Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Kasım '13

 
Kategori
Siyaset
 

İlköğretimde öğretmenin türban takmasını içinize sindirdiniz mi?

Kamu alanı, bireysel ve kamusal (topluma açık) alandan çok farklıdır. Bireysel alan tamamen özgür olduğumuz ve gönüllü alanımızdır. Kamusal alan yine başkalarına saygı göstermek zorunda olduğumuz kısmen özgür ve gönüllü alanımızdır. Kamu alanı ise bunların ötesinde zorunlu olarak, mükellef olarak, görevlendirilmiş vs. olarak yer aldığımız bireyselliğimizin hiçbir şekilde sözkonusu olmadığı ve kişisel özgür olmadığımız bir alandır.

Meclis, bu anlamda kamusal ve üstelik siyasal alandır. Orada türbanın yasak olması düşünülemez. Üniversite öğrencileri için okul, kamusal alandır. Orada da türbanın yasak olması düşünülemez.

Ancak buralardaki yasakların kaldırılması her türlü kamu alanında yasağın kaldırılmasının yanlışlığının üzerine örtmemelidir.

Şöyle bir ilke koyalım:

Kamu alanı, bizim hiçbir şekilde bireysel alanımız değildir ve o alan, o ülkede yaşayan tüm bireylerin ortak alanıdır ve hiçbir kişinin hakkını ihlal edemez. Ancak, katı bir yasaklama yapmaktansa, kamu alanı, tüm bireylerin ortak alanı olması ve hiçbir kişinin hakkını ihlal etmemesi koşulu ile, o alanı kullanan kişilerin bireysel özgürlüğüne izin verir.

Bu ilkeyle bakarsak,

İlköğretim okullarında öğretmenlerin türban takması, küçük çocukların hakkını ihlaldir. 

Ben şahsen, çocuğumu eğitmesi-öğretmesi için türbanlı bir kadın öğretmene vermem.

Neden vermem? Birincisi, şu an verili koşullarda, türban bir siyasal mücadelenin sembolüdür. Türban takanlar, siyasallaşmış, politize olmuş ve angajmana girmiştir. Bütün türbanlılar öyle olmayabilir, ama büyük ölçüde öyledir ve siz dışardan kimin siyallaşmış olup olmadığını bilemezsiniz.

Bu nedenle, okulda bir kadın öğretmen tam da aslında, bir tür siyasal bir ajan olarak duruyorken, ona beyniyle ve ruhuyla tertemiz bir varlığı emanet etmek, kurda kuzu emanet etmekten farksız olmayacaktır.

İkincisi ise velev ki, türban bu ülkede hiçbir siyasal mücadele bayrağı olmamış, uzayda bir ülkedeyiz ve herşey olağan. Böyle bir durumda bile bir ilkokul çocuğunun öğretmenin türban giymesi kabul edilemez.

Siz, bir öğretmene bireysel bir tercihini engellemektense, o bireysel tercihini, tertemiz çocukların tertemiz dünyasına dikte etmesini mi doğru buluyorsunuz?

Bu dikte, bugün Türkiye'de çok daha vahşicedir. İki nedenle. Birisi türban bir tür üniforma haline gelmiştir. Belli siyasal hedef ve ideal içerir.

İkincisi ise bizzat hükümet ilköğretime türbanı sokarak türbanlı öğretmenlerle dolu okullar yaratarak, gelecek nesili dindar bir nesil olarak yetiştirmek üzere hareket etmesidir.

Benim gördüğüm, eğer bu ülkede, ilköğretimde kadın öğretmenlerin türban giymelerine toplumsal gösteriler düzenlenmiyorsa ve bunu kimse dile getirmiyorsa, bu toplum dinsel uygulamalar açısından daha çok su kaldırır demektir.

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..