İnebolu’da bir bayram günü

Gece boyunca yağan yağmur sabaha doğru sokakları birer dere yapmıştı. Hep sessiz akan İnebolu Çayı’nın sesi eve kadar geliyordu. Çaya açılan sokaktan doğru bakınca, suyun akışının son yıllarda alışkın olduğumuzdan farklı olduğu görünüyordu. Sabaha karşı pencereden çoşkun akarken gördüğüm “sokak dereleri” sabah saat 9 olduğunda sakinleşmiş, küçük dereler olmuştu. Akan suların ve su birikintilerinin üzerinden atlaya atlaya çayın kıyısındaki kaldırıma ulaştım. Susuz geçen 2007 yaz sonu, hiç su görünmediği ve çayın içi yemyeşil çayır yetiştiği için “çay” ve “çayır” sözcüklerini birleştirip “İnebolu Çayı”rı demiştim. Bu sabah sanki büyük bir nehir akıyordu hemen yanımda. Güvercinler de çayın kenarında sıralanmış şaşkın bir şekilde çoşkun akan suya bakıyorlardı.

Fotoğraflarını ve videolarını çekip günü belgelemeye çalışırken aynı yerden çayda akan suya bakanlardan günün yorumlarını dinledim. Suyun geldiği tarafa doğru bakıp yeni yapılan İnebolu Terminal’ini henüz suyun almadığını öğrendim. 1964 yılındaki büyük selin köprüyü yıkıp çok sayıda kamyonu sürüklendiğini büyüklerinden dinleyen gençlerden biri anlatınca, ben de o zaman 5 yaşında olduğumu ve yıkılan köprünün üzerine yapılan sallana köprüden geçmemek için nasıl direndiğimi anlattım.

Bugün bayramın ilk günü bizim bayramımız misafir bekledik. Sağolsunlar, geldi misafirlerimiz. Her misafir bir başka sevinç oluyor bayram günlerinde. Köyümüzden gelen misafirlerimizden gece yağan yağmurun köy yollarına zarar verdiğini ancak yolların açık olduğunu öğrendik. Bayramın üçüncü günü köyümüzün bayramı, oraya gidince göreceğiz, köyde değişiklikler olmuş. Köyün içinden bir yüksek gerelim hattı geçmiş, direklerin dikilmesi için köy içinde yollar açılmış. Gittiğimizde değişimi göreceğiz ancak doğal görünümün nasıl bozduğunu anlamak için görmeye de gerek yok.

Komşu evin bahçesinde domatesler ve çalılar yarım metre suyun içine gömülmüşlerdi. Komşumuzun o domatesleri sulamak için son günlere kadar ne kadar zahmete girdiğini anlatıyorlardı, oysa şimdi su içinde yüzüyorlar.

Gün boyunca birkaç kez yağmur başladı ama çok yoğun yağmadı. Akşam olduğunda gökyüzünde bulutlar azaldı, sonra denizden doğru kara bulutlar gelmeye başladı. Televizyonda hava durumunda havanın açacağını söylüyor.

Bayramın ilk günü herkesin anlatacağı bir yağmur öyküsü vardı. Gece yarısı akan çatılar, sabah bayram namazına gitmeye çalışanların sokak gözlemleri, Değirmen Sokağı’nda darmadağın olan parkeler, selin bozduğu İnebolu merdivenleri, dışarıda sel akarken kesilen sular... Bugün bayram sohbetlerinde yağmur vardı.

İnebolu 30 Eylül 2008