Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Eylül '07

 
Kategori
İnançlar
 

İnanarak yaşamanın basamakları - 2 (Gıybet- Dedikodu yapmamak)

İnanarak yaşamanın basamakları - 2 (Gıybet- Dedikodu yapmamak)
 

"Bir kimsenin arkasından doğru olsa bile duyduğu zaman üzülecek şekilde konuşmak", dedikodu yapmak "gıybettir". Yalan söylüyorsa; iftira ve bühtan olur.

Bir kimsenin kendine has gerek bedeninde, gerek soyunda, gerek elbisesinde, gerek araç ve diğer varlıklarında ve işlerinde olsun; "bir kimsenin kusuru olarak söylediğin her şey gıybettir".

Bedeni ile ilgili; uzundur, kısadır, zencidir, gözü şöyle böyledir, şaşıdır gibi.

Soyu ile ilgili; ırkı ile ilgili, etnik olarak, inanç olarak, meslek olarak falanca, çocuğu, hanımı, şu veya şöyle işleri yapıyor veya çalışıyor gibi hafife alan konuşmalar.

Ahlaki ile ilgili; kibirli, kötü huylu, uzun dilli, kötü kalpli, aciz gibi konuşmalar.

Fiilleri ile ilgili; hırsızdır, haindir, namaz'sızdır, ruku ve secdesini tam yapmaz, Kur'an-ı yanlış okuyor, elbisesini temizlemez, zekat vermez, haram yer, dilini korumaz, çok yer, çok yatar, vs.

Elbise ve giyecekleri ile ilgili çekiştirme,"gıybet".

Resulullah buyurur; "Bir kimse hakkında söylediklerini duyduğu takdirde rencide olacaksa, doğru da olsa yine gıybettir".

Eğer başkasının, azasına (organlarını) boyuna, endamına simasına karışıyorsan onu, seni yaratan Allah yarattı. Kendisinin bir yetkisi yoktur. Yaratılışına etkisi olmamıştır. Kendi iradesine bağlı bir konu değildir.

Başkaları da yapmıyormu diyerek hem gıybet hem kendiside aynı kötü amelde olmak.

Gıybet yalnız dille değil, vücut diliyle de mimik ve hareketlerle de gıybet yapılır. Bunlar da haramdır. Bir kimsenin halini belirtmek için onun taklidini yaparak anlatmak gıybettir. Ancak kimin yapıldığı söylenmezse gıybete girmez. Ancak orada bulunanlar kimin kastedildiğini anlamamaları gerekir. Bilirlerse haramdır.

Bazı cahil kendini İslam zahidi görenler. Bu hatalar içinde olabilirler, ancak kendileri bile farkında değildirler.

Kendini aklamaya çalışarak dini terimlerle birlikte konuşarak gıybet içeren sözler de söyenmektedir. "Süphanallah! bu ne acaip iştir." "Filan adamın böyle olmasına çok üzüldüm, Allah yardım etsin" der.

Bunların hepsi gıybete girer. Buna münafıklık da karışmış olur. Zira kendini abid, mümin, zahit gösterip gıybetten uzak gibi tavırlara girer. Bazıları kalben değil dille gıybet etme der, ama kalben kerih görmez. Buda kendi içinde münafıklık gelişimine neden olur.

Aleni (açık) gıybet;

İftiralı gıybet; kesin olduğunu bilmeden yapılan dedikodu.

Gizli gıybet; kalben zannetmek suretiyle (tahmini) başkaları hakında konuşma.

Münafıkca gıybet (dedikodu), öğer gibi davranarak aslında olumsuz masajlar vermek niyeti ve davranışı.

Söz taşımalı dedikodu; ara bozucu şekilde söz taşıyarak yapılan dedikodu. Söz taşıyanlara dikkat etmek gerekli bize başkalarının sözünü taşıyan bizden aldığı konuşmaları da çarpıtarak başkalarına iletmesi düşünülmelidir.

Toplumsal gıybet; herhangi bir toplum, dernek, cemaat, veya arkadaş gurubu hakında.

Gıybet'e ortak olarak yapılan gıybet; gıybet edenin yanında susmak veya konuşulanlara katıldığı imajını vermek. Engel olmamak ve tavır koymamak.

Gıybetin zararı çığ gibidir veya kartopu gibi. Kişiden kişiye dağılıp yayılarak artarak, neticesinde istenmeyecek, önlenemeyecek sonuçlar doğurabilir. Aile yuvaları yıkılabilir, kişinin ekonomik düzeni bozulabilir. Çevre barışı zedelenir.

"Ey iman edenler, Zan'ın birçoğundan kaçının! Çünkü bazı zan'lar suçtur. Birbirinizin kusurunu araştırmayın! Kiminizde kiminizin dedikodusunu yapmasın. Sizden herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz." Hücurat s. ayet:12

Allah kuluna hitap ederken diğer kullarla kendini özdeşleştirir. Onlara yapılanları kendine yapılmış sayar. Bunu birçok ayet ve hadislerde görebiliriz. Diğer varlıklar içinde böyledir. Her hareket ve söylamimizde bu durumu anımsamamız gerekir. Gıybette de aynı durum geçerlidir.

