakanlığı bünyesindeki Kara Ulaştırma Genel Md.lüğüne bağlıdır. Bunun yanında TCDD’nin mevcut ana statüsüne göre TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü, devletçe kendisine verilen demiryollarının altyapısını ve tren işletmeciliğini birlikte tekel olarak yürütmektedir. Burada dünyaya baktığımızda karşımıza çıkan tablo ise küreselleşme ile birlikte ülkelerin ulaştırma politikalarında köklü değişiklikler göze çarpmaktadır. Buna paralel başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünya demiryollarında 90’lı yılların başlarında yeni politikalar çerçevesinde yapısal değişim sürecinde adım adım serbest rekabete açıldılar.

Türkiye’de ise durum 9ncu kalkınma planına göre (2007-2013) yük taşımalarının demiryolu ağırlıklı yapılması ulaştırma sektöründeki stratejik bir amaçtır. Bunun yanında AB müktesebatı çerçevesinde ele alınmaktadır. Buna altyapı oluşturması maksadıyla 2 adet kanun tasarısı hazırlanmış olup taslak henüz meclise sunulmamıştır. Özetle hedeflenen alt yapı ve işletmeciliğin birbirlerinden ayrılması hedeflenmektedir. Bu sektörün önünü açacak çok önemli bir adımdır.

Firmanız kaç yıldır bu sektörde hizmet vermektedir ve pazardaki durumu nedir?

Firmamız 2001 yılında kurulmuş olup %100 demiryolu servis sağlayıcısı faaliyetlerinde bulunmaktadır. Bunun yanında müşteri portföyümüzdeki firmaların demiryoluyla bağlı diğer ihtiyaçlarına da cevap vermekteyiz. 2008 yılında Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından demiryolu ile ihracata katkı yapan firmalar arasında ikinci olan firmamızın hedefi ilk sıraya yerleşmektir.

Sizin bu konunun süratle gelişebilmesi için çabalarınız var mıdır?

Atalarımızın dediği gibi bir elin nesi var iki elin sesi var… Zorluklara karşı çözüm birlikte olmaktır. Çözümü sektördeki firmalarla birlik olmak ve ortak yarara yönelik olarak etkinlik gösteren kuruluşlarla bir araya gelmektir diye düşündük ve demiryolu taşımacılığı derneğini kurduk. Bir plan çerçevesinde sıkıntılarla mücadele etmeye başladık. En önemli hedefimiz demiryolu ve demiryolu taşımacılığını tanıtmaktır.

Hangi tip firmalar ve hangi ürün grupları bu tip nakliye için daha uygun olmaktadır


Demiryolu sevkiyat tipinin bir firmaya avantaj getirebilmesi için öncelikle 3 şartın yerine getirilmesi gerekmektedir. Bunlar, YÜKÜN YETERLİ BİR HACIMA SAHİP OLMASI, BELİRLİ BİR SEVKİYAT SIKLIĞINA SAHİP OLMASI ve YÜKÜN ELLEÇLEMEYE ELVERİŞLİ olması gerekmektedir. Bu 3 şarta sahip olan firmaların demiryolu ile sevkiyat yapmaması için hiçbir sebep yoktur.

Bu tip nakliyenin dezavantajları ve riskleri var mıdır?

Alternatif taşıma tiplerine baktığımız zaman firmaların esas ihtiyacı olan zaman ve maliyet kriterlerini değerlendirdiğimizde,

DEMİRYOLU TAŞIMA TİPİ KARAYOLUNA KIYASLA DAHA UCUZ, ancak TAŞIMA SÜRESİ AÇISINDAN DAHA DEZAVANTAJLI, deniz yoluna kıyasla ise zamana açısından avantajlı, maliyet açısından dezavantajlıdır.

İhracatçı ve ithalatçılara demiryolu nakliyesi ile ilgili özel tavsiye ve önerileriniz var mıdır?

Uluslararası ticarette faaliyette bulunan firmalara tavsiyemiz DEMİRYOLU ile TAŞIMA ALTERNATİFİNİ GÖZDEN UZAK TUTMAMALARI ve buradaki avantajlardan istifade etmeleridir. Yeni yatırıma gidecek olan firmalara ise tesislerine mutlaka demiryolu bağlantısı planlamalarının kendi menfaatlerine olacağını düşünüyoruz.

Sizlerin bu sektörle ilgili sıkıntılarınız nelerdir?

Sektörün içinde bulunduğu en önemli sorun yetişmiş eleman bulamama sorunudur. Demiryolu konseptinden uzakta olan bir sanayiye sahip olmamız ve hantallaşma noktasına ulaşan karayolu filosunun getirmiş olduğu eksik rekabet ortamı, yetişmiş eleman açığı ile birleşince ortaya ciddi bir sıkıntı çıkmaktadır.

EKSPER TREN AŞ nin gelecekle ilgili vizyon ve misyonu nedir?

Eksper tren olarak MİSYONUMUZ, MÜŞTERİLERİMİZLE İŞ ORTAKLIĞI prensibine dayanan “KAZAN KAZAN” mantığı ile şeffaf kurumsal ilişki kurarak MÜŞTERİNİN VERİLİLİĞİNİ ARTTIRMAKTIR.

VİZYONUMUZ ise, kendi hattımızı kurarak tren taşımacılığının, alternatiflerine göre daha rekabetçi olmasını sağlamak, kalite yönetim sistemi şartlarını temin ederek etkinliğini sürekli takip etmek ve bunu çalışanlar ile paylaşmak, Türkiye ile yurtdışı pazarlar arasında tarifeli hat taşımacılığında önder bir kurum olmaktır.
Bunu sağlamak için ihtiyacımız olan değerlerimiz ise Türkiye’nin dış ticaretinde ulusal katma değeri artırmak, Uluslararası Mevzuata Bağlılık, Kurumsal Şeffaflık, Güvenilirlik ve Etik kurallara Saygı ile Teknik Uzmanlığımızdır.

TÜRKİYE İNTERNETTE: Bu değerli bilgiler için teşekkür ederiz.

ERENGÜL: Zaman zaman bu tip bilgileri ve yeni gelişmeleri sizlerle paylaşmaktan ve bunları burada yayınlamanızdan mutluluk duyacağız. Bu paylaşımın da sektöre ve Türk müteşebbislerine fayda sağlayacağına yürekten inanıyoruz.

Not: Daha fazla bilgi edinmek veya konuyla ilgili olarak
temasa geçmek isteyenler için firmanın web sitesi aşağıdadır:
EKSPER TREN TAŞIMACILIĞI

 
Toplam blog
: 384
: 1684
Kayıt tarihi
: 02.05.09
 
 

Yazmayı, okumayı, paylaşmayı, özgürlüğü seven, "BİLGİ"lenirken, "BİLGİ"lendiren dünya insanıyım. Lai..