İklim ve Ahlak

Politikalar, bilim ve ahlakın işbirliğinden doğar.

Bilim insanları bilgiyi kahramanca yaydılar ve insanlar bilseler, yani  ‘bir bilseler’ harekete geçerler varsayımından yola çıkarak kamuya açıkladılar.

İnsanlar iklim değişikliğinin gelecekteki zararlı etkileri hakkında yeterli bilgiye sahip olduğu ve adaletin, merhametin temel ilkelerini esas aldığı zaman harekete geçer.

İklim değişikliğine ve diğer çevresel tehlikelere karşı dünya çapında ahlaki sorumluluk oluşturma yolunda;

-  ‘ Yaşamak’, ‘özgürlük’ ve ‘kişi emniyeti’ her insanın temel hakkıdır: Küresel ısınmanın sonuçları ve geniş çaplı çevre bozulma – evlerin sellere teslimi, yeni hastalıklar, besin kaynaklarının tükenmesi, temiz su kaynaklarının kirlenmesi,geleneksel kültürlerin yok olması- sistematik biçimde insan hakları ihlalidir.

-  ‘Adalet’  faydaların ve zararların eşit biçimde dağıtılmasını gerektirir: İklim değişikliğinden en ağır zararı görenler ve ileride görecek olanlar, henüz dünyaya gelmemiş, kendilerini savunamayan çocuklardır. Herhangi bir çocuğun mağdur olması adaletsizliktir.Çocukların geleceğine verilen zarar apaçık hırsızlıktır.

- ‘Merhametli’ olmak zorundayız: Merhamet; ‘birlikte hissetmek’, kendimizi başkasının yerine koymaktır.merhametli bir insan başka birisinin acısına yol açacak şartları ortadan kaldırmak ve önlemek için çaba harcar. Fosil yakıtların kullanımının giderek artması ve doğal zenginliklerin heba edilmesinin bedelini insanlar ve hayvanlar ödeyecektir. İklim değişikliği dünyanın her yerinde eziyete sebep olacaksa, kendini erdemli sayan insanların ahlaki bir mecburiyeti vardır.

- Dünyayı yaşanmaz hale getirmek yanlıştır: İklim değişikliğine yol açan tüğketim yanlıştır. Evrenin sonsuz döngüsü,Tanrının ihtişamı , bilinmeyen bir gizem veyahut bunların hepsi yeryüzüne olağanüstü bir verim, direnç ve güzellik vermiş. Onu kurtarmaya uğraşacak zamanımız yok diye tüm bunların elimizden kayıp gitmesine izin mi verelim?

Dünyanın güzelliğine ve harikalarına hak edilen değeri vermek için harekete geçmeliyiz. Saygı, derinden önemseme ve şevkli bir koruyuculuk ile mecburiteylerimizi algılarsak, bu dünya varolmaya devam edecektir.

- Ahlaki bütünlük içinde kararlar vermemiz gerekir: İki alternatifimiz var; birisi boş bir umuttan doğan ahlaki hoşnutluk, diğeri de köredici çaresizliğin yol açtığı ahlaki sorumluluktan kaçınma hali.Umut ve çaresizlik yanlış bir ikilemdir.Ortası, bütünlüktür.

İnandıklarımız ve yaptıklarımız denk olmalıdır.Adalete inandığımız için adil davranmak.Çocuklarımızı sevdiğimiz için onlara şefkatli yaklaşmak. Şirketlerin bizi birer imha aracına dönüştürmesine izin vermemek. İşte ahlaki bütünük budur. Doğr olduğuna inandığımız şeylere uygun biçimde hareket etmek temel ahlaki mecburiyettir.

İklim değişikliğine karşı ortak bir fikir birliği oluşmasına rağmen, harekete geçme noktasında görüş farklılıkları büyüyor.

Dünya şu an ahlaki değerlere, vicdani redde ve dini kanaate dayalı güçlü, yenilikçi ve ahlaki iklim değişimi girişimlerine şahit olmaktadır.

* Derleme, DD 2013 blm21

* Foto: Tolgahan Ateş