Kalp ile gıybette haramdır.Bir kimsenin ayıbı veya özelliğini hafifseyerek başkalarına anlatmak haram olduğu gibi kalp ile gıybette haramdır. Gözü ile görmeden, kulağı ile duymadan bir kimse için su-i zanda bulunmaktır. "Kasıt olmadan kalbine gelirse bunda sorumluluk yoktur".

Resulullah buyururki: "Hak Teâlâ müslümanın üç şeyini haram kılmıştır; malını, kanını, ve ona su-i zanda bulunmayı." "Yakinen bilmediğin, veya adaletli kimselerden duymadığın her şey, şeytan'ın kalbine attığı bir vesvesedir."

Hak Teâlâ buyurur ki; "Ey iman edenler,eğer bir fasık size bir haber getirirse onu araştırın". Hücurat s. ayet:6

Resulullah buyurur ki; "Kişi, kendisi için arzu ettiklerini diğer müslümanlara da arzu etmedikçe ve yalan ile şakadan el çekmedikçe imanı tam olmaz."

İsa (a.s.) buyurur ki; "Bir kimsenin, Hak Teâlâ'yı yalan yere şahit tutup gerçek öyle olmadığı halde "Hak Teâlâ bilir ki hal böyledir." demek büyük günahlardandır."

"Yargılamayın ki yargılanmayasınız. suçlamayın ki suçlanmayasınız. Bağışlayın size bağışlanacaktır. ... Hangi ölçüyle ölçerseniz aynı ölçü sizlerede uygulanacaktır." Luka:6/37, Matta 7:1

"Neden kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de, kendi gözündeki merteği görmezlikten gelirsin? Ya da kendi gözündeki merteği görmeden kardeşine nasıl, 'Kardeş, bırak gözündeki çöpü çıkarayım' dersin? Ey iki yüzlü ! Önce kendi gözünden merteği çıkar, o vakit kardeşinin gözünden çöpü çıkarmak için açık seçik görürsün."Luka:41,42 Matta:7/5


Resulullah buyurur ; "Gıybet etmekten uzak olun. Zira gıybet etmek zinadan kötüdür. Zira zinanın samimi tevbesi kabul edilir. Gıybet tevbesi hasmı hoşnut olup helal etmeyince kabul olmaz." Yine buyurur;"Miraç gecesi bir kavim gördüm, yüzlerini tırnaklarıyla kaşıyıp kazırlardı. Bunlar kimdir.? dedim. Dünya da insanları gıybet edenlerdir."

Peygamber efendimiz; "Kendi kovandan başkasının kovasına bir damla su koymakta olsa hayır işini küçümseme. Müslüman kardeşine güler yüzlü ol. Sana yakın olurlarsa onlara hizmet et, uzak olurlarsa onları gıybet etme."

Hak Teâlâ Musa'ya (a.s.) buyurdu ki; "Gıybetten tevbe edipte ölen, cennete girenlerin en sonuncusu olur. Tevbe etmeden ölürse, cehenneme girenlerin ilki olur."

İsa (a.s.) Havarileri ile bir köpek leşinin yanından geçerlerken "bu ne pis kokuyor dediler." İsa:"Ne güzel beyaz dişleri vardır." buyurdu. (Neye bakarsanız iyilik tarafına bakın) Bir domuz İsa'nın yanından geçti "Selamette yürü" dedi " Ya Resulullah, o domuza böyle denir mi?" dediler. "Dilimi hayırdan başka bir şeye alıştırmıyorum" dedi.

Gıybetten kurtulmak: Resulullah buyurur ki; "Gıybet, insan'ın hasenatını (iyiliklerini) ateşin kuru odunu yaktığı gibi yakar".

Hadis: "Yanında müslüman kardeşinin gıybeti yapılırken gücü yettiği halde, müslüman kardeşine yardım edip gıybet edene mani olmayıp onu haline terk eden kimseyi, Cenab-ı Allah'ta onu çok muhtaç ve çaresiz olduğu zamanda terk eder." buyurmaktadır. "Bir kimse, bir kimsenin gıybetini yaparsa, onun için Allah'tan mağfiret dilemelidir."

"Her gıybette bir sevabın gittiğini bilmektir."

Kendi ayıplarımızı düşünüp empati yaparak o kimseninde kendisi gibi mazur olduğunu var saymak.

Gıybetin affı helallıktır. Muhatabın hakkını helal etmesidir."Hata ettim, yalan söyledim, beni affeyle " demek gerekir. Bunu diyemiyorsan (kibir de varsa) sen sen ol gıybet etme.

Ancak Peyganber buyurur: "Fasıkta bulunan kötü sıfatları açıklayın ki, insanlar ondan sakınsınlar." Gıybetini yapılması caiz olanlar; Zalim Sultan, bid'datçi ve açıktan fasıklık yapanın. Kendi ayıbını öğünçle açıklayanların, hayasızlar, fasıklığı açıktan yapanlar, gasp zalimler, halktan utanmayan kimseler.

Ama insan hep iyiden yana tavır korken herkese sevecen olmalıdır. Herkesi iyiye çağırır davranmalıdır.

Bunlar sosyo psikolojik rahatlama bakımından da uymaya çalışmamız gereken kurallardandır.




Kaynak: Kur'an
İncil,
İmam Gazali; Kimya-yı Saadet


 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..